Melez Kraliçe (Melez Prenses-4)

❄ Yeni Yer 🔥

Selamlar! Nasılsınız bakalım? Ben iyiyim teşekkür ederim.Umarım sizlerde iyisinizdir.Bugün söyleyeceğim bir duyuru var.Duyurumuz şudur.Haftaya ailemle tatile gideceğinden haftaya bölüm gelmeyecektir bilginize

Onun dışında,başka bir şey yok

Neyse hadi çok uzatmadan yeni bölümümüze geçelim.İyi okumalar sizleri seviyorum❤❤❤😚😚😚

Chionie'nin ağızından;

Görevimizi bitirip eve geldiğimizde Herkes bir yere dağılmıştı.Lysbeth,Mollie ile üst katlarda odada takılmayı istemişlerdi.Derek aşağıda Dylan ile birlikte televizyon izliyordu.Tabii Yanlarında da Illka da vardı.Bayan Gisabelle Her zamanki gibi mutfakta bir şeyler yapıyordu ve Bense yemek yemek masasının mutfağın yakınında  olan sandalyesinin üzerinde oturmuş masanın tam üzerinde duran 'Ruh Tapınağı Belirleyicinin Navigasyonu' adını verdiğim şey ile göz göze bakışıyorduk

Şu an ne yaptığımı ben de bilmiyordum Sadece oturup navigasyonla göz göze birbirimize bakıyorduk nedense

Kollarımı çapraz bir şekilde masanın üzerine koymuş başımı da kollarımın üzerinden yan koyarak o şekilde birbirimize bakışıyorduk.İçimde bir yorgunluk vardı tabii ki de vardı çünkü bugün yaşadığımız macera birazcık Heyecanlı bir maceraydı

Tam navigasyonu açıp bir sonraki hedefimiz neresi diye bakacağım sırada anda Derek'in aniden bağırması ile birlikte olduğum yerde titreyip bir anda doğruldum

"Nasıl yani ya?!"Diye bağırdı Derek televizyona bakarak

Ne olduğunu anlamak için oturduğun yerden ayağa doğru kalktım ve televizyonun bulunduğu yere doğru gittim.Derek'in tam arkasındaki koltuğa yanaştım.Ellerimi düz bir biçimde koltuğun üzerine koymuş ne olup ne bittiği konusunda soru soracakken,Bir anda televizyonun Stonehenge ile ilgili bir haberi gösterdiğini fark ettim

Haberde,Stonehenge'in yakın bir zamanda fazlasıyla turist ağırladığı söyleniyordu

"Stonehenge'de neredeyse her yeri çektiler ancak bizim ortaya çıkardığımız Tapınak gözükmüyor.Ya bir şey olduysa"dedi Derek biraz endişeli bir sesle

Derek haklıydı haberde gerçekten her yeri çekiyorlardı.Sağ,sol Hatta kuş bakışı bir şekilde bile Stonehenge'i çekiyorlardı Ama hiçbir şekilde bizim ortaya çıkardığımız ya da daha doğrusu kurtardığımız Tapınak hiçbir şekilde gözükmüyordu ve bu kaydın yeni bir kayıt olduğuna eminim çünkü televizyonun üst kısmında canlı diyordu gerçekten ciddi ciddi bizim kurtardığımız tapınak ortalarda yoktu

Şimdi diyeceksiniz Belki biraz uzaktadır diye.Hayır neredeyse tam dibindeydi ve kuşbakışı çeken kamera Stonehenge'i çektiği gibi yanında duran koskocaman Tapınağı da her şekilde çekerdi

Açıkçası Derek'in söyledikleri ve Tapınağın gözükmemesi beni birazcık tedirgin etmişti

"Korkacak bir şey.Şunu asla unutmayın ki bu bir Wisp Tapınağı.Wisp Tapınakları sadece Ruhlar ve Wispler tarafından gözükür çünkü bu Tapınaklar,özel olarak sadece Ruhlar için yapılmıştır.Bu Kapıları bir nevi 'Öbür Dünyaya Geçiş Kapısı' olarak düşünebilirsiniz ve genel olarak Ruhlar ve Wispler ile ilgili her şey gizli tutulur"dedi İlla aşırı sakin bir sesle

"Ama biz Wisp veya Ruh değiliz ki? O zaman Tapınağı biz nasıl gördük?"dedi Derek şüpheci bir sesle

"Ruh Tapınaklarının Anahtarları sayesinde.Anahtarlar,Ruh Kapılarını belirtir.Ruh Kapısı yapılırken Ruh Anahtarları kapının ana temel parçası olduğundan,Anahtar ortaya çıktığında Tapınak ve Kapı da devreye girer.Bizim elimizde anahtar vardı ve anahtar olduğunda Tapınağı gördük ama şu an elimizde bir anahtar yok.O yüzden Tapınağı göremiyoruz çünkü Tapınak Anahtarla birlikte kendini hala yaşayan canlıların gözlerinden gizledi"   

"Biraz karmaşık ama sanırım bir iki şey anladım"dedi Derek

İlla hafiften bir kahkaha attı

"Unutmayın,Bizler Özel Yetenekleri olan canlıların ve kendimizi bizlere tehlikede hissettirecek her canlıdan  kaçınmamız gerekir.Güvenliğimiz için en iyisi budur"

Bu kuralı zaten doğduğum günden beri biliyordum çok şükür.Neredeyse yumurtadan çıktığım günden beri Annemle Babam kendimi gizlemem için her çeşit tembihte bulunurlardı.Tabii bu,asıl gezegenimize dönüpte olaylar tatlıya bağlanınca unutulup gitti

Bu ufak olay da çözülünce yeniden Yemek Masasına doğru gittim ve eski yerime yeniden oturarak Ruh Kapılarının yerini belirleyen Navigasyonu açtım ancak bu sefer çok fazla şok edici bir şey ile karşılaştım

İngiltere ve Şili'de gittiğimiz yerler biz oraya gidip tamamlayınca tik işareti olarak geri gelmişti,burada bir sorun yoktu.Ancak Avustralya'yı gösteren bir mekanın yanında Afrika'nın tam ortasında bir yer eklenmişti.Şok edici olan kısım buydu

Bu navigasyonu ilk açtığımda sadece Şili,İngiltere ve Avustralya vardı Afrika'nın ortasındaki yer yoktu

Yanlış görmüş olmalı ihtimalim ve Makinenin birazcık bozulmuş olma ihtimalini de var sayarak,Navigasyonu yeniden kapatıp açtım ancak yine de Sonuç aynıydı.Afrika'daki o yer hâla duruyordu

Kafam karışık bir biçimde Haritaya bakıyordum.Bu Afrika'nın ortasında ki yer ne ara belirtmişti böyle?

Derken arkamdan Dylan'ın sarılması ile kafamı havaya doğru kaldırdım

"Ne yapıyorsun,Buzul Kız?"

"Haritaya bakıyorum ama durduk yere yeni bir yer eklendi"

"Nasıl yani?"

"Kendim bak"

Ben haritaya doğru bakmaya başladıkça Dylan kafasını kafamın üzerine koymuş benimle birlikte haritaya doğru bakıyordu.Elleri karnımın üzerinde beni sarmalayacak bir şekilde duruyordu.Dylan'ın ne tür bir bakış attığını bilmiyordum ama benim gibi şaşırdığını emindim

"Faha önce Afrika'nın tam ortasında bir yerde Tapınak var mıydı?"dedi Dylan şüpheci bir sesle

"Yoktu.İşte sorun burada! Biz bunu ilk açtığımızda Afrika'daki hiçbir şekilde bir Tapınak gösterilmemişti.Şimdi ise gösteriyor"

"Belki bozulmuştur? Malum fazla kullanıyoruz bu aleti.Çok ısınıp bozulmuşta olabilir"dedi Dylan

Dedikleri mantıklıydı.Makine,muhtemelen fazla çalışmaktan kafayı yemişti her halde.Yoksa bunun başka türlü açıklaması olamazdı

Tüh Kapısı bulma Navigasyonunu kapattım ve yeniden masanın ilerisine doğru koydum

"Yarın yeniden kontrol ederiz eğer gene Afrika'nın ortasındaki yeri gösteriyorsa muhtemelen orada bir Tapınak vardır"dedi Dylan

"Ama böyle bir şey olsa Kartaara söylemez mi? 3 Anahtar vermek yerine 4 tane anahtar vermez mi? Bu işte bir iş var...Bu normal değil..."dedim

İkimizin arasında bir 5 dakikalık bir sessizlik oluştu.Bu sessizliği ben bozdum

"Belki de dediğin gibi sadece ufak bir arızadır.Çok fazla kafaya takmaya gerek yok"

"Aynen öyle...Sende gel bizim yanımıza istersen,hem televizyon izler hemde kafanı biraz dağıtmış olursun"dedi Dylan

"Olur"dedim

Ve Dylan ile birlikte,çiftli koltukta oturarak televizyonda zaman geçirmeye başladım

...