Bölüm 3 - İzmir

479 49 4
                                    

İlk olarak Karaburun ' a gidip sessiz sakin koylarda denize girip biraz sakinliğin tadını çıkardılar .

" Deniz kızım benim gel bakıyım sen şöyle yanıma " diyerek belinden kavrayıp kendine çekti Seyran ' ı Ferit .
" Deniz bugün bi başka güzel sanki di mi "
" Denizi havası çok güzelmiş buranın arada kaçalım biz buraya "
" Kaçarız di mi çok iyi geldi burası bize "
" Sen bana beni kaçır kocacığım demen yeterli hayatım "
" Sen beni hep kaçır kocacığım" diyerek minik bir öpücük kondurdu Ferit' in dudaklarına Seyran .
Ferit tabiki minik bir öpücükle bırakmadı önce yavaş yavaş öptü , Seyran'dan karşılığı alınca daha da hızlandı ve aynı zamanda da iyice kendine çekti Seyran'ı .
" Karıcığım odamızda devam mı etsek ne dersin "
Anın sarhoşluğu ile cevap verecek halde bile değildi Seyran sadece kafa salladı . Sarmaş dolaş odalarına geçtiler . Ve birbirlerini sevmeye doyamadılar bir süre .

İki gece Karaburun'da butik otelde kaldıktan sonra Çeşme ' ye geçip Alaçatı' yı gezip oradaki kalabalıktan kaçıp Urla ' ya sığındılar . Urla' ya vardıklarında akşam olmak üzereydi hemen otel bulup yerleştiler ve akşam yemeği için Urla sanat sokağına gittiler. Şarap eşliğinde pizzalarını yedikten sonra sanat sokağında el ele yürümeye başladılar . Seyran bazı butiklere girip efil efil yazlık elbiselerden aldı , tezgahları sokaklara taşmış takıcılardan çeşit çeşit takılar aldı ne kadar İstanbul ' da takamayacak olsada . Çünkü o bir Korhan geliniydi di mi böyle şeyler takamazdı sadece marka takılar takabilir di . En azından tatil süresince takabilecek olmak onu mutlu ediyordu . Urla sokaklarında el ele dolaşmaya devam ettiler bir süre . Sonra meşhur bademli kazandibi yemek için Girit Pastanesine oturdular .
" Antep fıstığı bakalım beğenecek mi bademli kazandibiyi " dedi Ferit , Seyran kazandibinden bir kaşık alırken .
" Hmm güzel ama Antep fıstıklı olmasını tercih ederdim "
" Bende her şeyin Antep fıstıklısını tercih ederim karıcım " diyip karısının dudaklarına minik bir buse kondurdu Ferit .
Kazandibiyi yedikten sonra otele geçip güzel bir gece geçirdiler .

—Sabah
Ferit , önce uyanmış olmanın verdiği avantaj ile güneş ışıklarının tüm vücuduna vurmuş koynunda huzurla uyuyan güzeller güzeli eşini izledi bir süre . Önce öpmeye kıyamadı ama sonrasında ufak ufak kokusunu içine çekerek öpücükler kondurdu saçına . Ferit , sabah keyfini yaparken yavaş yavaş Seyran açtı gözlerini ve yavaşça gözleri Ferit'i buldu
" Günaydın erkencisin yine " dedi hala uykulu olan sesiyle Seyran
" Günaydın " dedi ve uyuduğu için öpmeye kıyamadığı karısını içine sokmak istercesine sarılıp peş peşe öptü önce sonrasında ise
"Senin kollarımda böyle huzurlu uyuduğunu izleme keyfini çıkartmak için her sabahımızda ben senden erken uyanıcam karıcım bu bizim en güzel sabah rutinimiz olacak " dedi
" Hmm öyle mi " dedi daha da kocasının koynuna sokulurken Seyran .
" Nasıl huzurlu di mi burası kaos yok , yemek masası telaşı yok , nizami durma sorunumuz yok , odamızda rahatsız eden kimse yok "
" Evet burası çok huzurlu Ferit ama saydığın tüm özellikler yalının vazgeçilmezleri ve orası bizim evimiz . "
" Olmak zorunda değil biliyorsun di mi "
" Nasıl değil Ferit sence deden bizim yalıdan gitmemize izin verir mi ? Hele de şu anki durumda "
" İzin almamıza gerek yok Seyran , ben çalışıyorum artık kendi kazancımız var sen okula başlayacaksın bizim kendi hayatımız olmalı artık . Evet yalı ne kadar bizim yuvamız olmasada odamız bize yuva oldu hep ama tek oda bize yetmez Seyran . Bizim gerçek bir yuvaya ihtiyacımız var . "
" Çok güzel diyorsun da Halis Korhan faktörü diyorum ben de sana . Bu zamana kadar hep tüm aile o evde yaşamışsınız bunun yıkılmasına izin vermez ki "
" Biz o evde hiçbir zaman aile olmadık ki o yüzden ben ailemi o evde kurmaya çalışmayacağım "
" Ferit , senin olduğun heryer bana çocuklarımıza yuva olur zaten bunu unutma tamam mı " dedi ve öpücük kondurdu kocasının dudaklarına Seyran .
Çiftimiz aslında geleceklerini tamamen değiştirecek düşüncenin fitilini bu konuşmada ateşlediler fark etmeden .

Konuşmanın sonrasında birlikte güzel bir duş alıp kahvaltı yapmaya gittiler . Kahvaltıdan sonra Urla sahilinde el ele yürüyüp kahkahalar eşliğinde sohbet ettiler . Akşam yemeği öncesinde üzüm bağlarını gezdiler , Seyran' ın alkol ile arası çok iyi olmasada minik şarap tadımları yaptılar .
Üzüm bağlarına gelmişken hem hediye etmek için hem de odalarında romantik gecelerine eşlik etmesi için çeşitli şaraplar aldılar .
" Ne yapıcaz acaba biz bu kadar şarabı Ferit bey "
" Abidin  , Yalı , Kazım baba , şirkettekiler derken zaten birçoğunu hediye ederiz karıcım geri kalanını da odamızdaki dolaba koyarız gecelerimize eşlik eder ne dersin . Çaktırmamaya çalıştın ama birkaçını sevdin sanki sen de ha ne dersin ? "
" Yani bazıları güzeldi ama gecelerimize eşlik etmesine gerek var mı emin değilim kocacım "
" Arada küçük kaçamaklar yaparız bence " deyip göz kırptı Ferit

Sonrasında ise ünlü bir şefin restoranında romantik bir akşam yemeği yedikten sonra otele geçip kendilerini uykunun huzurlu kollarına bıraktılar.

— Sığacık
Şanslarına pazar günü kaleiçinde kurulan pazara denk gelmişlerdi . Çeşit çeşit yöresel yemeklerden alıp sahil kenarında bir kafeye oturup kahvaltı ettiler . İkiside özellikle kabak çiçeği dolmasını ve patlıcanlı böreği çok sevdi . Kahvaltıdan sonra pazarda dolaştılar el ele . Sonrasında kahve içmek için bir kafeye oturdular.
" Hoşgeldiniz ne alırdınız "
" Ben bir sade türk kahvesi "
" Ben de ıce latte alayım "
" Tatlı bir şey ister misin hayatım "
" İstemiyorum hayatım çok yedik zaten " dedi arkasına yaslanırken Seyran .
Seyran ve Ferit kahvelerini yudumlarken yan maslarına bebekli bir çift oturdu. Gözleri hemen bebeğe kaydı Ferit ' in . Sevimli kız çocuğuda gülücüklerle karşılık verdi Ferit' in bakışlarına .
" Sizi sevdi galiba genelde tanımadığı insanlara gülmez " dedi bebeğin babası karşılıklı gülüşen Ferit ve kız bebeğe
" Çok tatlı bir kızınız var Allah bağışlasın ismi ne bu güzel hanımefendinin " diye sordu Ferit
" Güneş " dedi gülümseyerek bebeğin annesi
Seyran ve Ferit göz göze gelip aynı anda tekrarladılar küçük kızın ismini " Güneş "
" İsmiyle yaşasın kendisi gibi çok güzelmiş ismi de " dedi Seyran
O sırada bebek Ferit ' e doğru atıldı beni al dercesine .
" Seni istiyor" dedi Seyran gülümseyerek
" Kucağıma alabilir miyim " diye sordu bebeğin anne ve babasına Ferit
" Tabi " diyerek Güneş 'i babası uzattı Ferit ' e
" Merhaba Güneş , sen ne kadar tatlı bir kızsın böyle Seyran baksana elleri ayakları nasıl küçük , baksana pembiş pembiş elbisesine " diye nazlatırken Ferit Güneş'i ,
Seyran karşısındaki manzaranın tadını çıkartıyordu . Hem Güneş'i seven Ferit ' e eşlik ediyordu hem de sevdiği adamın nasıl güzel baba olacağını hayal ediyordu.

Bir süre Güneş'i sevdiler , bi Seyran'ın kucağına gitti Güneş bi  Ferit 'in . Sevmeye doyamadılar Güneş'i .
" Dayanamayacağım söyleyeceğim siz çok iyi anne baba olursunuz  sevginizi göstermenizden hissettirmenizden belli , bebek size çok yakışır " dedi Güneş'in annesi
Seyran ve Ferit bir süre birbirlerine baktılar . Aile nasıl olunur bilmeyen , anne baba sevgisini tatmamış iki gence edilebilecek en güzel iltifatlardan biriydi bu . Seyran ve Ferit ' in tam olarak kendilerine itiraf edemeselerde anne baba olmayı , kendi ailelerinden görmediklerinden nasıl anne baba olacakları konusunda endişeleri vardı .
" Teşekkür ederiz inşallah iyi anne baba olabiliriz biz de sizin gibi " diyerek karşılık verdi Seyran .

Bir süre daha kafede oturduktan sonra dönüş yoluna çıkmak için ayrıldılar Sığacık'tan.
Dönüş yolunda da birlikte şarkılara eşlik ederek çok güzel bir yolculuk geçirdiler .

——
Umarım İzmir bölümünü beğenirsiniz . Bölümü beğenip yorumlarınızı da benimle paylaşırsanız çok mutlu olurum . Yeni bölümde görüşmek üzere ✨🌸

RêveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin