0.2

477 77 68
                                    

Omege girls yb gelmiş

☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆

Felix Jisung'a seslendi "Günaydın Jisung!"

Evet Felix onun yakın arkadaşım belki ona anlatmalıydı ama anlatırsa benim kal diye tutturacaktı Felix, ailesi ile yaşadığı için ona asla yük olamazdım diye düşündü Jisung. Kendi naciz bedenini zor taşırken başkalarından da yardım isteyemeyecek kadar bitkindi.

Her zaman ki gibi içindekileri yansıtmadan sanki mutluymuş gibi sevinçle Felix'e bağırdı. Her zaman yaptığı gibi, bu hayatta yapabildiği tek şey rol yapmaktı.

"Günaydın Felix!"

Bunu dediğinde içimde Felix'e sarılma isteği oluştu. Ne de olsa o kendisini yargılamaz diyerek sarıldı. Dalin kokuyordu melek yüzlü çocuk.

"Nasılız bu gün Jisung bey"

Bu sorulara hiçbir zaman gerçek cevabı vermedi. Gerçek cevabı vermeyecekti de.

"İyiyim, sen?"

"İyi sayılır"

"Hep iyi ol" dedi gülümseyerek. Bu çocuğun pozitif enerjisine hayran olmalı.

"Sendeee"

Aradan zaman geçti Jeongin ve Seungmin geldi. (Evet maknea line yaptım)

İlk ders Matematik yine hoca deneme gibi birşey yapıyordu. Tüm soruları cevapladı aslında ama kendinden emin olamıyordu. Travmaları hiç bir şekilde onun peşini bırakmıyordu. Ama hocaya ilk kağıdı o götürdü.

Her zaman bir yanlış ile hallederkem bu sefer 10da 10 mu yapmış?

Hoca elini yumruk yaptı Jisungla yumruklarımızı tokuşturdular

"Aferin lan sana. Tabi Minho hocanın öğrencileri olunca bu zeka otomatik olarak geliyor"

"Jisung oğlum sen şu sırayı kontrol et" dedi bana oturduğum sırayı göstererek.

Seungmin hiç durur mu Jisunga soru sormaya başladı. Aslında bu yasaktı ama ne de olsa Seungmine kopya veriyordular hakediyordu çocuk.

Sonra kağıtları kontrol etti Jisung ders bitti ve doğal olarak acıktı. Kantinden bir sandviç alsa güzel olur diye düşündü. Zaten onun tayfası da kantine gidiyordu.

Aşağı kata inerken birde kimi gördü. Hyunjin'i! Yanına geldiğinde 6 kişi tamamlamdılar.


Ensesine bir tane yapıştırıp sordu Jisung
"Napıyon lan"

"Enseme vurmasaydın iyidi aslında"

"Hahaha şakacı seni hadi kantine gidiyoruz"

Sonuda kantine geldiler

Jisung bir Siktir çekti, cüzdanı nerdeydi?

"Çocuklar siz durun ben parayı almayı unutmuşum galiba"

Hyunjin'in içinden "mal" diye geçirdiğine eminim

Sınıfa gitti ama bu cüzdan yoktu.

İçinde tüm birikimimi olan cüzdan.

Şimdi sıçtım diye geçirdi içinden.

Ama yanına aldığına da emindi Jisung.

Onu bunu bıraktın sınıftakiler neden bu kadar şüpheli davranıyorlar?

─────────────────

Umutsuzca çocukların yanına gitti. Jeongin anlamış olacak ki bir teklifte bulundu.

"Jisung paranı bulamadıysam ben sana alabilirim."

"Çok teşekkür ederim ama benim yanımda az para yoktu."

Jeongin anlamaya çalışarak gülümsedi

"Bir sorun olduğunda bize anlatabileceğini biliyorsun değil mi, sen hep beni dinliyorsun ama senin de bir süre sonra içini dökmen gerekir. "

"Beni anlamaya çalıştığın için teşekkür ederim, belki sonra anlatırım."

Aslında çok güzel bir teklifti ve Jeongin haklıydı ama Jisung yapamazdı. Böyle bir duruma kendisi bile açıklık veremedem Jeonginin omzuna yük olmak istemezdi

"Jisung, bu sandiviçten istiyordun değil mi?"

Jisung Jeonginden gelen ses ile daldığını fark etti ve hızlıca ona evet anlamında kafasını salladı

Evet, bu para olayını çözebilecek en iyi kişi sınıf öğretmeni aynı zamanda arkadaşının sevgilisinin arkadaşıydı ve aynı zamanda hoşlandığı adamdı.

Daha önce tanıştığı için onunla az da olsa samimiyeti vardı. Bu olayı en iyi o çözebilirdi, değil mi?

Yaralarını ben sararım, MinsungWhere stories live. Discover now