32-bölüm~

3.3K 280 73
                                    

İyi okumalar🏴

Taehyungdan

Şuan 1 yıldan fazla süredir bulunmadığım yerdeydim,eski evimin eskiden odam olan yerinde

Şuan burası kardeşimin giysi odası olmuştu,hiç şaşırmadım doğrusu gitmemin onlara rahatlık sağladığı belliydi

Odanın perdesini çekip dışarıyı izlemeye başladım,değişen tek şey zamandı,hala aynı yerde güvercinler oturuyor,ağaçlar dallarını sarkıyor ve gök yüzünü bulutlar kaplıyordu

Zaman hızlı akıp gidiyordu ama yaralarımız çok geç iyileşiyordu,kırılan kalpler tekrar onarılamıyor,yıkılan umutlar tekrar kurulamıyordu

Hayat adaletsizdi,kimsi güzel bir hayatta doğup öyle yaşayıp ölüyor kimisi ise kötü hallerde yaşayıp iyi biri olamadığı için suçlanıyor

Cenazeden dönmüştük,zaten ben sona yakın gelip erken gitmiştim,tek bir kişinin bile yüzünde hüzün yoktu kimse bay Kim için göz yaşı dökmemişti,baş sağlığı dilekleri bile hepsi sahteydi

Benim babam öyle bir insandi ki öldüğünde öz çocukları bile üzülmemişti,eşi arkadaşları kimse üzülmemişti,sevinenler bile vardı

Bir yandan buruk hissediyordum,hayır onu özlemiyordum sadece yaşattıklarını yaşamadan gitmesi ağırıma gidiyordu

En çok zararı hep bana verirdi,kardeşime dokunmadı çünkü onu annem korurdu ki o onu zaten severdi benim ise kimsem yoktu

Yapayalnızdım

Okulun ilk günü kimse benim fotoğrafımı çekmedi,iyi notlarım için aferin demedi,birisi bana kötü davranırken kimse korumadı,Hayallerimi desteklemedi,annem bana hiç masal anlatmadı,babamla hiç futbol maçına gitmedim,saçımı okşamadı kimse bir kere bile seni seviyorum kelimelerini duymadım

Sekizinci sınıfta şuanki arkadaşlarımla tanışmam tamamen şansımdı,Hoseok o sürede 11 Jimin ise onuncu sınıftaydı,Namjoonla sonradan tanışmıştım

Hepsi benden önce Seule taşındığında tamamen yapayalnız kalmıştım tek mutluluğum telefondan konuşmamızdı

Güneş batmak üzereyken gökyüzünü arkasından kızıla boyamıştı,birazdan yola çıkacaktım ama önce uğramam gereken bir yer vardı,bu saatde taksi bulmak pek kolay olmayacaktı ama olsun burada kalmak içimden gelmiyordu

Aşağıya indiğimde annemle kardeşimin gülerek konuştuğunu gördüm,gerçekten onun ölümü kimsenin umrumda bile değildi yanlarına gittim

"Ben gidiyorum"

"nereye"

"Evime"

"Salak misin? Kal burada yarın gidersin"

"olmaz"

"neden?"

"öyle istiyorum"

"Hyung bu saate seni kimse başka şehire götürmez bunun için 1 gün önceden sipariş yapman lazım"

"Yolda manyağın birinin oğlumu öldürmesini istemiyorum kal burada"

"Oğlum mu?"

"evet"

"peki"

"Kalacak misin?"

"Başka çarem mi var,otellere uğraşmak istemiyorum"

Dönüp kapıya doğru ilerledim

"Nereye?"

"bir kaç saate dönerim"

account /taekookWhere stories live. Discover now