8-🍄

56 8 0
                                    

Apartmanın içide dışı gibi güzel ve sadeydi arada kullanılmış yapay sarmaşıklar be ledler şık ve sade duruyordu.
———————

İki gençte merdivenlere yönelmiş, gitmeleri gereken kata yavaşça çıknaya başlamışlardı. İkisi de sessizce duruyor, özellikle Seungmin konuşmaktan kaçınıyordu.

Çok geçmeden 3. kata ulaşmış karşılarına çıkan ilk kapının ziline basıp beklemişlerdi. Kapıyı yirmili yaşlarında bir kadıb açmıştı.

"Buyurun?"

"Biz cinayet bürodan geldik. Bang Seungmin ve Lee Minho"

"Ah, içeri geçin lütfen"

Minho minik bir baş selamı vermiş ardından Seungmin'i beklemeden içeri girmişti. Seungmin'de onu tekrarlayarak içeri girmişti. Oturma odasına geçmişler, çift kişilik olan kanepeye oturmuşlardı. Karşılarında saçları beyazlamış, ellili yaşlarında bir adam oturuyordu.

Minho direkt konuya girmek istediği için konuşmaya başlamıştı bile.

"Efendim, biz cinayet bürodan geliyoruz. Direkt kobuya geçmek isterim bu yüzden soracağım sorulara cevap verir misiniz?"

"Elbette, elimden geldiğince yardımcı olurum"

Minho hiç beklemeden soruları sormuş, Seungmin'de çıkardığı defterine not almıştı.

Yaklaşık bir buçuk saat sonra soruları bitmişti. İkiside yorulmuştu çünkü Bay Choi'den sonra kurbanın annesi ile konuşmaları gerekmişti ve Bayan Choi konuşma esnasında sürekli ağlamış, sorulara yarım ve anlaşılmaz şekilde cevaplar vermişti.

Şimdi de bir kafede oturuyorlardı. Seungmin bol buzlu americanodan koca bir yudum almıştı. Arkasına yaslanmış kafasını sandalyeye yaslayıp tavanı izlemişti bir süre.

"Okula bu gün gitmek zorunda mıyız? İkimizde yorulduk sonuçta"

"Bilmiyorum, abime sormam gerekiyor"

Oturuşunu düzeltmiş ardından telefonunu çıkarmıştı Seungmin. Abisinin numatasını bulmuş ve aramıştı.

"Efendim, güzelim?"

"Okula bu gün gitmek zorunda mıyız? İkimizde çok yorulduk, Bayan Choi zorladı bizi"

"Ben de yam onun için arayacaktım seni, sizin yerinize Changbin'i göndermiştim. Karakola gel o yüzden"

"Ben mi geleyim? Bay Lee ne olacak?"

"Ah, onu unutmuştum tamamen. O da gelsin onunla biraz konuşacağım sonra gidebilir"

"Tamam, görüşürüz"

Telefonu kapatmış masanın üstüne bırakmıştı, kalan americanosunu hızlı bir şekilde içmişti.

"Bizim yerimize okula Changbin gitmiş bu yüzden karakola dönüyoruz. Karakola gidince direkt olarak abimin yanına git, seninle konuşacakmış"

"Pekii"

İkiside masadan kalkmış hesabı ödemişlerdi. Yolun karşısında duran arabaya yürümüş ve binmişlerdi. Buradan çok uzak mesafede kalmayan karakola sürmüştü Seungmin.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 17 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Commissioner •2Min•Where stories live. Discover now