KARA MELEK +18

ANKA KUŞU

Merhaba arkadaşlarrr

Sizden çok özür dilerim bölüm çok geç geldi. Gündelik hayatım hiç normal değil. Günlük yaşantımda çok şeyler oluyor ve benim bölüm yazmaya bile vaktim kalmıyor. Sağlık sorunlarım nedeniyle bölüm geç geldi sizden tekrar çok özür dilerim.

İyi okumalar...

__________🔗🔗______________

İçimdeki çocuk korkuyordu. Korku ile bir duvar kenarı bulup orada ağlıyor, yardım çığlıkları atıyordu. Bense kenardan o çocuğu izliyordum ona gitmek istiyordum ama ayaklarım hareket etmiyordu. Ona sarılmak istiyordum ama ellerim kalkmıyordu.

İçimdeki çocuk istemiyorum diye bağırıyordu ama kimse onu dinlemiyordu, kendi istediklerini Her zaman o çocuğun istediklerinden ön planda tutuyorlardı.

Hastane odasında yatıyordum son sözlerimin ardından ege bey 'artık meleğin benim' deyip Odadan çıkmıştı, raniya yanımda oturuyor ellerimi okşuyor bana yalnız olmadığımı hissettiriyordu. Bana hiç soru sormamıştı zeynep onun aksine sürekli soru sorup durmuştu. İşte gerçek dost buydu gerçek dost raniya idi, bana sormuyor gözlerime bakarak beklemesi gerektiğini biliyordu. Bana güveniyor ne yaparsam yapayım arkamda olacağını gözleri ile çok net açıklıyordu.

Ama ben raniyanın bana destek olmasını istemiyordum, bu iş çok riskliydi az çok ne olacağını tahmin ediyordum. Ben ege bey ile ortak olunca onun düşmanları benimde düşmanım olacaktı ,raniyaya zarar gelmesi benim ölümüm demekti. Onu buradan en kısa zamanda gönderip korumaya almam gerekiyordu. Artık yapacaklarımın sınırı olmayacaktı, yakıp yıkacak bedel ödetecektim. Kan akıtıp can alacaktım.

Odadın açılan kapısı ile içeri ege bey ve orta boylu güzel bir kız içeri girdi. Üzerinde kan lekeleri vardı. Giydiği siyah pantolonundaki kan çok belli olmasa bile Üzerindeki askılı yeşil croptaki kan lekeleri çok belli oluyordu. Raniyaya baktığımda Kanın kokusu ile yüzünü buruşturmuş kıza dik dik bakıyordu. Onun gibi dik dik bakmasam bile bende kızı dikkatlice süzmüştüm tahminen 1.60 boylarında güzel fiziği olan bir kızdı. Kahverengi saçları ve saçları ile uyumlu gözleri vardı. Yavaşça yanıma doğru gelip kanlı elini pantolonuna silip elini çekinerek bana uzattı.

"Merhaba ben eda kar- yani ege beyin yardımcısıyım, sizde onun kadın- şey yani yeni ortağı olan Anka kuşu olmalısınız"

Ellerim titreyerek bile olsa uzatıp elini sıktım, söyledikleri ile kaşlarım çatıldı
Ege beye ne diyor bu kız dercesine baktım

Anka kuşu ?

"Evet Ortağı olacağım ama adım arya karıştırdınız galiba"

Eda hızla başını Ege beye çevirip soru soran bir bakış attı. Raniya hızla yanımdan kalkıp lavaboya doğru koştu. Onu kan tutuyordu edanın üzerindeki et parçaları ve kanlar galiba midesini bulandırmıştı. Bayılabilirdi yanına gitmem gerekiyordu. Yanına gitmek için elimi serum direğine atıp kalkmaya çalıştım ama bu Ege beyin elimi tutması ile son buldu. Kal gelmiş gibi ne o hareket etti nede ben. Bu temaslar bana çok yabancıydı. Yıllarca bu hareketlerden korkup kaçmıştım.

"Bayılabilir yalnız bırakamam ,yanına gitmem gerek"

Edaya baktığımda kafasını eğip sırıtıyordu.Ege bey kafasını sağa sola sallayıp konuştu.

"Olmaz Demirtaş dikişlerini sürekli patlatıyorsun zeynep gitsin yanına"

Odada olduğunu bile unuttuğum zeynep emir almış gibi hızla yerinden kalkıp lavaboya koştu. Galiba ege beyden korkuyordu çünkü yüzündeki endişe bunu gösteriyordu. Zeynebin doktor olduğunu kendime söylüyor rahat olmaya çalışıyordum. Şuan zeynep yerine benim onun yanına olup sırtını sıvazlamam gerekiyordu.