2. BÖLÜM/OKULUN İLK GÜNÜ

111 40 41
                                    

Hiçbir zaman içinde bulunamayacağımız fotoğraflar,asla önünde duramayacağımız binalar,adım atma ihtimalimizin dahi olmayacağı merdivenler. Binemeyeceğimiz trenler, alamayacağımız biletler, gidemeyeceğimiz şehirler, sokakta karşılaşma ihtimalimizin olmadığı insanlar, asla duymayacağımız cümleler, gelmeyecek günler, geçmeyecek yıllar ve geri gelmeyecek insanlar...
Hani bazı binalar vardır, bütün ışıkları sönmüşken tek bir katının ışığı sabaha kadar yanar. İşte biz o sabaha kadar yanan ışıklı evlerde yaşayanlarız. Uyuyan, uyumayan, içinde bir yerde hep düşünen, düşündükçe düşünenler biziz.
İşin içinden çıkamayan, çıkamadıkça daha çok hapsolan, hiçbir şeyi kendi içinde halledemeyenleriz. Herşeye rağmen ayakta kalan ama ayakta kaldıkça mahvolan, mahvoldukça daha güçlü ayakta kalan oysa çaresiz kaldıkça çaresizliğe sürüklenen, umut gördükçe unutan kaçan biz.

Gözlerimi açtığımda heryer kapkaranlıktı. Zaten hiç uyumamıştım, uyuyamamıştım. Geçmişin izleri herşeyde, heryerde karşıma çıkıyordu. Hayatan bezmiş bir şekilde okulun ilk gününe hazırlanmaya başladım. Önce yüzümü yıkadım sonrasında okulun ilk günü için aldığım kıyafetleri giydim. Arkadaşım Gizem'i saat 7.30 gibi uyandıracaktım. Saat şuanda 6.00'dı.
Gizem siyah uzun saçlı, ela gözlü tatlı bir kızdı. Gizem benim en iyi dostum, beni anlayan tek kişiydi. Büsürü ortak noktamız vardı. İkimizde kitap okumayı ve voleybol oynamayı severdik. Saat halla erken olduğundan dolayı yüzüme makyaj yapmamıştım. Yüzümü nemlendirdikten sonra kanepeye uzandım. Televizyon kumandasını elime alarak A2'deki Selena'yı açtım. Küçüklüğümden beri erken kalkıp Selena veya Bez Bebeği izlerdim. Her ikisinide 10 kere bitirmişimdir.

Saat 7.30'a yaklaşırken Gizem'i uyandırmaya gittim.
"Kankam! Hadi kalk okula geç kaldık çobuk, çobuk." telaşlı bir şekilde bağırdım.
"Aaaa! Of kahretsin okulun ilk gününe bile geç kaldık."diye yataktan fırladı. Ben kahkahalara boğulurken"Uzun süredir bu kadar gülmemiştim."diye bağırdım.
"Dur şaka yaptım şaka sakın ol!"

"Off kanka! Çok korktum gel buraya." üstüme atlayıp gıdıklamaya başladı.
"Tamam, tamam dur! Kalkta hazırlanalım."

Hemen kalkıp hazırlanmaya başladık.Gizem benim makyajımı yaptı.( Wattpad kızıyız diye makyaj da mı yapmayacağız)
"Mavii! Gözlerin çook güzel ya masvavi. Bende istiyorum."

"Teşekkür ederim Gizemciğim mükemmeldir gözlerim. Kendim gibi." diyerek hava attım.
Gizem benim yanımda oldu olalı piskolojim kat kat daha iyileşmişti. Onu çok seviyordum. İyiki benim yanımdaydı.

Hazırlığımız bitiktem sonra okul yolunu tutmaya başladık. Okula gitmek için hergün metroya binmemiz gerekiyordu.

Okulum önüne geldiğimizde gözlerim açılmıştı. O kadar mükemmeldi ki gözlerime inanamıyordum. Her taraf yemyeşildi. Çimler o kadar güzeldi ki anlatamam.
Gizemle beraber binanın içine doğu ilerledin. Sınıfa geldiğimizde sınıfın büyüklüğü beni şoke etmişti. Sınıflar 120 kişilikti. Kendimize bi yer belirleyip oraya oturduk.

"Sınıf aşırı güzelmiş."
"Evet! Bayaa."
"Yanlız şurada oturan çocukta çok iyiymiş." diyerek gülmeye başladı.
"O kadar da iyi değil ya abartma bence."
"Yoo abartmıyorum. Ama benim kısmetim yanındaki çocuk o sana kalsın."
"Hayır ya saçmalama."

SELAMM! ÇOK AZ Bİ BÖLÜM OLDU AMA MALESEF YAZAMADIM. BİRAZ SAÇMA OLMUŞ OLABİLİR AMA BU ÇIKTI EĞER YAZMAMI İSTEDİĞİNİZ VEYA ÖNERDİĞİNİZ BİRŞEY VARSA DM DEN YAZABİLİRSİNİZZ. SİZİ ÇOOK SEVİYORUMM. BAKALIM MAVİ NİYE HAYATTA OLDUĞUNU BULABİLECEK Mİİİ??

NİYE HAYATTAYIM Όπου ζουν οι ιστορίες. Ανακάλυψε τώρα