⛓️BÖLüM-6⛓️

299 69 26
                                    


Merhaba sevgili okurlarım nasılsınız? Normalde 20 oy sınırı dolmadan bu bölümü atmayacaktım fakat diğer bölüm biraz boş geçmiş gibi hissettirdi bana bu yüzden bu bölümü yazmaya karar verdim. Bu bölümde beklenmedik olaylar gerçekleşecek. Keyifli okumalar

Dedem ile Saraydan çıktıktan sonra hiç konuşmamıştık. İçimden galiba beni sevmedi diye geçirdim. Zaten bu hayatta beni annemden başka kimse tam anlamıyla sevmemişti. Babam benim yanımda fakat anneme olan aşkı olmasaydı eminim ki beni istemezdi.

Çocukken çok kez zorbalamalara maruz kaldığım için biliyorum. Bu sessizliğin sebebini. Zaten Dedem , Annem ve Babamın evliliğini asla kabul etmemişti.

Dedem ile gitmemin sebebi İblisler hakkında daha fazla bilgi edinebilmek ve Bruce'un zayıf noktalarını öğrenebilmek. Nede olsa oda bir İblis ve onunda zayıf noktaları vardır. Umarım vardır bir zayıf noktası.

Bir süre daha at arabası ile ilerledikten sonra Dedemin malikanesine ulaşmıştık. Malikane'ye giriş yaptığımız zaman annemin bizi bahçede beklediğini görmüştüm.

At arabası durur durmaz hemen annemin yanına koştum. Ona öyle bir sarıldım ki anneme annemin kemiklerinden ses geldi.

Annem bana sarıldığı zaman ağlamaya başladı. " Victoria özür dilerim annecim. Bunların hepsi benim yüzümden oldu. Ben çabaladım annecim seni o adamın elinden kurtara bilmek için elimden geleni yaptım. Fakat bir çözüm bulamadım."

Annemin bir suçu yoktu. Bu duruma benim aptallığım sebep olmuştu nede olsa.
Annemi sakinleştirmek için şu şekilde konuştum. " Annecim, bu hayatta beni senin gibi düşünen kimse olmadı. Babam bile bana senin sayende katlanıyor. Eğer sana aşık olmasaydı. Beni çoktan Vârislikten red etmişti. Fakat sen... Sen beni her zaman korudun, kendimi nasıl savunacağımı öğrettin. Bu durum senin yüzünden olmadı. Tamamen benim aptallığım yüzünden oldu."

Annem bu sözlerimi duyduktan sonra beni kendisinden ayırdı ve şu sorusunu sordu. "Birisi seni üzmeye kalktı kızım?"

Annemin gözlerine bakarak " tabii kide hayır anne. Ben senin kızınım kimse beni üzemez."

Annem kulağıma eğilerek " Büyük bir ihtimalle Deden seninle konuşmadı yol boyunca. Sen buna üzülmüş olmasın. Fakat Dedenin huyu bu. Seni yol boyunca gözlemlemiş olmalı. Zaten seni buraya getirmek isteyen kişi kendisi."

Annem bunları söyledikten sonra yüzümde bir gülümseme oluştu. Demek ki beni tanımaya çalışıyormuş. Beni istemediğinden değilmiş bu suskunluğu.

Annemi incelediğim zaman oldukça zayıflamış olduğunu fark ettim. Annemi detaylı bir şekilde incelemeye devam ettiğim sırada malikaneden iki kadın çıkmıştı. Birisi mavi gözlü ve başında çok zarif duran bir tacı vardı. Diğer kadın ise anneme çok benziyordu. Hatta dış görünüş olarak biraz ona ve anneme benziyordum.

Mavi gözlü kadın hiç beklemediğim anda bana sarıldı ve " Emilia'ya o kadar çok benziyorsun ki tatlım seni uzaktan görsem kendi kızım zannedeceğim." Dedi. Kadının sarılmasına karşılık verdim. Konuşmasından anladığım kadarıyla bu kadın annemin annesiydi.

Ananem ile sarıldıktan sonra anneme çok benzeyen kadın bana sarıldı. Kulağıma şu şekilde fısıldadı " cidden ablam ve bana çok benziyorsun Victoria. Kendi kızım bile bana bu kadar benzemiyor." Teyzem bu cümleleri gülerek söylemişti.

Sarılmasına son verdiği zaman elimden tutarak hemen beni malikanenin içine götürdü. Bir süre beni makinenin içinde gezdirdi. Her yeri bana detaylı bir şekilde anlattı.

Annemin mutlu olduğu yerde bende mutluydum. Malikane'yi gezdikten sonra Teyzem ile salona geçmiştik.

Dedem ve annem konuşuyorlardı. Ananem ise onları sakin bir şekilde dinliyorlardı.

KÖTÜLÜĞÜN KRALİÇESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin