Final

1.3K 60 80
                                    

3 ay sonra- İstanbul

Beline sımsıkı sarılan Emre, gencin içine girerken zevkle inledi. İki beden yatağın içinde çırılçıplak zevkin doruklarına tırmanırken "Biraz sessiz ol. Yankı duyacak şimdi!" dedi genç, acıyla karışık bir sesle.

Nefes nefese içine girip çıkmaya devam ederken "Bütün gece ders çalıştı sınavlar için. O şimdi fosur fosur uyuyordur. Merak etme duymaz" diyerek gencin yanaklarını ve boynunu öpmeye devam etti büyük bir arzuyla.

Genç fazla ses çıkarmamak için dudaklarını ısırıyordu. Emre'nin her zerresini vücudunda hissediyordu. Sonundan boşaldığını anlayarak bıraktı dudaklarını ısırmayı. Emre, onu öpmeye devam ederken "Seni çok seviyorum" dedi nefes nefese.

"Bende seni çok seviyorum."

Kendini yan tarafa atan Emre'nin göğsü inip kalkarken, Tolga dudağına bir öpücük bırakıp yataktan kalktı. Ona yattığı yerden bakarken "Biraz daha yatsana yanımda" dedi yalvarır gözlerle bakarak.

Genç "Dükkanı açmam lazım. Daha duşa gireceğim. Hevesini akşama sakla" derken, ona dudaklarını büzüp öpücük atarak banyoya gitmek için odadan çıktı.

Yeşil saçlı çocuk bütün gece ders çalışmaktan yorulmuştu. Uykusunun açılması için mutfakta kendisine kahve yapıyordu. Arkasından sessizce yaklaşan el, beline sarılarak boynuna bir öpücük kondurup, belini kalçalarına bastırdı.

Yankı "Yapma. Şimdi Tolga abi uyanacak" dedi gülümseyerek.

"Uyandı zaten. Banyoya girdi az önce. Bence bizim için yeterli bir süre. Bütün gece ders çalışmaktan yorulmadın mı sen? Biraz stres atmak istemez misin aşkım."

"Kahveleri bardaklara doldurup "Burda olmaz. Benim odama gidelim. Ama sessiz ol" dedikten sonra iki genç mutfaktan çıktılar. Odaya girip kapıyı kapattıktan sonra öpüşmeye başladılar. Üstlerindekileri çıkarıp yatağa uzandılar. Yankı, üzerinde ateşi her geçen saniye artan gencin sıcaklığını bütün bedeninde hissediyordu. Genç, Yankı'nın eşortmanını çekip sertleşen aletini ağzına alırken, bir eliyle de deliğini okşuyordu. Aleti dudaklarının arasında hızla gidip gelirken, parmağı deliğine girip çıkıyordu. Yankı aldığı zevkle "Emre seni çok seviyorum" dedi.

Yavaş yavaş dudakları karnından yukarıya doğru çıkmaya başladı. Önce göğüslerine, ardından boynuna öpücükler kondururken, iki gencin dudakları tekrar birleşti bir kez daha. "Yankı seni öpmeye doyamıyorum inan ki" derken sertleşen aletlerini birbirlerine sürüyorlardı.

Bu sırada aniden kapı açıldı. Tolga "Ne yapıyorsunuz siz?" dedi şaşkın gözlerle bakarak.

Korkuyla Yankı'nın üstünden kalkıp kendisini yanına atan genç, az önce çıkardığı tişörtü alıp telaşla önünü kapattı. Onlara endişeli gözlerle bakan Tolga "Korunuyor musunuz siz?" diye sordu.

Yankı çekmeceden çıkardığı prezarvetifi göstererek "Her zaman Tolga abi. Merak etme" dedi.

Tolga merakla "Emre sen gitmedin mi eve? Sabaha kadar ders mi çalıştınız?" diye sordu gence bakarak.

Genç başını evet anlamında sallarken "Kusura bakmayın kapıyı çalmadan girdim pat diye. Özür dilerim. Ben Emre gitti sanmıştım. Diş macununu gördün mü diye soracaktım ama neyse ben bulurum?" diyerek odadan çıktı. İki genç derin bir nefes alıp birbirlerine bakarak güldüler. Ardından kaldıkları yerden devam ettiler sevişmeye.

Genç yine bildiği işi yapmak için kendine hediyelik eşya dükkanı açmıştı. Raflardaki biblolara bakan müşteriyle ilgilenirken, içeriye Emre girdi. "Hayırlı işler" dedikten sonra boynundaki kıravatı gevşetip masanın yanındaki sandalyeye oturdu.

Akdeniz Akşamları //BxB// Final Yaptı Where stories live. Discover now