Evlensene benimle☆

392 22 0
                                    

Bugün gerçekten de Asel evlatlıktan reddedilmişti.Ben korkutmak için söylediğini düşünmüş olsamda düşüncemin aksine gerçekleştirmişlerdi.

Asel'in onlarla tek kelime bile konuşmayacağını söylemişti ancak çıkmadan önce babası olacak o adama 'O kadın seni Ahmet abiyle aldatıyor' demeyi ihmal etmemişti.İkisininde yüzü değişmiş hemen ardından kadın yalvarmaya başlamıştı.

Asel bununla mutlu olmuştu.Normalde başka biri yapsa deli olduğunu düşünürdüm ama Asel'in bunu yapması için çokça nedeni vardı.Haklı olduğundan sesimi bile çıkarmadım.

Asel'in yanında beni gördüklerinde ikiside tiksinir gibi bakmayı ihmal etmedi.Hatta annesi olacak o kadın Asel içeriye gidip imza attığı sırada bana yaklaşıp 'Asel sevmek nedir bilmez,iki güne seni başkasıyla aldatır.' demişti.Bense sadece yüzüne gülümsedim.

Tabikide Asel'in bundan haberi yoktu.Zaten onları sevmiyorken iyice kin beslemesini istemediğim için söylememe kararı aldım.Bu benimle ölene kadar kalacaktı.

Şimdi ise Asel'le noterden çıktık,sahilde yürüyüş yapıyoruz.Yürüyüş yapmaktan nefret eden biri olarak o isteyince dayanamayıp hemen kabul etmiştim.

Sağ kolum omzunda,öylece düşünmeden yürüyorduk.Bugün deniz bir hayli durgundu.Martılar hiç ses çıkarmıyordu.Sanki Asel üzülmüşte dünyadaki herşey ona uymuş gibiydi.

Sağ kolumu çekip Asel'i durdurdum.Bankı işaret ettim.
"Biraz oturalım mı aşkım?" dediğimde başıyla onaylayıp banka yöneldi.İkimizde oturduk.

"Şimdi sana birşey söyleyeceğim."Gerginlikten ellerimle oynamaya başladım.
"Söyle ama ellerine zarar vermeden." diyip ellerimi tutup ayırdı.
"Neye stres yaptın?"Beni gerçekten çok iyi tanıyordu.

"Asel."
"Hı?"
"Evlensene benimle." diyip ellerimi salladım.
"Oh be."

Asel bir süre boş boş yüzüme baktı.Anlamaya çalıştı.Sonra da sesli bir şekilde kahkaha atmaya başladı.Sağ eliyle ağzını kapamaya çalıştı.

"Bu komikti bak."
"İyi de ben şaka yapmadımki?" dediğimde ciddi yüz ifademi fark etti.Kendiside yeniden ciddileşti.

"Nasıl yani?"
"Yanisi şu şekilde..."Cebimden bir yüzük çıkardım.Tabiki tektaş gibi birşey değildi ama üzerinde yıldız desenleri olan çok güzel ve zarif bir yüzüktü.Parıl parıl parıldıyordu.

"On sekizimizi doldurduk.Okullarımızı bitirdik.Gel beraber Belçika'ya taşınalım.Oraya yerleşip,herkesten uzak bir hayat kuralım.Evlenelim..." dediğimde inanamaz gibi şaşkın gözlerle bana bakakaldı.

"Ciddi misin sen?" diyiverdi.
"Hemde çok ciddiyim.Tamam dersen bir sonraki hafta gidiyoruz."Herşeyi çoktan ayarlamıştım.O gelmese bile ben gidip aşk acısı çekmeye de razıydım.

"E-evet yani...Tabikide kabul ederim!" dediğinde gülümsedim.
"Oh bee sonunda!"Sol elini tutup yüzüğü, yüzük parmağına taktım.

Yanaklarıma arka arkaya öpücükler kondurdu.Kollarını bana doladı.Öylesine sıkı sarılmıştı ki nefesini kesebilirdi.

"Seni herşeyden çok seviyorum!"

Ay Çöreği(g×g) Where stories live. Discover now