Numaralı Aşk

Vialand Gezisi

Şuan dilimi yutmuştum. Deyimin tam anlamıyla dilimi yutmuştum, konuşamıyordum. O Kaya'ya dik dik bakıyordu sanki bir şey diyecekti ama ne diyeceğini bilemiyordu. Benim de ondan çok bir farkım yoktu, bu yüzden şaşkın şaşkın onu izlemeye devam ettim. Derin olan bitene anlam veremiyordu. Bu nedenle başlangıçta önündekine de biraz saydırdı. Ancak geç olsa da jeton düştü ve bana baktığı zaman ne olduğunu kavrayabildi. Ardından olan biteni izlemeye başladı. Ben de merakla izliyordum ki yakışıklım bana geri döndü ve dedi ki:

--İyi misin?(12)

Ben daha olayın şokunu atlatamamıştım bu yüzden şaşkınlıkla bakmaya devam ettim ve sadece başım ile onaylarcasına sallamakla yetindim.

-- Hey! Dilini mi yuttun?(12)Bunları söylerken sırıtıyordu.

--Ha? Yok yani şey hayır ben yutmadım.(17)Bu konuşmama güldü.

Yahu bu ne biçim bir konuşmadır. İki heceyi yan yana getiremedim üstelik heyecandan bildiğin kekelemiştim. Üstüne üstlük buna gülmüştü. Bu da yetmezlik gibi kulaklarıma kadar kıpkırmızı olmuştum . Beni görmemesi için Derin'e döndüm ama o da aynı şekil de bana gülümsüyordu .Ve dudaklarını oynatarak bana bir şey dedi ki, ''Seninle ilgileniyor''. Şok olmuştum ve bu şok nedeniyle sadece dudaklarımı oynatmak yerine diyeceğim şey ağzımdan kaçtı.

--Ya, Derin!!Kes sesini!(17)

Bunu söylemem ile tüm gözler bana geri döndü. Neyse ki Derin olaya müdahale etti ki nedenini sormadılar. 12 bundan sonra Kaya'yı da alıp yürümeye başladı. Tam o sırada 12'nin arkadaşının geri döndü ve anladığım kadarıyla Derin'e iyi olup olmadığını sordu. Ve cevabını aldıktan sonra gitti. Ben de Derinden aşağı kalır mıyım tabii ki hayır ben de bana yaptığının aynısını ona yaptım. Fakat Derin benim kadar sakin kalmamıştı ve gözlerinden ateş çıkıyordu. Eğer bunca yıllık arkadaşımı tanıyorsam ki tanıyorum bu yüzden hemen buradan topuklamak istedim yoksa arkadaşım ağzıma edecekti.

--Seni öldüreceğim IŞIL KAÇMA!!(derin)

Her ne kadar kaçma dese de ben kaçmıştım uzun bir kovalamanın ardından yorulmuştum. Bu yüzden tam durmuştum ki keşke durmasaymışım arkadan bana yapıştı. Ve ben bu ani hareketini beklemediğim için ağzımdan ufak bir çığlık kaçtı.

--Kızım deli misin, ne bağırıyorsun!!?!(Derin)

--Ağzımdan kaçtı(17)

--İyi ki ağzından kaçtı yoksa ne olurdu kim bilir.(Derin)

--Peki, sen niye ortalık yerde ismimle sesleniyorsun bana!!?!(17)

--Üzgünüm benim hatam ama neyse ki onlar uzaktaydı.(Derin)

Harbi biz bayağı bir uzaklaşmıştık. Sonucu merak ettiğim için konuyu uzatmadım ve Derin'in koluna girip yürümeye başladım ki ders zili çaldı.. onların bedeni bizim ise matematik uygulamaları dersiydi. Ona son kez bakmak için arkamı döndüm ki o da ,Kaya adlı beyinsiz ile uğraşıyordu. Beni görünce gülümsedi ve el salladı. Tabi ben de ona el salladım. Son 15 dakika kalmıştı dersin bitmesine ve hocası yeni gelmişti ve bize elindeki izin belgelerini dağıtıyordu.

--Bunları en Geç Pazartesi getirin çocuklar!!(Hoca)

Bunlar gezi kağıtlarıydı hatta ve hatta Vialand gezisi içindi. Haftaya salı günüydü gezi ve 300 TL idi. Ve en önemlisi sadece 11. ve 12. sınıflar için kısacası o bizden küçükler gelmiyorlardı. Yani o da olacaktı. Umarım tabi! Ya gitmezse o gün onu hiç göremeyecek olurdum ve bu benim en son ki isteğim bile olamazdı. Umarım gelir! Ders bitmişti. Çantamı toplayıp çıktım sınıftan o da arkadaşı ile birlikte yanımdan inmeye başladı. Beni fark edince ;