secret romance- Lee Minho

-1

INTERVİEW

"Son 10 dakika, hazırlıklarınızı tamamlayın."

Son yılların en popüler erkek grubu straykids ile röpartaj yapacaktım. Çıkışlarından bu yana büyük bir özveri ile onları takip etmiş ve özel hayatları ile ilgili bilgi toplamaya çalışmıştım.Ancak ulaştığım bilgiler oldukça sınırlıydı ve tüm çabalarım boşa gitmişti. Bu yüzden bu günkü röportaj benim için oldukça önemliydi. Sonunda onları daha yakından tanıma fırsatı bulmuştum, tabi ki de bunu sonuna kadar değerlendirecektim.

"Son 5...3,2,1 herkes yerlerine geçsin."

Son saniyelerin sayılması ile benim için konulan koltuğa oturmuş, elimde soracağım sorulardan oluşan kartlara göz gezdirmiştim.

"Kayıt, başla"

Kameraya dönmüş, giriş için bana söylenen cümleleri tekrar etmiştim.

"Evet, sevgili straykids seven izleyicilerimiz, bugün bu başarılı ve yakışıklı  8 adama sizlerin merak ettiği soruları soracağım, onlarda siz sevgili hayranları için cevaplayacak. Öncelikle hepiniz hoşgeldiniz."

Hepsi bir ağızdan hoşbulduk demiş ve kendilerini tanıtmıştı.

" Bugün buraya bizi kırmayarak geldiğiniz için müteşekkiriz. Öncelikle son yıllarda oldukça popüleriteniz arttı, sadece yurt içinde değil yurt dışında da milyonlarca hayranınız var. Acaba bunun sırrı nedir?"

Gibi genel grubun durumu ile sorular sormuş daha sonra hem hayranların merak ettiği hem de şirkete piar olması için bir kaç özel soru sormaya başlamıştım.

" 8 yakışıklı, karizmatik, ve yetenekli adamın iş hayatı başarılı ve ödüller ile dolu, peki aynısı özel hayat içinde geçerli mi, aşk hayatınız nasıl gidiyor efendim?"

Sorum karşısında ufak gülüşmeler yaşanmış  en sonunda grubun maknaesi Jeongin grup adına soruyu cevaplamıştı.

"Belki klasik bir cevap olacak ama gerçektende bizim aşkımız müzik ve stay."

Daha sonra söze Jisung'da katılmıştı.

"Aynen öyle, bizim gözümüz stay'den başkasını görmez"

"Ahh hayranlarınıza fazlasıyla bağlısınız, bu çok tatlı. 2. sorumuza geçelim o zaman. Hmm bir ilişkide partnerinizden bekledikleriniz nelerdir?"

Bu sefer soruyu Hyunjin cevaplamıştı.

" Bence bir ilişkide olması gereken en önemli şey sadakat ve seni olduğun gibi kabul etmesidir. Bu yüzden partnerimden anlayışlı biri olmasını beklerim."

" Doğru söylüyorsunuz bu zamanda böyle birini bulmak epey zor. Umarım karşınıza sizin gibi anlayışlı insanlar çıkar. Başka bir soru gruptaki en çapkın üye kim?"

Hepsi bir ağızdan Minho'ya bakmış ve onun adını söylemişlerdi.

"Minho bey gerçektende çapkın mısınız?"

"Sanmıyorum sadece güzel bir yüze sahibim ve insanlar etkileniyor, hepsi bu."

"Katılıyorum,gerçektende farklı bir auranız var, bu da sizi çekici kılıyor. Peki kadınlarla en iyi anlaşan üyemiz kim?"

Tahmin ettiğim gibi hepsi Chan ve Changbin'in ismini söylemişti.

"Ohh Chan'ı tahmin etmiştim çünkü stajyerlik döneminde Twice ile fazla iyi anlaşıyordu. Peki Changbin, gerçektende  kadınlarla anlaşır mısın?"

"Oh açıkçası bilinenin üzerine bir ablam var onun sayesinde kadınlarla anlaşabiliyorum. Annem de hep kadınlara karşı centilmen olmamı söylemiştir bu yüzden seviliyorum."

" Annenize burdan saygılarımı gönderiyorum o  zaman, sizin gibi evlat yetiştirdiği için. Sorularımı içtenlikle cevapladığınız için teşekkür ederim. Çok eğlendiğim bir röportaj oldu."

Hepsi gülümseyerek teşekkür etmiş, saygıyla selam vermişlerdi.

"Kestik, bitti."

Hepsiyle selamlaştıktan sonra  herkes kendisi için ayarlanan odalara girmişti. Açıkçası fazla tatlı çocuklardı ancak dişe tutulan tek bir magazinsel bir şey bulamamıştım. Tabii Minho'nun çapkın çıkması dışında. Onun tabi ki de çapkın olduğunu düşünüyordum çünkü beyefendi gece hayatını severdi ancak kızlarla takılmıyordu bu da benim işime pek gelmiyordu.

Düşüncelerimi bir kenara savurup, bana yapılan makyajı temizlemiş yüzümü nemlendirmiştim. Daha sonra daha spor şık kıyafetler giyerek bana ayrılan odadan çıkmıştım.

"Heyy, Darla hanım değil mi?"

Arkamı dönmemle bana seslenen bir adet Lee Minho ile karşılaşmam bir olmuştu. Niye bana seslenmişti ki?

"Evet Darla,buyrun Minho bey."

"Az önce bunu düşürdünüz sanırım."demiş bana ait olan annemin hediyesi olan yüzüğü göstermişti. Parmaklarıma bakınca bunun benim olduğuna kanaat getirmiştim.

" Oh teşekkür ederim Minho. Düşürdüğümü fark etmemişim."

"Rica ederim, belki sizin için önemlidir diye çıkmadan önce vereyim dedim."

"Çok düşüncelisiniz-"

Biz ayaküstü konuşurken Chan'ın Minho'yu çağırması ile sohbetimiz yarıda kesilmişti.

"Minho diğer programa yetişmeliyiz, nerdesin sen? Oh burda mıydın, ne yapıyorsunuz ?"

"Hiç hyung, hadi gidelim." diyerek Chan'ı sırtından ittirmiş, uzaklaşmışlardı.

*"

Aklıma hiç röportaj sorusu gelmedi, çünkü böyle programları izlemek sıkıcı geliyor.

Anywayss

Oy ve yorum yapmayı unutmayınızz🙇🏻‍♀️👐