Bölüm - 17 (Beyaz.)

615 41 211
                                    

Yoruldum biraz, millet ders çalışıyor ben hala yan gelip yatıyorum.
Nereden geliyor acaba bu rahatlığım??

Neyse hadi bölüme geçelim güzelliklerim,
(YENİ BÖLÜM SINIRIMIZ 35 OY VE 180 YORUM)

-

Beyaz'ın asilliği miydi onu eşsiz kılan?
Yoksa zerafeti miydi?

Güzelliğini gösteriyordu diğer renkler arasında.
Her zaman parlayarak.

Belki de hiç el değmemiş gibi gözüktüğü içindi güzelliği, ya da el değmemiş gibi gözükürken tuttuğu tüm lekeleri gizleyebilmesiydi onu güzel yapan.

Melis'in üzerinde çok güzel durmuştu, benim kız kardeşim bugün beyazlar içinde belki de hayatının en güzel gününü yaşayacaktı.

Ya da en kötü başlangıçlara imza atacaktı, bilinmezlikti.

Aşk kumar gibi şanstı.
Kimisi kendi şansını yaratarak kalkardı o kumar masasından,
Kimisi ise bir gençliği tüketip kaybederek teslim olurdu.

Her şey zaman içinde gerçekleşecekti, ne olursa olsun onun yanında her zaman kalacaktım.

Bunun için karşıma sevdiklerimi almam gerekse bile.
O benim için tek hece, tek kelime ya da tek bir cümle değildi.
O benim kardeşimdi.

Melis gelinliğini giymiş oturuyordu, bende hazırlanmıştım..
Evin içinde belirsiz bir gerginlik hakimdi ancak kimse bunu dile getirmiyordu.
Şuanlık.

Makyajımın sonuna gelindiğinde rahat bir nefes alarak kalktım sandalyeden.

Masada ki telefonum titriyordu yaklaşık bir saattir.
Kim bu kadar ısrarla mesaj atıyor diye merak etmemiştim.
Sanırım bende heyecanlıydım, çünkü en yakın arkadaşım ve kuzenim evleniyordu?

Melis'in yanına oturduğumda telefonumu da elime aldım.

"Çatladı heralde."
Dedi Melis, gülerek.

Kim olduğunu o da tahmin etmişti, bu kadar ısrarcı olan kişi Berat'dan başkası değildi.

"Sanırım.."
Derin bir nefes alarak yüzü bembeyaz kesilmiş olan Melis'e baktım.
"Güzelim tamam anladık beyaz yakıştı sana da.. Yüzün de bembeyaz? İyi misin sen?"

"Yeğenin.. Üstüne heyecanda eklenince sonuç bu bebeğim. Ben ne yapayım?"

Gülümsediğimde aklıma yeni dank etmiş gibi bağırarak,
"Sen şimdi evleniyorsun!" Dedim.

"E günaydın aşkım."

"Ev arkadaşım olmayacaksın artık?!"

"Biraz öyle olacak sanırım.."

"Sıkılırım ben."
Dediğimde yüzüme yavru kedi bakışlarımı yerleştirdim.

"Bu bahaneyle Berat'ı eve atarsın sen, yapmacık yapmacık üzülme hiç."

Tam cevap verecekken tekrar çalmaya başlayan telefonumla derin bir nefes verdim, Melis ise kıkırdayarak, "Aç artık, yoksa ben açacağım.
Çocuk helak oldu telefonun diğer ucunda."
Dedi.

505 | Berat Ayberk Özdemir |Donde viven las historias. Descúbrelo ahora