"Asena? ailen neden böyle bir isim koydu acaba?"
"Bilmiyorum."
"Şu taraftan gidelim ozaman."
"Ordan da 3 kere geçtik Klaus."
"Noldu lan burda!?"
"Five duvara yapıştı Diego"
"Dalga geçeçeceğinize yardım edin!"
Five babasının odasına gitti ve kapıyı tıklattı. Babası gir dediğinde ise içeri girdi.
Regi:Evet Five seni dinliyorum?
Five: Handler nerde yaşıyor?
Regi:Ne yapacaksın?
Five: Asena'nın omuzuna takip ipliği dikmiş. Ne olduğunu tam olarak bilmiyorum, ama Asena'nın canını yakıyor.
Regi: Bakıyorum da kardeşine çok çabuk alışmışsın.
Five: Konumuz bu değil baba.
Regi: Pekâlâ pekâlâ, karşıma otur anlatacağım. Binevi tek kişilik göreve çıkacaksın. Kimsenin haberi olmayacak.
Five: Tamam.
Reginald five'a gereken bütün ayrıntıları anlattı. Takip ipinin ne olduğunuda tabii. Nasıl yok edileceğini de.
Five komisyon adında bir yere gitmeliydi. Ardından The Handler'in odasına girmeli ve takip ipliğini ondan almalıydı.
Daha sonra ise ipliği Asena'nın omuzuna tutmalıydı. İplik kendiliğinden çözülecekti. (Hayır asla Five ve Asena'yı yakınlaştırmak için saçma bir yok etme yolu bulmadım.)
Five: Tamam anladım ne zaman gidiyorum?
Regi: Şimdi.
Five: Pekâlâ.
Five odadan ayrılıp kendi odasına kıyafetlerini değiştirmeye gitti.
Asena'nın omuzu çok sızlıyordu. Dayanılmaz bir acıydı bu, normal insanlar için.
Asena normal bir insan değildi ki, özel güçleri vardı. Bu yüzden bu acı dayanılabilirdi onun için.
Asena'nın aklından bu düşünceler geçerken Vanya hareketlenmişti.
Asena: Vanya? İyimisin?
Vanya: E-evet.
Asena: Neden yaptın kendine bunu?
Vanya: Anlayamazsın.
Asena: Ama yardım edebilirim değil mi?
Vanya: Edemezsin.
Asena: Pekâlâ nasıl istersen öyle olsun, ama ben her zaman seni dinlerim unutma.
Vanya: Sağol, beni kardeşin olarak gören tek senin sanırım.
Asena: Yine mi dışlanma konusu? Seninle bunu konuşmuştuk ama.
Vanya: Ama-
Asena: Aması maması yok! A-a-a.
Vanya: Güçlerim yok diye-
Asena: Senin bir gücün var! İçindeki saf sevgi. Buda bir güç.
Vanya: Öyle mi dersin?
Asena: Evet öyle derim. Şimdi zırlama, sil göz yaşlarını.
Vanya: Tamam, da sen neden burdasın?
Asena: Ha şey ya- yada boşver uzun hikaye üşendim anlatmaya.
Vanya: Biryerine birşey mi oldu?
Asena: Yok yok boşver dinlen sen.
Vanya: Annem nerde?
Asena:*Bu kız soru sormadan duramıyor mu ya!?*
Asena: Bilmiyorum buralardadır, noldu?
Vanya: Hiç öylesine.
Asena:*Tamam sakin olmalıyım. Kardeş katili olmak istemiyorum.*
?: Hayır istiyorsun.
Asena:* Lan o neydi?*
?: Benim ne olduğumu biliyorsun Asena.
Asena:*Hayır, hayır, hayır, hayır! Tekrar gelmiş olamazsın! Hayır!*
?: Üzgünüm geldim bile.
Vanya: Asena, noldu sana yüzün bembeyaz oldu?
Asena: Yok, yok bişey.
Vanya: Pekâlâ.
Asena: Ben odama gidiyorum Vanya.
Vanya: Gitmen yasak değil m-
Vanya'nın konuşmasına izin vermeden bir hışımla kalktı Asena, ve odasına koştu. Bir yandan takip ipliği canını yakıyordu bir yandan kafasının içindeki ses onu ele geçirmeye çalışıyordu.
Asena hemen odaya girdi ve kapıyı kapattı. Dikkat ederseniz odaya dedim, çünkü kendi odasına değil Klaus'un odasına girmişti yanlışlıkla.
Klaus: Asena! Noldu sana böyle? İyileşmişsin.
Asena: Klaus yardıma ihtiyacım var.
Klaus: Ne yardımı?
Asena Klaus'a kısa bir açıklama yaptı kafasını içindeki ses hakkında. Bu ses onun ikinci kişiliğiydi. Aslında o bir ruhtu ölen ikiz kardeşinin ruhu.
Kardeşi Asena'yı kontrol altına almaya çalışıyordu, eğer onu kotrol altına alırsa çok kötü şeyler olabilirdi.
Klaus: Ne yapmam gerekiyor?
Asena: Onunla iletişime geçmen gerek.
Klaus: Ama ben gücümü kullanmayı doğru düzgün bilmiyorum, korkuyorum.
Asena: Korkacak birşey yok Klaus....
Bu gün ikinci bölümü atıyorum. Yarın yeni hikayenin ilk bolungelir muhtemelen. İyi okumalarrrr.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
