1.1-Esir Gibi-

4.2K 266 24
                                    

Ormandaki Avcı'nın on birinci bölümüne hoşgeldiniz umarım beğenirsiniz bol bol yorumlarınızı bekliyorum şimdiden iyi okumalar dilerim 💫

Güneş, hayatım boyunca benim için geceden kaçma bahanesi olmuştu. Küçükken gecelerden nefret ediyordum. Çünkü sadece geceleri kabus görüyordum. Ve bunların hepsinde çoğunlukla başrol vampirler oluyordu. Büyükannem ve annem her ne kadar vampirlerin evimize gelemeyeceğini söylese de hep korkardım. Bu zamana kadar en büyük korkum vampirlerdi.

Yıllarca büyükannem ve annem dışında kimsenin yüzünü görmemiştim. Sonrasında ise ilk defa başka biri ile iletişime geçmiştim. Onun adı Salver'dı. Belki abartıyor olabilirdim ama Salver benim için farklı biriydi. Sanki dünyada herkes beyazken, o kadar kişinin içinde bir tek o siyahtı. Sanki örüntüyü bozan o farklı sayı gibiydi.

Yine lanetler yağdıracağım sarayda uyandım. Buradan her geçen gün nefret ederken sadece gerçek anlamda dün mutlu olmuştum.

Ailemi çok özlemiştim.

Annemin kokusu, büyükannemin sesi her zaman aklımda gezerken onları unutmak elde yoktu. Buradan kaçmak istiyordum ama bunu yapmam imkansızdı. Mucize olmalıydı.

Kapımın çalması ile kapıya koştum. Teyzem gelmişti. Sadece sabahları gelebiliyordu. Sonrasında odasına gitmek zorunda kalıyordu. Ona üzülüyordum. Gerçekten benden daha kötü bir hayatı vardı.

"Kim o?" Justin olabilirdi. Onun gelmesini istemiyordum. "Benim!" Kapının arkasından gelen sese gülümseyerek kapıyı açtım. "Teyzecim!" Diyerek boynuna atladım. Burada gerçekten sevdiğim tek kişi oydu.

"Nasılsın hayatım?"

"İyiyim teyze." Ondan ayrılıp yüzüne baktım. Solgun gözüküyordu. "Sen nasılsın?" Yere bakarak içeri geçti. Sorunu vardı sanırım.

Yatağıma oturunca bende yanına oturdum. "Teyze bir sorun mu var?" Başını iki yana salladı. "Sorun falan yok kuzum. Sadece biraz karnım ağrıyor da." Başımı anladım dercesine salladım. Ama bir sorunu vardı. Önceki günlere göre mutsuz gözüküyordu. Anlaşılan bana anlatmak istemiyordu çünkü isteseydi sorduğum anda söylerdi. Sorarak daha fazla üzmek istemediğim için neşelendirmeye çalıştım.

"Dün bahsettiğin botanik bahçeye gittim! Çok güzeldi. Kesinlikle sürekli oraya gideceğim. Tabi burada kaldığım sürece." Kaşlarını çattı. "Burada kaldığın sürece?"

"En kısa zamanda buradan kaçmayı planlıyorum teyze. Ben burada kalamam. Seni ne kadar sevsem de benim bir ailem var. Hatta sende benimle kaç! " Güldüm. "Birlikte kaçarsak gözüm arkada kalmaz. Ayrıca eskisi gibi aile olabiliriz. " Başını iki yana salladı. "Olmaz Veronica. Ne sen kaçabilirsin ne ben. Denemeye çalışarak kendini yorma tatlım. Buradan çıkamayız. " Derin nefes aldı. En azından deneyebilirdik. Ya olursa? "Ben çok kaçmaya çalıştım. Olmadı! Her yerde asker var. Tahmin edemeyeceğin her yerde asker var. "

Dudaklarımı büzdüm. Umudum vardı. Yapacağıma inanıyordum. "Yine de mutlaka bir sığınak olmalı teyze. Saraylarda olası durumlar için sığınaklar olur. Mutlaka burada da vardır. " Başını iki yana salladı. "Çok aradım ama yok hayatım maalesef. "

Dirseklerimi dizime koyup, yüzümü elime yasladım. Buradan çıkmak gün geçtikçe imkansızlaşıyordu.

"Annemi ve büyükannemi özledim teyze. " diye fısıldadım. Onları çok özlemiştim.

Ormandaki Avcı 1: Vampir'in Aşkı (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin