ep²

32 9 24
                                    


"ev güzelmiş ama sen böyle kimse bile olmayan yerde yaşayabileceğine inanıyor musun?"

balkondan dışarıya bakan jaehyun'u dürterek kendisine bakmasını sağladı. eliyle arkasını gösterdiğinde parmakları elbisesinin askısını kolayca bağladı. omzuna bir öpücük verdiğinde arkasını döndü bella.

"en hayran olduğum şey sanırım fazla kibar olman"

jaehyun gülümsediğinde ceketini giymiş ve göz kırpmıştı.

"kim demiş yalnız olduğumu baksana yan komşum var hazırsanız gidiyoruz bella hanım"

uzatılan büyük ele, narin elini koyan bella yüzündeki anlamsız gülümsemeyle beraber jaehyun'un bir şeyler çevirdiğine emindi.

lllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllll

"sevgilim kapı çalıyor bakar mısın"

taeyong üzerini örtüp örtmemek arasında kalıp giderken kargonun geldiğini aklına getirerek sorun etmedi ve kapıya hızla yaklaştı.

"selam! yeni komşunuz olmak nasıl bir his olduğunu merak etmek için geldik"

konuşan dünyaları kıskandıracak güzellikte olan bella, fazla samimi davranıyor ve bundan gayet memnun duyuyordu.

taeyong ne olduğunu anlamadan bella içeri geçti. kapıda dikilmiş kendisine dikkatle bakan bedeni fark ettiğinde öksürerek gözlerini kaçırdı. iyi akşamlar, jaehyun gülümseyerek içeri girdi.

içeride hep beraber dururlarken doyoung seslenerek içeri girdi.

"kimmiş sevgilim"

"merhaba yan tarafa yeni taşındım ve tanışmamız gerektiğini düşündüm, iyi komşu olacağımızdan eminim"

doyoung gülümseyerek uzatılan eli sıktı ve memnun olduğunu dile getirdi. mutfakta kalan kahveleri getirmeye gittiğinde taeyong da arkasından geldi.

mutfak oturma odasının neredeyse içerisinde olduğu için ne yapıldığı belli oluyordu. taeyong yardım gerekip gerekmediğini tekrarlıyor ve aldığı cevap sadece bir öpücük oluyordu.

tezgaha yasladığı bedeni öperek geri çekilirken jaehyun tarafından izlenildiğinden habersizdi doyoung. kahveleri getirmiş ve hep beraber oturmuşlardı.

"ben taeyong memnun oldum"

"ben de bella aslında Isabella fakat bella daha çok hoşuma gidiyor memnun oldum"

taeyong utangaçlıkla gülümserken doyoung kendini tanıtmış ve direk iş hakkında konuşmaya başlamışlardı.

jaehyun her ne kadar karşısındaki adamı hem kıskanıp hem dinlesede karşısında üzeri açık bir şekilde duran taeyong aklını bulandırıyordu.

taeyong üzerindeki gözlerden habersiz bella ile muhabbeti koyulaştırmış kahvelerini içiyorlardı.

"peki sen ne iş yapıyorsun taeyong?"

"sokak dansçısıyım ara sırada özel programlara katılıyorum"

jaehyun utangaçlıkla gözlerini kaçıran, dudaklarını ısıran, elleriyle oynayan taeyong'a o kadar takılmıştı ki duyulan sesler bir zamanlığına yok olmuştu.

"jaehyun?"

bella cevap ister gibi bakmıştı, onun haricinde tüm gözler kendisindeydi.

"hafta sonu bir akşam yemeği yapalım diyoruz, nasıl fikir"

"çok güzel kesinlikle yapalım"

doyoung arada sırada taeyong'un elini elinin içine hapsediyor, çıplak bacaklarıyla oynuyor, dağılan saçlarıyla oynuyordu.

jaehyun gözünün önünde gerçekleşen olayları atlatmak zorunda olduğunu biliyordu yoksa adamın üstüne çullanabilirdi.

"pekii sizin ilişkiniz ne kadardır devam ediyor?"

doyoung sorulan soruyla gülümsedi.

"4 yılı ardımızda bırakacağız cumartesi gecesi"

dudaklarını birleştirdiğinde kısa bir öpücükle geri çekildi ve alkış sesi duydu. bella alkışlıyor ve jaehyun taeyong'un ne tepki verdiğine nasıl göründüğüne bakıyordu.

taeyong güldüğünde doyoung'a sarılmış ve bir öpücük de o bırakmıştı.

"sevgilime her ne kadar teşekkür etsem de az, ona birçok şey borçluyum"

doyoung onu kendine daha çok yaklaştırmış ve alnından öpmüştü.

"çifte kumrulara bak sen, ne kadar yakışıyorsunuz değil mi jaehyun?"

menajerinin aradığını söyleyerek oturduğu yerden kalkan jaehyun gözlerini devirerek, yapacak çok işi olduğunu söyledi.

onları gülümsemeyle uğrayan doyoung'u siklemeyip, çapkınca gülen taeyong'u aklından çıkaramamış aklına kazımıştı.

bella'nın elinden tutup hızlıca çıkmışlar eve doğru yol almışlardı. eve girer girmez bella'ya yapışmış ve yatak odasına doğru yol almıştı.

adını öğrendiği erkeğin, hiçbir şeyini unutmanın mümkün olmadığını bildiği gibi şimdi bella'yı kullanarak onu hayal ediyordu.

garip bir duyguydu fakat bunu istemeden yapıyordu, bilerek olsa dahi onu isterdi.

garip bir duyguydu fakat bunu istemeden yapıyordu, bilerek olsa dahi onu isterdi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
opposite of beauty | jaeyong Where stories live. Discover now