3. BÖLÜM

66 9 4
                                    

Merhaba eğer bu bölümü de okuyorsan kitabı sevmiş olmalısın oy verir misin?

~İyi okumalar dilerim~

Sabah lanet olası o alarm ile gözlerimi açtım. Saat altıy'dı yataktan kalkıp spor odasına indim ardından yüz mekik, yüz sukuat, yüz barfix, yüz şınav çektim sonra kum torbasının üstünde çalıştım biraz zaman geçtikten sonra odama çıktım ve duş aldım, dişlerimi fırcaladım ardında hızlıca üstüme siyah takım elbisemi giyip aşağıya indim taehyung kalkmış kahve içiyordu

"Günaydın jeon"
"Günaydın"
"Hadi işe gitmiyecek miyiz?"
"Tamam dur son yudumu alayım"

Kahvesinden son yudumunu aldı ve fincanı masanın üstüne koydu ardında hızlıca evden çıktık.

Arabaya binip yola koyulduk trafik çok yoğun değildi genellikle yoğun olur da neyse böyle daha iyi. Biraz hız yaptım, hız yapmayı severim.
On dakika da şirkette geldim mesela dün otuz dakika da gelmiştim trafikten nefret ediyorum.

Taehyung'la beraber Asansöre binip ikinci katta ayrıldık çünkü onun odası bir kat aşağıdaydı. Bende odamın olduğu kata çıktım.
Odama girdiğimde dünkü dosyalar, kağıtlar masanın üstünde dağınık bir şekilde duruyordu. Masayla iki dakika bakmıştıktan sonra toplama ihtiyaçı duydum ardından hızlıca topladım.

Sandalyeye oturup derin nefesler almaya başladım kalbim çok hızlı atıyordu. Yerimden kalkıp aşağıya indim. Kahve makinasının yanına varıp kahve aldım. Bahçeye nefesimi düzenlemek için çıktığım sırada namjoon hyung ile karşılaştım yeni gelmişti.

"Günaydın"
"Günaydın hyung"
"İyi misin?"
"Nefesim daralıyor"
"Gel şöyle otur derin nefes al, hastaneye gidelim mi?"
"Hemen etrafı ateşe verme geçer şimdi"
"Neyin var senin hiç iyi görünmüyorsun?"
"Yok birşeyim birden oldu ne olduğunu bende anlamadım"

Biraz zaman sonra temiz hava nefesimi düzeltmişti

"şimdi Nasılsın?"
"Daha iyi, kahve aldım hiç içmedim içer misin?"
"Yok sabah kahve içmeyi sevmem hem kahvaltı yapmadım"
"Bende yapmadım"
"Lan aç karnına kahve çok zararlı deli hadi gel kahvaltı yapalım"

Ellerindekini göstererek
"Bir şeyler aldım yiyelim gel hadi"

Kalkıp içeri girdik, asansöre binip namjoon hyung'un odasına girdiğimizde ikimizde masanın üzerinde ki çiçeğe baka kaldık.

Şaşkınlığımı bırakıp koltuğa oturdum ve yüzüne sırıttım

"Vay hyung sevgilin varda Bizim haberimiz mi yok? Ayıp oluyor ama"
"Ne saçmalıyorsun hayranlardan dır
Dur bi bakayım kart vardır üstünde"

Buketi eline alıp incelemeye başladı kartı bulduğunda okudu;

Merhaba hayatım nasılsın
Hayatım dedim kızmasın değil mi?
Kim olduğumu boş ver sadece
Sana takıntılı bir manyağım
bana ne yaptın da senin köpeğin oldum?.

Namjoon'un yüzündeki ifadeyi görünce kahkaha atmaya başladım

"Ne gülüyorsun be!?"
"Çok komik bir yüz ifaden vardı okurken ah kim ki o?"
"Bilmiyorum ki aman kimse kim bana ne"

Çiçeği çöpe attı

"Lan yazık değil mi çiçeğe?"
"Bak hala dalga geçiyor"
"Tamam tamam neyse hadi yemek yiyelim"

Poşeti açtığımda iki tane kap ve iki tane 'waribasi' vardı dayanamayıp kabları açtım birinde kimchi vardı diğerinde ise ramen vardı.

BEYAZ SAYFA JK~Where stories live. Discover now