"Amine'nin ağzından"
Güzel güzel uyanmayı düşünürken alarm sesi ile hayal kırıklığı içinde yataktan kalkıp banyoya gidip hazırlanmaya başladım. Bugün her zaman kinden çok erken uyanmam lazım sonuçta okulun ilk günüydü ve ilk günden geç kalmak istemem. Hemen duşumu alıp bornozumu giydiğim gibi elbise dolabının önüne geçip hemen okul kıyafetlerimi alıp giyinip hemen sade bir makyaj yaptım.
( Okul kıyafet örneği)
Havalar daha soğumadığı için montum yada kavşomlumu alamama gerek yoktu. Okul çantamı aldı ğım gibi odadan çıktım. Oturma odasına gittiğimde Melisa ile Aynur hazır bir şekilde beni bekliyorlardı
"Nur ile Sevgi nerede?" diye sordum
"Ya onlar üniversite ye gidiyorlar ya ondan sabah erken çıktılar" diye sorumu cevapladı Aynur
"Hmm o zaman bizde geç kalmadan hemen çıkalım da ilk günden geç kalmayalım"
"Hadi o zaman" oturma odasından çıkıp kapıya geldiğimizde ben yeni aldığım ayakabıyı giymek için vestiyerden ayakabılarımı çıkarıp kapıya doğru yöneldim kapıyı açtığım gibi dışarı fırlamıştık.
.
.
.
.
Okula geleli yarım saat oluyordu ama müdür gelmediği için yarım saat boyunca müdürü bekliyorduk. Ve bu yarım saat'in içinde -MÜDÜR MURAT YETKİN- yazısı ile bakışı yordum.
10 dakika önce ders zili çaldığı için şu an herkes dersteydi ama biz hariç ben böyle düşüncelere dalarken arkamdan gelen kalın bir erkek sesi ile yerimden sıçradım"Okulumuza yeni gelen öğrenciler siz olmalısınız" dedi ve hepimiz aynı anda arkamızda bize seslenen adama döndük
"Evet" dedi hemen Melisa
"İsterseniz ilk önce odaya girelim orada tanışırız" dediği gibi aramızdan geçip odanın kilit kısmına kilidi sokup açtığı an anladım ki bu adam sabah'tan beri bizi burada ağaç eden müdürdü. Ben böyle düşünürken içeriye çoktan girmiştik bile.
"Öncelikle kendimi sizlere tanıtayım sonra sizler de teker teker kendinizi tanıtıp sınıflarınıza gidersiniz" diye hemen söze girdi müdür biz başımızı onaylar şekilde salladığımızda "peki
O halde ben sizin bildiğiniz gibi bu okulda öğrenim hayatınız boyunca müdürünüz Murat Yetkin"
Şimdide en başta duran Aynur'u kaşları ile işaret ederek "senden başlayalım adın ne?""Aynur Korkmaz" sonra kaşları hemen yanımda duran Melisa'yı gösterek "sıra sende" dediği an Melisa neyi imâ ettiğini anlamış olacak ki hemen cevapladı
"Melisa Çelik" dedi sıra beni göstererek
"sende söyle sonra sınıflarınıza dağılın" dedi
"Amine Şimşek" sonra Aynura dönüp
"Senin sınıfın 12/C" diyip Melisaya baktı sonra "senin sınıfın ise 12/A" dedi sıra bana geldiğinde "seninki de 12/A" dedi ve sonra çıkın ikazını duyduğumuz gibi odadan çıktık. 12'lerin olduğu
kata geldiğimizde Aynur bizden ayrılıp kendi sınıfına girdi bizde sınıfın kapısının önüne gelip
Kapıyı tıklatıp 'gir' ikazına uyarak içeriye girdiğimiz de öğrencilerin hepsi bize bakmaya başladı"Hoşgeldiniz kızlar" dedi karşımızda ki Yunan tanrıçası kadar yakışıklı erkek hoca. Ben hoca'ya
hayran hayran bakarken"Hoşbulduk hocam" dedi Melisa beni arkadan çimçiklerken ben kendime geldiğim an konuşmaya başladım
"Hocam biz bu sınıfa yeni gelen öğrencileriz de" dediğim gibi hoca sınıfa dönüp geri bize baktı ve
"O zaman ben Biyoloji hocanız Burak Demir, sırada siz kendinizi tanıtın." hemen kendini tanıtıp bizim de kendimizi tanıtmamızı söyledi. Yalan yok hocaya şimdi'den kanım ısınmaya başladı sıcak kanlı bir hoca'ya benziyor.
"Benim adım; Melisa Çelik" diye hemen kendini tanıttı Melisa sıra bendeydi
"Adım; Amine Şimşek" diye kendimizi tanıttık sonra yerlerimizi söylemeye başladı
"Melisa sen Denizin yani şurada ki kızın yanına otur. Amine sende Hasan'ın yanına otur yani şuradaki oğlanın yanına" dedi gibi parmağı ile bana gösterdiği yere baktığımda gördüğüm kişi yüzünden olduğum yere civilendim resmen şu an bana tatlı tatlı gülümseyerek bakan biricik sevgilim Hasan duruyordu. Benim ağzım iki karış açılırken Hasan yanındaki boş sıradaki çantasını alıp kendi arkasına koyduktan sonra yan sırasına iki üç defa vurup kaf göz işaretleri ile gel diyordu. Ve bende canım biricik sevgilimi geri tepemicemi anlayınca hemen gidip yanına oturdum.
"Hoşgeldin aşşşkımm" dedi bazı harfleri uzatarak bende bu cümlesine tatlı tatlı gülümseyip
"Hoşbuldum aşşşkımm" dedim aynı onun gibi bazı harfleri uzatarak. Sonra birden kulağıma eğilip kimse duymayacağı bir ses tonunda
"Dün sabah'tan beri hiç bir telefonuma yada mesajlarıma cevap vermedin veya geri dönmedin. Bir sıkıntı yok demi" dedi ayy ama benim bunu yemem için bir sebep sunun çünkü şuan beni düşünürken çok tatlı duruyor bende yüzündeki ve içindeki endişesini silmek adına gülümseyip
"Yok yok, bir şey yok sadece iki günün uykusunu çekiyordum" dedim sonra inanmak istercesine tek kaşını kaldırıp konuşmaya devam etti
"Emin misin?" diye bı soru yöneltti bana karşılık ama ben bu tatlılığı yerim yaa
"Eminim aşkım benim sen beni düşünme derse odaklanalım" diye tatlı tatlı söylediğim cümle ile yüzündeki endişe yok alıp benim gibi tatlı tatlı gülümsemeye başladı.
"Seni düşünmediğim bir an var mı? Ki sen bana seni düşünmememi söylüyorsun. Nasıl seni düşünmeden durabilir im ha! Sen söyle bana" dediği an sanki içimde bir yerlerde kelebekler uçuşmaya başladı ve onla da yetinmeyip içim sanki bir hoş oldu bı değişik olmaya başladı.
Ve bunu dediği an gülümsemem daha da büyüyüp sıranın altından parmaklarımı parmaklarına geçirerek elini tuttum daha bununla yetinmeyip hocaya ve öğrencilere baktım onların hocaya odaklandığını hocanın da Tahtaya dönük bir halde ders anlatıyordu. Ve ben bu durumdan istifade dudağına küçük bı buse bırakıp hemen geri çekildim ve bu buna ilk önce şaşırdı o şaşırır ken çok tatlı olduğundan haberi yoktu her halde. Ben bunun bu haline sessiz sessiz gülerken hemen eski haline dönüp kimse duymasın diye kulağıma eğilip çok sessiz bir şekilde"Ben bunun bedelini sonra çok kötü bir şekilde gösteririm yalnız" dedi çapkın bir gülümseme ile bana bakıyordu ben de altta kalmak istemediğim den hemen bende sinsi bir sırıtma ile
"Hmm göster göstere biliyorsan" diye bende ona yanıt verdim oda bu cevabımı alınca daha da keyiflenip
"O zaman öğle arasında sınıfta kal" diye bana ne yapacağımı bende tabi ki kabul edip kalacağım için
"Hay hay efendim" diye gülerek yanıt verdim
"Bu kadar cesaretini o zaman da beklerim yalnız" diye bir cümle kurduğun da haberi yoktu ki hayatım da hiç olmadığım kadar cesaretli olacaktım
"Sen bir de beni o zaman gör" diyerek çapkın bir gülümseme gönderdim direk
"Beni bekle o zaman canımın içi" diyince bende ona cevap olarak
"Ömrümün sonuna kadar seni beklerim aşşşkımm" diyince hemen Hasan'ın tahtaya baktığını görmem bir oldu ve normal bakmıyordu tahtaya bende kafamı tahtaya cevirdiğimde az önce ismini öğrendiğim Burak hoca bize sinirli sinirli bakıyordu
"Bir daha konuştuğunuzu görmek istemiyorum yoksa dersimi böldüğünüz için disipline götürürüm" diye bize karşı kükrediğin de susup hemen dersi dinlemeye başladım.Hasan öyle yaptı zaten.
Bölüm sonu...
Evet arkadaşlar nasıl olmuş bölümüm. Ben az çok beğendim gibi ama size de sormak istedim.
Kusura bakmayın biraz geç oldu ama bazı sebeplerim vardı ondan dolayı. Kendinize iyi bakın canlarım bir sonraki bölümde görüşmek üzere hepinizi buradan öpüyorum.😘🤭
ŞİMDİ OKUDUĞUN
4 SERİ KATİL
FantasyKapak tasarımcı= seinaa0 anne ve babalarını öldürerek polis tarafından yetimhaneye verilen 4 kızın hayatı'nın nasıl değiştiği Hasan; "Niye utandın ki çok güzeldi bence" ...