-10-

168 22 25
                                    

Dediğine gülümsedim ve telefonumu çantama koymak için çantamı elime aldım.Telefonumu çantama koyduğum esnada konuşmasıyla bakışlarım Ali Can'a yöneldi.
"Çay,kahve ne istersin?"
Çantamı koltuğun üzerine bıraktığımda ona cevap verdim.
"İnan hiç farketmez hatta ben daha fazla rahatsızlık vermeyeyim,kalkayım."
Ali Can hemen hızlı hızlı konuşmaya başladı.
"Öyle şey olur mu ya,hem birazda olsa Masterchef izleriz ne dersin?"
Mahçup bir şekilde konuşmaya başladım.
"Daha fazla rahatsızlık vermeyeyim sen yorgunsundur Ali Can."
Kafasını sağa sola salladı ve cevap verdi.
"Senin için yaptığım birşeyden yorulmam ben.Çay yapıyorum bize."

Tam cevap vereceğim esnada hemen koştura koştura mutfağa gitti.Mutfağa gitmesiyle ne yapacağımı bilmeyerek koltuğa oturdum ve odayı incelemeye başladım.
Çoğunlukla bej ve siyah renk ağırlıktaydı evinde.Evini oldukça güzel yapmıştı.

Oturma odasında sıkıldım ve mutfağa yanına gitmeye karar verdim.Mutfağın kapısına geldiğimde kendi kendine konuşmasına şahit oldum.
"Beyaz çikolatalı olanı mı ister yoksa bitter mi?Hangisini ikram edeyim bilmiyorum ki."
Sırtı bana dönük olduğundan ses çıkarmadan yavaşça arkasına doğru geçtim ve konuşmaya başladım.
"Tercihim bitter çikolatalı."
Bir anda arkasında belirmemden korkmuştu.Kafamı salladım ve konuşmaya devam ettim.
"Yaa bak işte böyle oluyormuş."

Bir anda bana doğru döndüğünde oldukça yakındık.Uzaklaşmak adına bir iki adım geriye gittim ve konuşmaya başladım.
"Yardımcı olabileceğim birşey var mı?"
Gözleri gözlerime kilitlenmişti gözleri gözlerimden bir saniye bile ayırmadan konuşmaya başladı.
"Yok ama istersen beni seyredebilirsin."
Tebessüm ettim ve ona cevap verdim.
"Senin aksine insanları izlemiyorum canım."

Tezgaha yaslandığımda önüme geçti ve kollarını bağlayıp konuştu.
"Ben insanları mı izliyorum İrem?"
Omzumu silktim ve cevap verdim.
"İzlemiyor musun Ali Can?"
Ona doğru bir adım attım,oldukça yakındık.Konuşmaya devam ettim.
"Fazla yakınlık şimdiden abartı."

Cevap vermesini beklemeden gülümseyerek oturma odasına doğru gittim.
Evet bu kadar kısa sürede bu kadar yakınlık garipti ama benimde terslemem doğru değildi sonuç olarak çocuk beni akşam yemeğine çağırmıştı.Yakın olmasak gelmezdim herhalde?

Kapı çalmasıyla ne yapacağımı bilemedim.Ali Can'ın mutfaktan gelen sesine kulak verdim.
"İrem kapıya bakar mısın?"
Derin bir nefes aldım ve ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledim.Kapının bir kez daha çalmasına dayanamarak konuşmaya başladım.
"Yuh patlama be!"

Kapıyı açtığımda karşımda Ekin ve Barbaros vardı.İkisine şaşkınlıkla baktığımda ikiside bana şaşkınlıkla bakıyordu.
Barbaros Ekin'i dürttü ve konuşmaya başladı.
"Cinayet büro amiri ile Ali Can mı?Benim yeni shipim belli."
Dediğine daha da şaşırdığımda Ali Can geldi ve hemen yanıma geçip konuşmaya başladı.
"Lan siz nereden çıktınız?"
Ekin hemen kolunu Barbaros'un omzuna attı ve Ali Can'a bakıp konuşmaya başladı.
"Biz sizi hiç rahatsız etmeyelim,kaçalım biz."

Üstümdeki şaşkınlığı çoktan atmıştım Ekin'in dediğine hemen cevap verdim.
"Yok artık siz bizi yanlış anladınız."
Barbaros Ekin'e baktı ve konuştu.
"Bakın benden sonra ilk evlenen Ali Can olur demiştim ben size.Daha dün tanıştılar bugün iş resmileşti.Allahım çok mutluyum!"
Ali Can artık sabırlı davranamadı ve hızlı hızlı konuşmaya başladı.
"Lan bana bakın yanlış anladınız.İremle sadece yemek yedik.Herşeyi yanlış anladınız ulan."
Ekin hemen Ali Can'ı ayıplarcasına konuşmaya başladı.
"Ne kadar ayıp Ali Can gelecekteki eşinin yanında argo konuşuyorsun.Ayrıca senin Adana'lı damarın kabarmış."

Elimi alnıma vurdum ve konuşmaya başladım.
"Biraz daha konuşursanız ikinizde birazdan merkezde sorgu odasında olacaksınız.Ama cinayet şüphelisi olarak."
Barbaros hemen Ekin'i kolundan çekiştirdi ve konuşmaya başladı.
"Ekin yürü Allah aşkına ben karımı çok seviyorum onu bensiz bırakamam.Programı Sergenlerin eline hiç bırakamam.Yenge pardon İrem sanada iyi geceler.Ali Can sonra konuşuruz kardeşim."
İleriye doğru bir adım attığımda öfkemi gizleyemeden konuşmaya başladım.
"La beni delirtecek misin sen gelmiş birde yenge diyorsun!"
Korkuyla hemen Barbaros ve Ekin asansöre binip gittiler.

Ali Can gülmeye başladı ve kapıyı kapatıp konuştu.
"Sinirlenince güzelliğine güzellik geliyor."
Üzerimde olan gerginliğe gerginlik eklendiğinde konuşmaya başladım.
"Sen beni delirtmek mi istiyorsun Ali Can?"
Oturma odasına doğru ilerledim ve çantamı aldım.Kapıya geldiğimde tam kapıyı açtım ve Ali Can elimden tutup konuşmaya başladı.
"Şaka yapmıştım kızma lütfen.Ama bu şaka çok güzel olduğun gerçeğini değiştirmez."

herkese merhabaa,
onuncu bölümü umarım beğenmişsinizdir.oylarınız ve yorumlarınız benim için çok önemli.lütfen oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin.
sağlıkla kalın, seviliyorsunuzz!

bal-alican sabunsoy Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin