Tanık

83 6 3
                                    

Sabah uyandığımda böyle bir güne uyanacağımı bilsem sanırım evden dışarıya çıkmaz hatta şehir değiştirirdim.

Bugünden kaçamayacağımı bilseydim şayet önlem almaya çalışırdım.Gerçi böyle bir durumla ilgili ne gibi bir önlem alacağımı da bilemezdim.

Kahvaltımı yapar yapmaz ofise geçmeye hazırlanırken telefonum çaldı.''OCAS'' şeklinde kaydettiğim sistemden aranıyordum.

Bu sistem kanun gereği avukat bulunmasının zorunlu olduğu hallerde şahıslara devletin avukat atama sistemi idi.Puan usulü çalışan bu sistemde sıra bendeydi ve ben atanmıştım
Sanırım tarihte böyle bir atama olmamıştı

En azından 5 yıllık avukatlık hayatımda ben bunu duymamıştım

Bir atama ve hayatının değişmesi..

Baro sicil numaramı tuşlayıp kare tuşuna bastığımda görevin Terörle Mücadele Birimi'nden geldiği bildirilmiş ve ben de görevi standart bir görev olarak kabul etmiştim.

Bir iki saat ifade alındığında işim bitecekti.

Her şeyin bundan ibaret olduğunu sanıyordum.
Beş ay sonra ülkeden ayrılacak Kanada'ya dil okuluna gidecektim
Orada yeni kuracağım hayat için para biriktiriyordum ve bu ifadeden yaklaşık bin lira kazanacaktım

Görevle ilgili bilgilendirme yapılmıştı.23 yaşında Elvan SAYAR isimli genç bir şüpheli kadının ifadesine girecektim.

Suçu silahlı örgüt kurma suçu olarak belirtilmişti.

Genelde bu ifadeler uzun olurdu. Devlet bir çok bilgiyi toplamış ve onunla ilgili ses kayıtları, evraklar bir çok delil sunup şüphelinin ifadesi alınırdı

Hele bir de şüpheli etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak ister de bütün bildiklerini anlatırsa o gün geçmek bilmezdi

Emniyet Müdürlüğü'ne geldiğimde TEM bölümüne giriş yaptım.Birimde çalışan polis arkadaşlarla artık birbirimizi tanır hale geldiğimiz için öncelikle müvekkilim ile konuşmak istediğimi biliyorlardı.

''Avukat hanım,müvekkilinizi görüşme odasına aldık,işiniz bittiğinde ifadeye başlayabiliriz.'' diyerek beni odaya yönlendirdiler.

İçeriye girdiğimde yaprak gibi titreyen genç bir kız korku dolu gözlerle bana bakıyordu.

Gülümseyerek kendimi tanıttım.

''Ben Leyla AYDIN,devletin sana atadığı avukatım.

Dolayısıyla senin tarafındayım.Korkmana ya da endişelenmene gerek yok'' dedim güven veren gülümsemem ve sesimle.

Ancak bakışlarını benden kaçırdı.

''Neden burada olduğunu bilmiyorum,sadece sana yüklenen suçu biliyorum.Birazdan dosyanı isteyeceğim.Bana anlatmak istediğin bir şey var mı?'' 

Yine ses gelmedi ve göz teması kurmadı.

''Elvan istersen susma hakkını kullanabilirsin,bu da bir seçenek.Ama toplanan delillere ve sana yüklenen suça ilişkin kendini savunmak istersen seni dinlemek isterim''

Dudakları bembeyaz olmuş şekilde hışımla bana döndü.

''Ne yapacaksınız avukat hanım,olan bana oldu.Yaka paça saklandığım yerden çıkarttılar getirdiler.

Ben ne dersem diyeyim başkalarının cezasının bedelini çekeceğim''

En azından bir kanal yakalamıştım.

''Başkalarının cezasını sen çekmek zorunda değilsin.İstersen seni bu olaya ya da fiile zorlayan kişilerin isimlerini ve bağlantılarını verebilirsin'' diyerek ona bir seçenek sundum.

Tanık Koruma Programı Where stories live. Discover now