TAKINTILI ÇOCUK

TÇ-16

Oy verip yorum atarsanız çok sevinirim. İyi okumalarr :)

*

"Tahmin edemeyeceği kadar çok seviyorum." bunu söylerken Efe ile gülerek dans eden Alara'ya baktı.

Çağatay'ın en başından Alara'yı çok sevdiğini biliyordum bu konuşmasıyla da Alara ile bu planı yaparak ne kadar yanlış yaptığımızı anlamıştım.

"Baksana gülerek konuşup dans ediyorlar onun beni seveceğini düşünecek kadar aptalmışım meğer bizimkisi imkansız bir aşkmış." söylediği cümleye ben bile kırılırken onu düşünemiyorum. 

Ses kaydediciyi kapattım.

"Sevdiğini gizleyip bir başkasıyla izlemek yerine neden ona aşık olduğunu söylemiyorsun?"

"Ben aşık olduğumu ona hissettirmeye çalıştım. Ama o anlamadı ya da Efe'yi sevdiği için karşılık vermedi."

"İlk defa birinden emindim. Olmadı.."

***

"Yapabiliyor muyum?" dedim gözlerinin içine bakarak.

"Hemen kavradın bakıyorum da benden bile daha iyi dans ediyorsun." dedi.

"Abartma o kadar da değil" dedim gülerek.

"Elbisen çok yakışmış bakışlarımı senden alamıyorum. Gerçi senden başka birine bakmıyorum." ben dediğine karşılık utançtan bir şey diyemezken beni etrafımda döndürdü ve belimden tutup yere doğru eğdi gözlerimiz buluştuğunda ben onun sadece gözlerine odaklanmışken onun gözleri bütün vücudumda gezindi. Kendine çekip beni içine sokacakmış gibi sıkı sıkı sardı.

Bir süre öylece dans ettik.

Ben etrafıma bakarken Selinin üzgün bir ifadeyle bana baktığını gördüm Çağatay benim olduğum tarafa bakmamak için direniyor gibiydi. Seline sorar gözlerle baktığımda bir şey demedi ve Çağatay'dan ayrıldı. Onlar yerlerine geçerken bende onlara bakakaldım.

Selinin yanına gitmem daha doğru olacaktı. "Teşekkür ederim bence bu kadar dans yeter." deyip Efe'den ayrılıp Selinin yanına gittim.

Yanına oturdum "Bir şey mi oldu?" dedim

Gözleriyle konteynırı işaret etti ayağa kalkıp konteynıra girdiğimiz de konuşmaya başladı.

"Alara biz yanlış yaptık."

"Ne konuda?"

"En baştan bu oyunu oynamayacaktık. Çağatay'ın sesini kaydettim ve onun adına ben üzüldüm çocuk sana bakarken bile ne kadar canı acıyordu ya"

"Ses kaydını aç bakalım."

Ses kaydediciyi açıp bana dinletti. Çağatay'ın dedikleri kalbimi sızlatmıştı. Onu kim bilir bu oyunla ne kadar üzmüştüm.

 "Çok üzülmüş" diyebildim sadece 

Onun sesini bile duymak beni titretiyordu.

 "Popüler olduğuna bakma diğerlerine değer falan verdiği yok. Onun sayılı değer verdiği kişilerdensin. Ve seni çok seviyor artık şu gözünü aç ve çocuğun seni ne kadar çok sevdiğini anla. Efe olayını da artık kapatmalıyız."

"Oyuna başladık bile nasıl şimdi hiç olmamış gibi davranayım?"

"Bilemiyorum cidden şu an ne yapacağımı tam bilemiyorum. Çağatay ile olmanı en baştan isteyen bendim bu oyunu oynayalım diyen bendim şimdi ise çocuk adına üzüldüğümü ve oyunu oynamayalım diyende benim. Off ben ne yaptım ya en baştan oynamayacaktık. Her şeyin sorumlusu benim." derken sesi titriyordu, yüzünü elleriyle kapatıp yatağın üzerine oturdu.