Licht

6 3 0
                                    

Licht gülümsüyordu. Bu iş onun için bitmedi, hiçbir zaman bitmeyecekti Jade yanına gelene kadar onun olana kadar pes etmeyecekti.
Tahtına doğru yürüdü yürüdü ve tahtını emin halde oturup masaya yaslandı.
" E sevgili büyükler eski komutan biraz korumacı değil mi " diye sordu masada oturan büyüklere.
Bir büyük söze girdi. " Ben eski komutana katılıyorum Jadeline iyi tanırım angie kızını bunun için eğitmedi lordum o yüzden pes edin " dedi. Lichtın  kitabında pes etmek yoktu. Hiç olmadı bir yolu bulur elde ederdi.
Büyükler konuşurken licht, kafası plan kurmaya başladı. İki yoldan ilerleyecekti biri kolay yolla gelmesi eğer zorluk çıkarırsa zor yolla geleceğini düşündü.
Büyüklerden biri lichte " lordum yoldaşımı katılıyorum sözünü, Angie izin verecek olursa Jade istemez, Angieyi herkes bilir onun sert kuralları bile eğer annesi bu kadar sert ise kızı da serttir öyle yetiştirmiştir " dedi.
Licht düşündü sert tavırları diye. Ama kim bilir belki fikrini değiştirtebilir Jade arkadaşça yaklaşıp eline geçirme şansı doğardı.
Tüm büyükler aynı düşünceye sahipti licht dışında, licht ne yapacağını düşünecekti. Kadehi dudaklarını götürüp içti, kadehin içinde olan son bir damlayı salladı.
Licht ayağa kalktı, kadehte kalan son damlacığı kafasını dikip masaya bıraktı. Kapıya doğru adımlarken büyüklere " buluşma bitmiştir dağılabilirsiniz " dedi. Kapıdan görkimiyle çıktı.
Odasına doğru yürüdü. Jax yanına koştu " orada dediğinin farkında mısın Jadelineyı yanında mı istiyorsun "
Cevap vermedi - odanın kapısını açıp içeri yürüdü. Yatağa doğru yürüdü, oturdu.
" Evet istiyorum ne olacak o güzel ve benim tipim "
Jax sabır diledi. " Peki arkadaşım Angie sana vermezken sen Jade nasıl alacaksın "
Licht çok bilmişlik yaptı gülümseyerek " iki yoldan ilerleceğim kolay yolla gelirse ne mutlu ama zorluk çıkarıp gelmezse ne olacağı o gün görmüş olacak " dedi. Lichtın zorluk seviyesi Jade gelmezse diye ona yakın olan kişinin canını almaktı.
Jax elini başına koydu. Lichtın bu komuta alıp veremediği ne diye düşündü.
" Peki licht kolay yolla nasıl halletmeyi düşünüyorsun "
Licht bunun sormasını bekliyormuş gibi cevapladı. " Tabi ona yakınlık kuracağım. İlk yapacağım benden atlarımı istediler ona atlarımı vereceğim "
Jax düşündü. Atlar konusunu, Jadeye katıldı. Savaşlarda çok işe yarardı. Jade akıllı bir kız olduğunu çok iyi biliyordu. Sohbetlerinde aklını konuşturduğunu şahit bile olmuştu.
Jax, lichtın diğer maddesini öğrenmek için devam etmesini istedi.
Licht devam etti " eğer bir kızdan benim hakkımda kötü şeyler duyduysa bir daha duymamasını sağlayacağım "
Jax şüphelendi, aklında kötü kötü şeyler geçti. Lichte korka korka baktı.
Licht gülüp endişelenmeme sini söyledi.
" Korkma Jax öyle bir şey yapmam sadece bir süre kızlarla uğraşmayacağım bana olan nefretini azaltacağım " bunu çok iyi düşündü licht. Jade anca dışarıda kötü yorumları dinleyip bu kadar kendisinden nefret ettiğini anlamıştı licht. Tek yapacağı nefreti ve öfkesini dinmesini beklemekti.
Jax, gittikçe Jadeye sevmeye başlamıştı. Zaten seviyordu arkadaşı olarak ama lichtı biraz olsa değiştirirse ona teşekkür edecekti.
Merakla sordu " başka ne yapacaksın " Jax.
Licht net bir cevapla " işimi bakacağım tabi beni ne kadar çalışkan biri olduğumu görsün istiyorum, ha at konusunda birine gönder asker sayısını öğrensin, o sayı kadar at yollayın "
Jax " bu at konusunda bende Jade katıldım, savaşlar için iyi olur, bir adam yerine ben giderim " dedi. Licht elini salladı.
Jax ilk defa odadan çıkarken gülümsedi. Hep bu odadan çıktığında suratı asık çıkardı ama şimdi ilk kez mutlu ayrıldı.

Licht yataktan kalktı. Balkona doğru yürüdü, kapıyı iki eliyle itti. Dışarıya doğru bir iki adım attığı an suratına rüzgarı yedi. Parmaklıklara doğru yürüdü yürüdü, durdu.
Gökyüzüne baktı ve içine huzurun kokusunu çekti. Jade için her şey yapacağını belirtmişti ama ne yapacaktı bilmiyordu.
Lichtın odasının kapısı tıklandı bir asker " efendim kahinler sizi bekliyor sizinle konuşacak çok önemli bir konuları var dediler " dedi. Licht sıkılmıştı ve seve seve kapıya doğru yürüyüp kapıyı açarak sırıttı.
Muhafızın arkasından yürüdü. Taht odasına yürüyüş yolunda bir şeyler düşündü. Kahinin gelişi hakkında ya da Jade elde etme fikirleri kapıya kadar gelene kadar düşündü.
Kapının önünde durdu. Gözlerinin önünde kapıları açtılar.
Licht asil bir edayla kapıdan içeri geçip taht köşküne doğru ilerledi. Kahinler lordu görür görmez baş eğdiler, tahtın önünde durdu, kahinlere doğru döndü ve tahtını oturdu. Tırnaklarıyla oynadı, kahinlere konuşun işareti verdi.
Bir kahin çıkıp lordun önünde başını eğdi " lordum bir kahinde bulunacaktık, bir şey gördük buraya bizden farklı biri gelecek yukarıdan ( işaret parmağı ile yukarı gösterdi ) "
Bu olay birini hatırlattı lichte. Angienin dediğini hatırladı ' bir kız çocuğu buldum onu büyüttüm içimdeki bir ses umut olduğunu söylüyor lordum ' ama bir farkı vardı. Jade ile gelecekte gelen kızın durumu farklı olduğunu biliyordu. Ama anlamadığı bir konu vardı o kız buraya nasıl geliyor olduğu farklı dünyadan gelip buraya uyum sağlayabilecek mi bunları düşünmeden önce tek düşündüğü geldiği zaman evine yollama çabalarıyla eğer bir sorun çıkarsa Jade ile çatışma çıkmaması için elinden geleni yapacaktı.
Kahinleri eliyle çekilmeleri  söyledi. Baş eğip çekildiler. Tahtında oturup düşündü sonra bir kenara kaldırdı o gün gelince düşünmeye aldı. Şu an Jade elde etme çabalarını düşündü. Hiçbir şey yapmadan oturdu tahtında ve sıkıldı. Bugün başlayacaktı bir şeyler yapmayı, taht odasına biri daldı. Lordun önünde eğilip düzenlenecek olan av turnuvası ile ilgili düşüncelerini sordu.
Licht bu fikri gayet olumlu bulmuştu. Fırsatın ayağına geleceğini bilmiyordu ama biliyormuş gibi görünmek istedi. Pis pis sırıtarak bir muhafızı Jaxi çağırmasını söyleyip yolladı.
Av turnuvası bu iyi bir kaynaşma etkinliği olur hem kim bilir prensesler sevdiklerine kurdele yaptıklarını söylüyorlar belki- kesin katılacak bu vesileyle belki yeteneklerini görebilirim diye gibi düşünceleri mırıldanarak düşündü.

Taht odasına Jax ile muhafız gelip Lichtı selam verdikten sonra licht muhafızı çekilmesini emretti.
" Beni mi çağırdınız lordum " dedi jax.
Licht gülümseyerek parmaklarını hareket ettirdi " evet yakında düzenlenecek olan av turnuvasını biliyor musun " diye sormuştu. Jax bildiğini olumlu cevapladı.
Bakışları jaxe çevirdi " av turnuvasını ben ayarlamak isterim bir şeyler yapayım Jadenin gözüne iyi imaj çizmek için " dedi. Jax arkadaşı olan lichtın iyi yönden gelişmeye başladığını anlamış ve sevinmişti. Ama bir şey bilmiyordu göremiyordu o da lichtın av turnuvasını kimin için yaptığı konusunda bilgisi yoktu.
Jax arkadaşını seve seve yardım edeceğini söyleyip geri çekildi.
Licht hiçbir şey bilmeyen arkadaşının arkasından baka baka gülümsüyordu. Tahttan kalktı basamaklardan inerken yüzü gülüyordu.
Gelecekten gelen yeni biri sonra av yarışması bunlarla birlikte biraz zaman geçirebileceğini düşünüyordu. 
Çalışma odasına girdiğinde birikmiş kağıtları görmüş sızlanarak masaya doğru ilerledi. Önünde durdu eline birkaç parşömen kağıtlarını alıp teker teker açıp okuyup mührü bastı.
Koca bir zamanı masada birikmiş kağıtları yöneltti kendisine.
Hala masada birikmiş işlerini bitirmeye çalışan licht başını kaldırdığı sıra Jax onu aşağıya aşçıların işi bittiğini haber verdi.
Odadan çıkarken danışmanına " cehennem hayvanların durumu nasıl " diye sorduğunda Jax şaşırdığı gibi toparlanıp lichte " durumları iyi neden sordun ki " diye sormuştu. Licht geçen gün gördüklerini jaxe anlatıp hayvanlara yemek vermek için o adamı kullanacağını söylerken Jax tüm o vahşi düşünceleri hayretle dinlemiş bulundu.
" Bu çılgınlık Jade sadece aklı başına gelsin diye bir gün zindanda tuttu sen canavar gibi yem olmasını mı istiyorsun " demişti kendi kulakları bile bu çılgın vahşi düşünceye karşı çıkmıştı lichte.
Licht herkesin düşüncelerini ne dediklerini umursamaz dert etmezdi. Sadece gülümseyerek onları kulak verdiğini gösterirdi. Umursamaz olduğu için kendi bildiklerini okurdu.
Baş köşeye geçti sandalye çekti oturdu, çatal ve bıçağı bifteği kibarca bir parçasını kesti. Çatalı ağzına götürüp keyfini çıkara çıkara ağzında çiğnedi.
Altından olma kadeh bardağından olan kan şerbetini dudaklarına götürdü. Bifteği tatlandırdı kan tadında şerbeti içerek.
" Kadın yok fahişe yok biraz vakit geçirmek için toplantılar varsa söylemeyi unutma " dedi licht.
Jax biftekten bir dilimi ağzını attı, yutkundu sonra bir kadeh su içip konuştu " nasıl istersen söylerim sana " dedi şaşırarak yemeğini yemeye devam ederken.

Kan Ve Gözyaşı Where stories live. Discover now