1.6 Özel bölüm A-T

55 5 3
                                    

Ayşenur ERCİYES'TEN

Yeni odama yerleşmeye başladım eşyaları yerleştirmek kadar zor bir şey yok yani Benim gibi bir insanın Yok Ben nasıl bir insan mıyım?

Üşengeç

Kapı çaldı "Geell kapıyı niye çalıyorsan" kapı birdaha çaldı "GELSENE ALLAH'IN CEZASI MÜSAİTİM BOŞ ODADA MÜSAİT OLMAYACAK NE YAPABİLİRİM?!!"

İşte bende ki sabır bu kadar

"Ayşenur elim dolu kapıyı açar mısın?" Tayfun'un sesiydi ve evde ki kolileri getirmişti. Elimdeki eşyaları yatağa attım ve kapıyı açtı-

Açmaz olaydım

Elindeki kolilerden biri kafama düştü "Ah...oha galiba kafam kırıldı" Elinde ki koliyi yere koydu "iyi misin? Özür dilerim valla bilerek yapmadım" ters bir bakış attım kafamı öne eğip acısının geçmesini bekledim o sırada saçlarımda bir el hissettim saçımı okşuyor arada saçımı kaldırıp birşey var mı diye kontrol ediyordu

Ve açıkçası çok tatlı gözüküyordu

Boğazını temizledi
"Özür dilerim sarı" dedi

Hay ben senin sarını si-

"Sarı mı?"bu sorunu sırıtarak karşılık verdi bu biraz sinirimi bozmuştu "Ben sana kara diyormuyum...Ha kara oğlan"

Biraz da onun siniri bozulsun istedim ama o beni şaşırtarak küçük bir kahkaha attı "Ne yalan söyleyeyim bu iyiydi"

Dik durup kaşlarımı çattım "Ne sandın kara oğlan" gülerek ayağa kalktı üstünü düzeltti ve elini yerden kalkmam için uzattı

Hiç tereddüt etmeden elini tutup ayağa kalktım

Kapıya yöneldiği sırada kolundan tutup durdurdum

İnanın neden durdurdum bilmiyorum
"Ne oldu?"

"Nereye gidiyon kara oğlan dağıttığın yerleri toplamakta yardım ediceksin"

"Centilmen bir adam olarak görevimi yerine getiricem hanımefendi" gözüyle kolunu tuttuğum elimi gösterdi "Eee kolumu bırakıcam mı? Ama istemiyorsan bırakma bana hava  hoş" elimi hızla kolundan çektim yerdeki yamulmuş koliyi gösterdim

"Hadi kaldır şunuda gücünü görelim kara oğlan"

Evet ve saniyesinde pişman oldum çünkü yamulmuş koliyi tutup kaldırdı kolinin içindekiler etrafa saçılırken reflex olarak omuzuna vurdum

"Allah kas verirken beynini mi unuttu"

Bu sitemimle mahçup bir şekilde elini ensesine attı "Ben...şey"

Başka zaman olsa bu halini sevimli bulabilirdim ama şimdi o kadar işimin içine bir işe daha sahip olmuştum eğilip yerdeki eşyaları toplarken eski fotoğraf albümünü buldum bu albümü Mira ile birlikte hazırlamıştık

Albümü elime alıp ayağa kalktım yatağımı oturdum tozları elimle silerek kapattım izledim bu kadar zaman geçmiş miydi ya üstüne o kadar çok toz vardı ki kir topağı bile olabilirdi

albümü açtığımda Tayfun yanıma geldi ilk fotoğrafa baktığımda gülümsedim çünkü Mira ile burada 5 yaşında anca vardık saçımız başımız dağınık mıncıklayarak yemek yiyorduk bir an anılarımız gözümün önünde film şeridi gibi geçti o zamanlarda ne kadar da tombikmişiz Tayfun gülerek "çok değişmişsin ama o yanaklar hiç değişmemiş"

Allah kahretsin yine yanaklarım kızardı İnşallah fark etmemiştir hızlıca albümü kapattım"Niye ya bakıyorduk ne güzel"

Kollarımı göğsümün altında birleştirdim "bence bakmayalım hem ben anladım bugün senden hayır göremicem senin başka işin var mı?"

"Senden başka işim yok"dedi

Beklenmedik sözcükten dolayı hızlıca "NE?!"dedim

Ve galiba çok fazla tepki vermiştim
"Şeyy...bence albüme bakmaya devam edelim"

Albümü aldı ve kapağını açtı ayağa kalkıp albümü almaya çalıştım ama maalesef kısa bir kız olduğum için havaya kaldırdığı albümü alamıyorum sanki yetişebilecekmişim gibi zıpladım "şunu verir misin?" diye bağırdım Tayfun bana bakıp sırtırken yine kendine her ortamda rezil eden Ben dengemi kaybedip yere düşerken onu da benimle birlikte düşürmüştüm yalnız fasulye sırığı gibi adamı da yere yıkamadım demem yerde inerken Tayfun'un elleri iki yanımda kalktı gözlerimin içine baktı sıcak nefesi yüzüme çarpıyordu

Kekeleyerek "ö-özür dilerim" dedim

Bulunduğumuz durum yüzünden yutkundum Tayfun ise dudaklarıma  bakıp kendi dudaklarını ıslatıyordu

Lan yoksa bu beni öpücek mi? HAYIR ŞUAN HAZIR DEĞİLİM!!

Hiç düşünmeden onu ittirdim kendimi geri çekip hızlıca arkama bile bakmadan tam anlamıyla kaçtım koridorda aptal gibi koca koliyi göremediğim için düştüm ve en olmayacak kişinin önüne düşmüştüm

Ezeli düşmanım kıl kuyruk
"NE GÜLÜYOM BE SALAK!!"diye bağırdım birden gülüşü durdu "Daha önünü göremiyorsun çiçeğimin poleni bu benim suçum mu?" konuyu uzatmak istemediğjm için sadece göz devirmekle yetindim

Yeminim olsun ki Mira'yı bu kıl kuyruğu yar etmeyeceğim ve bu günü kendime "kolilere nefret günü"olarak tarihe geçiricem

(⁠ ⁠◜⁠‿⁠◝⁠ ⁠)⁠♡
Eveeeeeet biraz geç kalmış olabilirim çünkü LGS ye hazırlanıyordum ve yakında denememiz var

Bölümlerin zaman akışı karıştı bu bölümü 28 aralıkta yayınladığımı düşünün ve bunlar arkadaşımın kendine yazdığı özel bölümlerdir

Bu arada doğum günüm yaklaşıyor ve onun içinde özel bölüm yayınlicam haberiniz olsun bu müjdeli haberi de verelim ama tabiki bunu ben değil arkadaşlarım yazıcak

Bir sonraki bölümde Ayşenur'un doğum günü bölümüdür

Şimdiden sizi çooookkk seviyorum haftaya cumartesi günü görüşürüzz

Baaaayyyss baaaayyyss 😘








Baterist /Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin