Aşiret kitabımız ın ilk bölümü ile karşınızdayım, hepinize iyi okumalar.
Herkesin başladı tarihi yazabilirmi.
...
İlahi bakış açısı
Güneşin doğmasıyla Mardin yeni bir güne başladı. Ay gitti, güneş geldi.
Güneş Mardi'nin etrafını aydınlattı. Ama bazıları için hala karanlıktı etraf.
Genç kız uyandı, açtı gözlerini yeni bir güne çok yorulmuştu, hayat çok yormuştur onu.
Kalktı eski kırılmış yataktan, içinde doğru düzgün elbise olmayan eski dolabın kapısını açtı.
Aldı eline simsiyah giysilerini.
Genç kız karanlığa bürünmüştü.
Yıkadı elini yüzünü giydi giysilerini, daha kimse koca konakta uyanmamışken genç kzı uyanmıştı. Girdi mutfağa kimse yoktu, başladı kahvaltı hazırlamaya, aradan 1 saat geçti konaktakiler yeni yeni uyanmaya başladı. Evin yardımcıları mutfakta tek başına kahvaltı hazırlayan kızı gördüler ama bir şey demediler.
Alışmıştılar genç kızın haline onlarda başladı işe koyulmaya.
Elmas hanım girdi mutfağa mavi gözleriyle süzdü etrafı, gözleri genç kızın üzerinde durdu.
Kin dolu nefret dolu bakışlarını dikti genç kızın üzerine. Yardımcılar elmas hanımı gördüklerinde hemen duruşları nı düzelttiler. Elmas hanım genç kıza bakarak konuşmaya başladı.
"daha bir kahvaltıyı hazırlayamıyorsun, evlenince ne yapacan" dedi.
Genç kız döndü arkasını kehribar gözlerini dikti elmas hanımın mavi gözlerine, alışmıştı bu hakaretlere, sustu.
Genç kız konuşmaya başladı.
"10 dakika içinde kahvaltı hazır olacak" dedi.
"zümrüt ana gelecek bugün, birazdan burada olur acele edin" dedi elmas hanım ve mutfaktan çıktı.
Genç kız kaşlarını çattı zümrüt ana son 2 yıldır hiç gelmemişti Vandan Mardine, içinde bir huzursuzluk vardı.
İçinden bir ses kötü bir şey olacağını söylüyordu.
Genç kızın hisleri kuvetliydi, en son kötü bir şey olacağını hissetmişti, ve olmuştada
Hayatın ın cehennemi olmuştu o gün.
...
Herkes avluda zümrüt anayı bekliyordu.
Zümrüt hanım güzelliğiyle, hırçığınlığıyla, inatçılığıyla her yerde namı duyulmuş tu.
Açıldı konağın kapısı girdi içeriye siyah bir araba, arabadan önce bir şöför indi, hemen arabanın etrafında dolanıp arka kapıyı açtı. Önce bir çift siyah ayakkabılar girdi görüş açılarına sonra ise yavaşça indi arabadan zümrüt ana.
Elmas hanım hiç memnun değildi kaynanasının gelmiş olduğundan, her zman elmas hanıma serti, hiç sevmezdi onu elmas hanım ne yapar ne eder eşi orhan ağayla konuşup kaynanasını göndermeye çalışılır Dı.
İşte tüm güzelliğiyle, tüm ihtişamıyla karşılarında yı zümrüt hanımağa. Kızıl saçlarına beyaz ak düşmüştü ama güzelliğini söndürmem işti, mavi gözleri aynı sertlikle bakıyordu.
İşte o ana zümrüt hanımın mavi gözleri birleşti kehribar gözlerle, işte o zman zümrüt hanım gülümsedi, ve kehribar gözlü nün yanına yürüdü.
Tam karşı karşıya durdular. Avluda ki herkes sessizdi. Zümrüt hanım aksanlı sesiyle konuştu.
"efsan hanım bir hoşgeldin yokmu" dedi.
İşte kehribar gözlü yani efsan ilk defa içtenlikle tebessüm edip konuştu.
"hoşgelmişsin zümrüt ana" dedi.
Zümrüt ana karşısındaki kıza baktı, kızıl saçları ve kehribar gözleri ile parlıyordu.
