bu gece uzun olacaktı.
"yarın benim yanımda uyanacaksın tae."
tatlıca kıkırdadı. gözüme ne diye bu kadar güzel geldi ki şimdi?
"tae~ taetae~ kkkk~~ bana hep tae de ggukkie~~"
hitabıyla gülümsedim.
"derim."
sessiz bir kaç dakika geçtikten sonra altımda hissettiğim sürtünmeyle taehyung'u iki yanından tutup durdurdum.
"hayır tae."
mızmız bir şekilde konuştu. bebek gibi.
"ama çok istiyoruum~ lütfen ggukkie~~"
dudaklarımızı birleştirmeye çalışırken aynı anda alt bedenini bana bastırmaya çalışıyordu.
"hayır tae!"
refleksle sesimi yükseltince gözlerinin dolduğunu gördüm.
ah sarhoş tae, ne bebekti yahu!
"anladım ben. beni sevmiyorsun sen. kesin sabahta sokakta uyanacağım, üzülmeyim diye yapıyorsun bunu."
sarfettiği kelimelerle durdum.
bunları mı düşünmüştü sahiden?
"seni böyle düşünmeye iten şey ne, bebeğim?"
bu kozu oynamam işe yarar.
çakmak gözleri açıldı sonuna k adar, kızarmış elma yanakları.. güzeldi o.
"ş-şey, ben, ben seni dün bi' tane çocukla gördüm. sarı saçlıydı, ve seninle sıkıca sarılıp yanağından öptü. sevgili gibi görünüyordunuz.."
oh,
bu demek oluyordu ki o jimin hyungun şu gizemli flörtü değildi.
tanrım, şükürler olsun!
neyse,
"hayır. o sadece hyungum."
muzipçe gülümseyip, burnunu boynuma sürtmeye başlamıştı.
"o zaman biz sevgili olalım mı~?"
"olalım."
bu adam, cidden.
"canım sevgilim benim, güzel jeon'um."
kemikli elleri, alt bedenime doğru gitti yavaş yavaş.
"hayır."
beni duymamazlıktan geldi. dudaklarımızı birleştirirken penisimi sıvazladı. bileklerinden nazikçe tutup uzaklaştırmaya çalıştım.
"hayır taehyung. sarhoşsun."
"ama istiyoruum~ hem, hem ayık taehyung da isterdii~"
kıkırdadım.
"nerden biliyorsun?"
elini durdurup kafasını boynuma gömdü.
"bilirim ben. teteler bilir~!"
haklıydı, isterdi bunu. bende biliyordum ama sabah uyandıüında onu burada cinsellik için bırakduğımı düşünmesini istemezdim.
"teteler bilir, ama şuan uyumamız lazım."
"ama sabah yapacağız değil mi?"
"hmhm."
***
ay sn bi blm.
byby.
