~3~

13 1 0
                                    

Yeni bölüm getirdim sizeee!

Nasılsınız bakalım? Bu bölümü erken atıyorum. Küçük bir olay oldu hayatımda onu kutlamak gibisinden. Ama çarşamba günü yine bölüm gelecek.

Oyalanmadan bölüme geçelim. İyi okumalarrrr!

Yeosang San'ı sakinleştirmeye çalışıyordu. 

"Sakin ol, geçecek" diyerek fısıldamaya başladı sürekli. Daha sonra sakinleştirici melodi fısıldamaya başladı. San bir süre sonra kendinden geçti. Sakinleşmesinde Yeosang'ın sesini ve sarılmasının büyük payı vardı. Ama bayılmasının sebebi yaralarını zorlaması ve daha fazla acı çekmesi. 

Yeosang, San bayılınca yaralarını kontrol etti. Karnındaki dikiş fazla zorlandığı için açılmak üzereydi. Yeosang bunu görünce içini çekti. Tekrar canını yakacağı için üzülmüştü. Pansumanlarını düzeltti. Ardından San'ın vücudunu ıslak bir havluyla sildi. Daha sonra yerdeki kırık bardağın parçalarını topladı. Ortalığı toparlayıp temizledi. Ardından San'ın ateşini kontrol etti. Birazcık ateşinin olduğunu fark edince ateş düşürücü bant yapıştırdı. Sonrasında eline kitabını alarak yatağın dibine oturarak alarmını kurdu. Beklemeye başladı.

------------------

Aradan dört gün geçmişti. Yeosang bu dört günde düzgün bir uyku uyumamıştı. San'ın başında beklemişti sürekli. San arada kriz geçirerek yaralarını zorluyordu. Bazen kriz haricinde uyanıyordu. Yeosang o zamanlar için San'a yemek yediriyordu. Ayağa kalkmasına yardım ediyordu. Dün San'ın saçlarını yıkamıştı. San'ın vücudundaki morluklar ve eziklikler yavaştan yok oluyorlardı. Ama bıçak yaraları krizden dolayı arada açılabiliyordu.

Yeosang krizden dolayı San'ı yatağa bağlamak zorunda kalmıştı. Çünkü geçen gün yaşadığı krizde San'ı tutamamıştı. Bu yüzden San'ı bağlamaya başlamıştı. Kriz haricinde uyandığı zaman ipleri çözüyordu. San Yeosang'ın bu yaptığına bir şey söylemiyordu. Haklı olduğunu düşünüyordu. 

Yeoasang San'a yemek yediriyordu şu anda. 

"Yeosang" dedi. Yeosang kafasını kaldırıp San'a baktı.

"Efendim?"

"Bana neden yardım ediyorsun?" diye fısıldadı. Yeosang derin bir nefes alıp verdi. Ardından gülümsedi. 

"Ben de bilmiyorum. Sana neden yardım ediyorum, neden seninle ilgileniyorum? Bunu bende bilmiyorum" dedi.

"Teşekkür ederim" dedi San. 

"Benim yarın bir yere kadar gitmem gerekiyor bir saat kadar. Ama seni nasıl bırakacağım?" dedi.

"Beni bağla gitmeden. Sen gelene kadar dayanabilirim sanırım" dedi mahcupça. Yeosang gülümsedi.

"San kaç yaşındasın?" diye sordu.

"23" dedi.

"Benimle aynı yaştasın. San bu bağımlılığın için en yakın zamanda bir yere başvurmalısın. Bu şekilde atlatabileceğinden emin değilim" dedi. San burukça gülümsedi.

"Gidemem" dedi. Yeosang kaşlarını çattı.

"Neden?" San birazcık anlatmaya karar verdi.

"Ailem yok, param yok, kalabileceğim veya yaşayabileceğim bir yer yok. Yüksek ihtimalle senin yanından ayrıldıktan sonra sokakta kalmaya başlarım. Bu krizler sonunda ise ölürüm sanırım" dedi.

"Yaah saçmalama istersen" dedi Yeosang hızlıca.

"Saçmalamıyorum. Buradan ayrıldıktan sonra olacaklar belli" dedi.

Angel / SansangWhere stories live. Discover now