1.6

675 38 62
                                    

yemeğimi yedikten sonra hesabı ödeyip valizimin tutma kısmından tutup restorandan çıktım

tüm bu havaalanındaki kişilere,etrafa baktıktan sonra belkide son kez barselona'nın kokusunu içime çektim

uçağım kalkacak olmasa burda sonsuza kadar oyalanmak isterdim...

uçağa binmek için durduğum yerden harekete geçtiğimde valiz kontrolünün tekrar yapıldığını görmüştüm

uzun bir kuyruk vardı ve beklemem gerekiyordu

ama beklediğim her saniye ingiltere fikrinden bir adım daha uzaklaşıyordum ve sıra sonunda bu karardan vazgeçmiş bile olabilirdim

🇪🇸

en sonunda sıra bana geldiğinde görevli bana yardım edip valizimi bandın üstüne koymama yardımcı olmuştu

banttan geçen valizimi almak için eğildiğimde ise uzakta bir yerde "raika!" diye bir bağırış duymuştum

başımı sesin olduğu tarafa çevirdiğimde ise küçük bir kalabalık vardı dikkat çekici olarak

o güvenliklerin tuttuğu kişiyi sonunda görebilmiştim,bu pedri'ydi

hemen eğilip valizimi banttan çıkardıktan sonra şeritlerin altından geçip pedri'ye doğru koşmaya başladım

hızlıca kollarımı boynuna sardığımda o da kollarını sımsıkı bir şekilde belime sarmıştı

saçıma ufak bir öpücük bıraktığında ise ayaklarımı yerden kesip kendi etrafımızda döndürmeye başlamıştı beni

"tanrım,nasıl gelirsin buraya pedri..." dediğimde beni yere indirip suratıma bakmaya başlamıştı

"pedri hisseder,benden kaçamazsın raika..." dediğinde ellerimi ensesine koymuştum,o da ellerini belime koyup bedenimi kendine daha çok yaklaştırmıştı

daha fazla göz göze bakışmanın anlamı olmadığını düşünüp dudaklarımı dudaklarıyla kavuşturmuştum

belkide bu bir hafta öncesi olması gereken şeyi geciktirdiğim için pedri bana çok kızacaktı

uzun tutkulu bir öpücükten sonra dudaklarımız birbirinden ayrılmıştı ama yüzlerimiz hala birbirine çok yakındı

"uçağım kalkıcak pedri..." dediğimde gülerek "siktir et uçağı,sana uçak bile alırım,kal burda..." diyip bu sefer dudaklarımızı birbirine kavuşturan pedri olmuştu

🇪🇸

"tanrım,pedri iyiki seni uçağa binmeden yakalayabildi..." diyip mikky bana sımsıkı sarılmıştı

"sen eve gitmesen çoktan belkide ingiltere'deydi raika..." diyip pedri minnettar bir şekilde mikky'ye bakmıştı

"ben frenkie'ye bakıyım çocuklar,burda kaldığın için çok mutluyum raika..." diyip mikky tekrar bana sarılıp yanımızdan uzaklaşmıştı

pedri ile uzun bir süre birbirimize baktığımızda en sonunda daha fazla dayanamayıp aynı anda gülüşmüştük

koridorunun başında bize doğru gelen gavi'yi gördüğümde hemen bana sımsıkı sarılıp boynuma ufak bir öpücük bırakmıştı

"eğer şuan burda olmasaydın pedri'nin bu taş kafasını kırardım..." diyip kolunu pedri'nin omzuna attığında ikiside bana bakmaya başlamıştı

"neyse ısınacağız birazdan,geç kalma pedri..."diyip gavi pedri'nin saçlarını eliyle dağıtıp soyunma odasına doğru yönelmişti

"raika..." diyip yavaşça pedri bana doğru adım attığında ayak ucum ayak ucuna değmeye başlamıştı

Nuevo Destino ~ Pedri GonzálezHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin