utopia, tk

21.

COMEBACK!!!
sizi beklettiğim için üzgünüm 💗💗🥺👐🏻
bölüme başlamadan önce eski bölümlere, özellikle son bölüme göz atmanız önerilir!!

  adrenalin.
hissettiğim tek şey bu'ydu. plan yaptıktan birkaç saat sonra taehyung cister adlı cihazı iğne ile bedenime enjekte etmişti. korkmamıştım, ürpermemiştim. böyle şeylere alışıktım. şimdiye kadar cister kullanmış olmasam da, pratik derslerde çok fazla söz konusu olmuştu. bu yüzden önceden kullanmış gibi rahattım.

bu sırada yoongi artık hazırlıklar görmüş, her ne kadar işe başlarken söylense de, sehun'un arabasına izleme cihazı yerleştirmek için hazırlanmıştı. ardından adamları ile oraya yola koyulmuştu. şimdi taehyung'un derin bakışları yüzümü bir mucizeymiş gibi seyrederken salon'da yoongi'yi bekliyorduk.
asıl macera birazdan başlayacaktı.
taehyung namjoon'u aramış, beni onlara teslim edeceklerini, karşılığında sera'yı teslim istediklerini söylemişti. namjoon şüphelenmişti tabii, ama taehyung kendisinden beklenecek şekilde, çok inandırıcı bir ses tonu ile benim gibi bir "aptalın" (bu hakaretlerden en hafifiydi) kızı seraphina'nın tırnağı bile olamayacağını söylemişti. tabii ki, bunları söylerken gözlerimin içine yine farklı, ateşler barındıran bir ifade ile bakmış, kalbimi yalancıktan da olsa söyledikerini eritecek kadar ısıtmıştı. söylediklerine takılmıyordum zaten, bu bir operasyondu, bir görevdi ve bunu yapmalıydık. ama yine de ara sıra gerçekten de beni namjoon'la konuşurken dile getirdiği gibi "hiç kimse",  "değersiz" sayıp saymadığını içten içe merak ediyordum. hayır. hiç kimse değersiz olarak nitelendirdiği birine öylesine ifadelerle bakmazdı. neden bu kadar emindim bilmiyorum, ama bu kez incinmeyeceğimi, bir şeylerin değişeceğini hissediyordum.

yoongi gelmişti.

çok zorlukla sehun'un arabasına yaklaştığından, az daha sehun'un arkadaşına yakalanacak olduğundan, ama bir şekilde cihazı yerleştirdiğinden, bir de tüm bunların, yaşadığı adrenalin sonrası verdiği kalorilerin  taehyung tarafından karşılanmasını sağlayacağından bahsetti.

esas iş başlıyordu.
şimdi taehyung namjoon'la bir kez daha konuşacak, birazdan yoongi ile "çocuğu" yolladığını söyleyecekti. biz yola koyulana kadar tabii ki namjoon sehun'u arayıp kızın yerini değiştirtecekti, akıllı biriydi, riske atmazdı kendini ve planlarını. taehyung da sehun'un arabasındaki cihaz sayesinde kızının yerini öğrenecek, (büyük ihtimalle sera sehun neredeyse orada olacaktı) önce adamları zararsız hâle getirecek, sonra sera'yı güvenli bir şekilde teslim alıp eve götürecekti.

sonrasında namjoon yoongi'yi gönderip de kendisinin gelmemesinden şüphelenmesin diye namjoon'un bürosuna gidecekti.

bu arada taehyung'un bürosunun en seçkin ajan ve işçileri birleşecek, taehyung'un zararsızlaştırdığı sehun ve onun diğer adamlarının (ve taehyung'un gözünden kaçmış olabilecek adamların)  sonradan namjoon'a haber vermesini engellemek için bir takım işlemler yapacaklardı.

bundan sonra jeongguk'un teslim
olunması vardı. resmen namjoon'a verilecekti. bu, güven yaratmak, namjoon'a ilk izlenim vermek içindi. ama sera teslim alındıktan sonra yoongi ve taehyung jeongguk'u cister sayesinde takip edecek, geri alacaktı.
planda bir sürü boşluk vardı. gerçekleşmemesi de en az gerçekleşmesi kadar muhtemel ihtimaller, ters gidecek işler, bir sürü mantıksızlıklar.
ama hangi plan sıfır pürüzle fiile geçirilirdi ki?

----
yoongi ile birlikte namjoon'un bürosuna yola koyulduk. gitmeden önce taehyung bana sorun olmadığını, beni aynı şekilde teslim alacaklarını, asla endişelenmem gerekmediğini söylemişti. şimdi bile aklımda dolanıp duran, sağ yanağıma bıraktığı sıcak öpücükten ve birkaç saniye olmasına rağmen saatler gibi hissettiren sarılmadan ise size bahsetmeyeceğim.