♤zorluklar ♤

40 7 3
                                    

Her zorlukta bir adım yaklaştım yasama her yasamada biraz daha zorlandım en iyi yasam için
Sevgilim uzaklaş bu siyahlık beni yakarken seni küle çevirir uçuşursun havada
Kendi iyiliğin için uzaklaş benden

#İ.G#

Dinliyordum bi kavga sonrası benliğinde yaratılan küçük çocuğun kabuk bağlamayan yaralarini dinliyordum
"Üzgünüm seni bi kavgada eğitemezdim diyen benliğime kulak verdim "

Mert ile konuştuktan sonra sindiriyordum duyduklarımı gördüklerimi şiddet kötüydü
Küçücük bi bagirmada bile gözlerim doluyordu .

Çocukluğumda sakalastiklarini düşünürdüm
Şuan ise korkuyordum
Ellerim zangır zangır  titrerken bedenimde ki hakimiyetimi kaybediyordum.
Düşmek için bi dala ihtiyacınız vardı benim o dalım bile yoktu .
Ben kalabalık olan ailede acı çeken yanlız bi bireydim
Gözyaşlarımı ellerimle sildim
Titriyordum güldüm.

Ben bu yaşamı nasıl hakk ettim
Nerede benim mutluluğum kim hakkı mi yiyordu
Peki hakkımı yiyen mutlumuydu .
Mutlu olsundu çünkü hırsızlık bile zordu .
Saçmalamaya devam ederken gözlerimi sabitledigim yere birinin gölgesi düşmüştü
Kafami kaldırdım
Gölgenin sahibine bakmak için gözlerim kızarık bi mavi ile buluştu .

Benim elâlarım zaten ıslaktı
Diz çöktü önümde
Titreyen ellerimi fark etti.

Üzgünüm dedi
Sesi titremişti
Üzgün olma dedim
Hakkim yoktu üzgün olmasını istemeye .

Ellerimi öptü
Iç sesim olsaydı küçük bi kız gibi kıpırdar iç çeker ellerimi öptüğü yerde her şeyi iyilestirecegine beni inandırıdi .
Yoktu iç sesim ne zaman küçücük bi kavgaya şahit olsa yaralı küçük benligimin kulaklarını kapatırdı.

Ellerimin titremesi durmuştu ama hala ağlıyordum rutin bi şeydi .
Bazen krizlerimin çığlıkları olmazdı en çok zorlandığım krizlerim bunlardı sağlıklı bir psikolojim yoktu .
Kabul etmiştim ve yola öyle devam etmiştim .

"Susma benimle konuş "
Çenem ağrıyordu konuşmaktan dinlemeyen herkese anlatmıştım şimdi konuş demek kolaydı da eyleme dökmek zordu .

Ellerime öpücük koymaya devam etti yakıyordu öptüğü her yeri ve çektim elimi acı çekmek istemiyordum artık
Bu durum onu affaltmisti .

Ellimi sıkıca tutu beni sürükledi yürümek değil yasamaya enerjim yoktu .

Aklıma mertin dediği cümle geldi gözlerim tekrardan sulandı ve bugulasti önüm.

"Olmuyormuş  mine bizim iyiliğimizi düşündüklerine inanıyor musun ya peki hakan gerçekten ileride her şeyin güzel olacağına inaniyormusun cevabın yok çünkü sende biliyorsun
Çünkü biz hiç sevilmeyen tarafız söylesen birbirimizden başka kimimiz var şans vermemi istiyorlar komik geliyor oysaki onlar bi kere bile bizi sevmek için şans vermedi ya zoruma gidiyor ağlıyorum icime ateş püskürücesine ağlıyorum alevimi görüyormusun mine söylesen onlar bizi evlendiricek sonrası sonsuz mutluluk güldü küçümsercesine haklimiydi kesinlikle
Mine bizi sevmiyorlar görüyormusun .

Hakan arabaya bindi minenin dolan gözlerini gördü arabayı sürdü.

Araba durdu minenin göz yaşı durmadı .
Ağladıkça geçer dedi geçmedikçe ağladı.

Iki Kalp Bir Oda  Où les histoires vivent. Découvrez maintenant