The Twins Scarlet Witch

7

Terasın köşesine geçip yere oturduktan sonra konuşmalarına devam etmişlerdi, ikiside zamanın ne kadar hızlı geçtiğini anlamamış ve güneş doğmuştu. Kadın gözüne vuran güneş ışınlarıyla gözünü kıstığında elini yüzüne siper ederken konuşmaya başladı.

"Güneşli havalardan nefret ederim."
"Çözümü basit."

Thor konuştuktan sonra gözleri maviye döndüğünde güneş yerini karanlık bulutlara bırakmıştı, hafif yağmur başlayınca kadın gülümsedi.

"İşte bu daha iyi."
"Neden Zeus'la birlikteydin?"

Thor'un sorusu üzerine kadının bakışları ona doğru döndüğünde anlatmaya başladı.

"Scarlet Witch doğmadı, benim annem ya da babam yok beni cadılar yarattı. Zeus cadıların beni kötüye kullanacağını düşünerek yanına aldı, tabii tanrılar konseyinin izni dahilinde."
"Zeus seni saklamakta baya ısrarcıydı, sana değer veriyor olmalı."

Thor'un dediğine kadın güldü.

"Hayır dediğim gibi sevgi saçmalık, ben kimseye değer vermem ve bana değer vermelerine izin vermem."
"O nasıl oluyormuş?"
"Oldukça basit, kişinin sınırlarını zorlayıp ona zarar verecek şeyler yaparak."

Thor bakışlarını gökyüzüne çevirirken konuştu.

"Oldukça karamsarsın."
"Ben yok ediciyim, iyi düşecek halim yok ya."

Kadın konuşunca Thor ona cevap vermeyip gökyüzünü izlemeye devam etti, kadın diğerlerinin kalkmış olduğunu görünce yavaşça ayağa kalktı.

"Uyandılar."

Elini Thor'a uzattığında adam onun elini tuttu, ağrılığını kadına vermeden ayağa kalkacaktı ki kadın hızla onu çekti. Adam ayağa kalktığında birlikte içeriye girdiklerinde herkesin bakışları onlara döndüğünde Strange konuşmaya başladı.

"Bahsettiğin yere gidip Agatha'yı bulalım sonrada Wanda'yı bulmalıyız."
"Bir portal uzakta."

Kadın konuşunca Maria portalı açmıştı, portaldan geçtiklerinde kadın etrafa bakınırken Valkyrie konuşmaya başladı.

"Yalnız değiliz."

Kasabanın meydanına geldiklerinde çıkan ajanlarla herkes durmuştu, içlerinden biri konuşmaya başladı.

"Kasabaya giriş yasak."

Kadın ellerini havaya kaldırınca ajanlar çekildiğinde kendini çokta yüksek olmayacak şekilde havaya kaldırdıktan sonra karşıdaki binaya uçtu, Strange derin nefes alırken oraya portal açtığında Valkyrie portaldan geçerken konuşmaya başladı.

"Bu kadar tembellik olmamalı."

Maria ona gülerken geçtiği portal ardından kapanmıştı, salona geçtiklerinde kadının masanın üzerinde yatan ve üzeri örtülü cesede baktığını gördüler. Maria ve Valkyrie bakışlarını başka tarafa çevirirken Strange ve Thor kadının yanına ilerledi, kadın örtüyü kaldıracakken Thor onun titreyen elini yavaşça tuttu.

"Bırak ben yapayım."

Kadın tepki vermeyince Thor yavaşça örtüyü açtı, gördükleri tanıdık yüzle Strange sıkıca gözlerini kapatırken kadın titreyen elini Wanda'nın yüzüne dokundurdu.

"Bunun imkanı yok, Scarlet Witch ölemez."

Maria konuşunca kadın hızla ellerini iki yana açtığında evin çatısı parçalara ayrılmıştı, kendisi havalanırken Wanda'nın bedenide onunla birlikte havalanmıştı. Diana yerdeki Agatha'yı gördüğünde Wanda'nın bedeni yok olurken hızla yere indi.

"Bende senin gelmeni bekliyordum."

Agatha konuşunca kadın kafasını hafifçe sağa doğru eğip dikkatle Agatha'ya baktı.

"Onu mezarlıktan aldım."
"Ona düzgün bir şekilde yardımcı olsaydın bunlar olmazdı."
"Elimden geleni yaptım."

Kadın kollarını yarım bir şekilde havaya kaldırdığında ellerinde oluşan küreleri avucunun içinde tuttu.

"Güçlerini çalmaya çalışıp öldürmek isteyerek mi?"
"O kontrol edemeyecekti!"

Agatha konuşunca kadın ellerindeki güçleri ona doğru fırlattığında Agatha bir kaç adım geriye savrulmuştu, kadın ellerinde oluşturduğu enerji kürelerini ardı ardına Agatha'ya fırlatırken Agatha'da ona fırlatınca onun gücünü emdi.

"O zaman onu sen korusaydın."

Agatha'nın sesini duyduğunda kasabanın üzerinden geçen jetle durdu, etrafları askerlerle sarılınca diğerleri geldiğinde Strange konuşmaya başladı.

"Karşı koyma, Wanda'yı aldık şimdide gidelim. Agatha'yla sonra ilgilenirsin."

Agatha ortadan kaybolurken askerlerin lazerleri kadının üzerine döndüğünde Maria bağırmaya başladı.

"Gitmemiz gerekiyor!"
"Korkuyor musunuz?"

Kadın konuşunca askerlerden biri bağırmaya başladı.

"Ellerini havaya kaldır!"
"Diana gidelim."

Thor'un sesini duysada kadın ona bakmadı.

"Bu son uyarı, ellerini havaya kaldır."

Kadının güçlerini kullanacağını anlayan Strange onun hemen altına portal açtığında kadın portalın içine düştüğünde portal kapanırken Maria yeni portal açtı.

"Gidelim."

Hepsi portaldan geçtiğinde bakışları koltukta oturan kadına döndü, kadının bakışları anında Strange'i bulurken sinirle konuşmaya başladı.

"İnandığın tanrıya dua et Wanda için gereklisin."
"Ben ateistim, hazır olduğunda çekinme."

Kadının sinir dolu bakışları yerini alaylı bakışları bırakırken ortadaki masanın üzerinde Wanda'nın bedeni belirmişti, Jane korkuyla Thor'a yaklaşırken Valkyrie konuşmaya başladı.

"Ne yapacağız? O ölü."

Kimse cevap vermezken Diana ve Strange yavaşça bedene doğru yaklaştığında Strange konuşmaya başladı.

"Onun bedeni olduğuna emin miyiz? Yeni bir illüzyon olabilir."

Kadın elini Wanda'nın bedeninde gezdirdikten sonra konuşmaya başladı.

"Başka seçenek varmış gibi mi duruyor?"

Kadın ellerini iki yana yarım şekilde açtıktan sonra dudaklarını oynatarak büyü yaptığında Wanda'nın bedeni sandıkları şey kül olmuştu, kadın alayla güldükten sonra Strange'e doğru döndü.

"Sahte."
"Ne yapacağız?"

Maria konuştuğunda kadın sinirle Strange'in üzerine doğru yürümeye başladı.

"Orada işime burnunu sokmasaydın Agatha ölmüş, Wanda'yı da bulmuş olurduk."

Burun buruna geldiklerinde Strange konuşmaya başladı.

"Senin aksine masumları öldürmüyoruz o yüzden izin veremezdim."

Kadın alayla gülerken kurmuş dudaklarını yalayıp Strange'i can alıcı noktadan vurdu.

"Öyle mi? Wanda büyücülerinizi öldürürken neden kaçıyordun?"
"Kaçmadım."

Strange konuşunca kadın bakışlarını adamın yüzünde dolandırdı.

"Size daha öncede söylemiştim."

Strange'le göz teması kurduktan sonra sinirle konuşmasına devam etti.

"Beni hikayenizin kötü karekteri yapmayın."