JUSTİN BİEBER HİKAYELERİ

DEMİ LOVATO'NUN DOGUM GÜNÜ♥♥

Casidy

''Justin kalkmalıyım.''dedim dudaklarımı dudaklarından ayırabildiğim kısa süre içerisinde. Ellerini belime biraz daha doladı ve öpmeye devam etti.

''Justin, gerçekten. Geç kalıcaz. İki saattir oyalanıyoruz zaten!'' dedim ve güldüm. Ellerini aşağıya doğru indirdi ve beline doladığım bacaklarımı okşadı. Tekrar yaklaştığında elimi dudaklarına götürüp sus işareti yaptım ve kafamı yavaşça sağa doğru yatırarak camdan dışarı baktım. Kaşlarımı çatarak tekrar kafamı yastığa bıraktım.

''Ne oldu Cas?''dedi şaşırmış bir şekilde bakarken.

''Bir ses duyduğumu sandım.''

''Eminim önemli bir şey değildir'' dedi ve tekrar öpmeye başladı. Elimi ensesine götürdüm ve saçlarının bittiği yeri gıdıkladım. Hemen gıdıklandı ve üzerimden çekildi. Gülümseyerek doğruldum ve Justin'in karnının üstüne çıktım.

''Şimdi... Ben gidip giyiniyorum ve yarım saat içinde yola çıkıyorum. Sen ne istiyorsan onu yapabilirsin''dedikten sonra burnuna bir öpücük vermek için eğildim.O'da eğildiğimde belimden tutarak beni kendine bastırdı ve dudaklarını öpmemi sağladı.

''Hadi ama Cas, gerçekten o röpörtaja gitmek istiyor musun?''

''Evet''

''Peki biraz geç kalsak olmaz mı?''dedi ve dudaklarını büzdü.

''Hayır Justin. Zaten geç kaldık''dedim ve kalktım.

Elbise odama doğru giderken bağırdım; ''Bence sende giyinsen iyi olur, yarım saat konusunda çok ciddiyim!''

----------------------------------------------

''Bildiğiniz gibi Bilboard Müzik Ödüllerinde Casidy'e yaptığınız sürpriz herkesi büyüledi. Peki daha yeni yazılmış bir şarkıyı nasıl oluyorda biliyordunuz?''dedi şirin ve iyi giyimli, yaklaşık bir saattir tarafından soru yağmuruna tutulduğumuz kadın.

''Ahh güzel soru, bunu bende bilmiyordum''dedim ve Justin'e döndüm. Justin elini belime doladı ve konuşmaya başladı.

''Törenden yaklaşık 2 saat önceydi sanırım. Prova için salona gelmiştim. Tam o sırada Casidy'i kapıdan çıkarken gördüm ve arkasından gitmeye başladığım sırada, ben geldiğimde oturmakta olduğu yerde bir kağıt gördüm. Açıp okuyuncada bunun şarkı sözleri olduğunu anladım. O ilk kıtaları söyleyince, ben aynı melodiyle diğer yerleri söyledim''dedi.

Gerçektende mantıklıydı...

''Akıllıca bir yöntemmiş. Peki Bayan Casidy, dün dışarı çıktığınızda çekilen fotoğraflarınızda bileklerinizdeki kesikler dikkatleri çekti. Bununla ilgili söylemek istediğiniz bir şey var mı?'' sorusu üzerine biraz durdum. Dün hiç gazeteciyi , hatta kamerayı bile görmemiştim..

Justin yavaşça kulağıma eğildi ve sessiz bir şekilde; ''Cevap vermek zorunda değilsin'' dedi. Kafamı tekrar kaldırıp kadının suratına baktım. Bundan sonra korkmak yoktu...

''Justin, gittiğinde.. Gerçektende büyük bir bunalıma girdim. Yaklaşık bir ay boyunca psikiyatriste gittim. Hergün durmadan Justin'i arıyordum. Bileğimi kesmem bir intihar girişimi değildi, ölmek istedim evet bu doğruydu ama bileğimi kesmek sanki acımı dindiriyordu. Ya da başka bir açıdan bakarsak, bir süreliğine başka bir acıya odaklanmış oluyordum.'' dedim ve derin bir nefes aldım. Justin başımı öptü ve bana biraz daha sarıldı...

----------------------------------

''Biraz daha gülümseyin bayan Casidy''dedi Carmen. Bende Justin'in kucağında tekrar doğruldum ve elimi havaya kaldırıp biraz geriye doğru yatarak biraz daha gülümsedim. Carmen'in isteği üzerine sağ ayağımına biraz kaldırdım ve en sonunda son fotoğrafıda çekti. Justin beni tutan kollarını gevşetti ve beni yere bıraktı. Yanağına bir öpücük kondurdum ve Carmen'in yanına gittim.