three, is this love mr. jung?

109 14 17
                                    

-


"evde görüşürüz bebeğim."

Mingi telefonu kapatırken elindeki sarı çiçekleri su doldurduğu şeffaf vazoya yerleştirmiş, onu da masasına koymuştu. eşinin böyle sürprizler yapmasını seviyor, kendisi de Yunho'nun çalıştığı eczaneye tatlı sürprizler göndermeyi ihmal etmiyordu.

fakat o an moralini bozan başka bir şey olduğundan moral bozukluğuyla oturdu masasına. iç çekti San'a bakarak, önündeki dosyaya odaklanan arkadaşına kırgın olsa da işe odaklanarak mırıldandı.

"Sunoo'nun ameliyatı için akşam Hyunjin girecek anestezi uzmanı olarak."

arkadaşının sesini duyduğunda elindeki dosyayı bırakan San onaylayarak başını salladı aşağı yukarı. bu konu onları çok germişti çünkü ameliyatı kabul edecek bir anestezi uzmanı bulamamışlardı bir türlü. neyse ki o da en sonunda bulunmuş, ikisi de rahat bir nefes alabilmişlerdi.

geriye ise başka bir konu kalıyordu; San'ın Mingi'yi ekip sorumluluğu ona yıkması. kendi koltuğundan kalkan genç cerrah ayaklarını yere sürerek Mingi'nin masasının önündeki beyaz deri koltuğa attı kendini. iç geçirerek arkadaşına bakıyordu San. Mingi ise onu kırmak istemediğinden bakışlarını elindeki telefonuna çevirmeyi yeğleşmişti. fakat buna rağmen kendini arkadaşına açıklamak için konuşmaya başladı San.

"Minmin, biliyorum bu ameliyat için o kadar ısrar ettim ben sana ama gerçekten gelemedim üstelik bak ertelemeyi de başardık Sunoo da iyi. hem Yeosang sayesinde Jongho, Sunoo'ya zarar verenin kim olduğunu bula-"

fakat sözünü kesecek kadar sinirli bir Mingi beklemiyordu San.

"ciddi misin sen? gerçekten ameliyatın ertelenmesine, Yeosang'ın o adamlardan duyduğu dedikodular sayesinde Jongho'nun bakışlarını üzerimizden çekmesine mi sevineyim San?"

arkadaşının gözlerinde hayal kırıklığını öyle net bir şekilde okuyabiliyordu ki San. dışarıdan bakan biri belki anlamazdı olayın neden bu kadar büyüdüğünü fakat bilen San yutkunarak sustu.

"San, bu ameliyata girmek istemedim buna rağmen sen beni ikna ettin bir çocuğun hayatı için. fakat şimdi gelmiş, beni tek başıma bıraktıktan sonra resmen 'ama bir şey olmadı' der gibisin. San ameliyata gelmemeni bir yana koydum, bir çocuğun hayatı söz konusu ya burada!"

Mingi'nin haklı sitemi San'ı mahcup etmişti, fakat birden odaya dalan bir Bay Park'ı kimse beklemiyordu. Bay Park, hastanenin sahibi ve yönetim kurulu başkanı oluyordu, ve o buralara pek de uğramaz, hastaneye adım bile atmazdı. Mingi ve San küslüğü bir yana bırakarak birbirlerine bakarken adam korkuyla konuştu.

"Choi, Song, bakan bize dava açmış.."

-

"Wooyoung hukuk fakültesinden ben de mezun oldum ama hayatımda kimsenin bu anayasa dersinde bu kadar zorlandığını görmedim."

Wooyoung arkadaşına köpek yavrusu bakışlarını atmış, ardından bir kedi misali başını koluna sürterek mızmızlanan ufak çocuk haline dönmüştü.

"ama Hongjoong bütün derslerim çok iyi sadece bu dersi asla yapamıyorum ne olur bana yardım et!"

iç çeken avukat fakülteyi hala bitiremeyen arkadaşına başını sallayarak araladı önündeki kitabı. Wooyoung da ciddi öğrenci moduna dönerken Hongjoong'un anlattığı yerlerin bazılarını önündeki kağıda hızla nit ediyordu. fakat bir anda eline konan el ile duraksadı.

slut! woosanWhere stories live. Discover now