4.Bölüm: Ev Sahibi Misafir

96 51 245
                                    


Hepinize merhabaaa.

Ay Işığı adlı kitabımızın 4. Bölümüyle karşınızdayım. Eminim bu bölümü çok seveceksiniz.

Ben çok keyifle yazdım, sizin de okurken keyif alacağınıza eminim.

(bu arada laptop'un lisansi dolmus. bu yuzden word den yazamiyorum.  tek tip yazacagim galiba artik AWSRXTDFCYGVUHBIJNOKMPLLMŞKNJBHVUGCY)

Bölüm şarkılarımız:

-Sen Ağlama

-Daha Mutlu Olamam

(alakalarina laf etmeyin lutfen)

Hani böyle çok mutlu olursunuz da, ne diyeceğinizi bilemez halde olursunuz ya. İşte ben şuan tam o haldeydim.

Onur; karşımda elindeki gülü uzatmış gülümseyerek bana bakıyordu. Ben ise yüzü yine yanan Domates Kız'a dönmüştüm. Hissediyordum. Yaklaşık yarım dakika geçmişti ama ben hala almamıştım. Onur biraz gülümsemesi sönmüş bir şekilde

"Eee şey... sevmiyorsun galiba. Yoksa alerjin mi var? Ya da beğenmedin mi?" yüzü asılmıştı ve ben de onu böyle hissettirdiğim için üzülmüştüm. Gülleri çok severdim. Hemen toparladım.

"Hayır, hayır, hayır! Gülleri çok severim. Ve bunu da çok sevdim. Sadece çok şaşırdım ve...mutlu oldum. Teşekkür ederim, gerçekten... Uzun zamandır bu kadar mutlu olmamıştım:)"

Yüzü tekrar gülmeye başlamıştı. Bu beni de gülümsetmişti. Elindeki çiçeği tekrar uzattı.

"O zaman bu çiçeği kabul ettin sayıyorum, Domates Kız."

Yüzüm yanmaya devam ederken elindeki çiçeği aldım ve gülümsedim.

...

Yaklaşık 5 dakika konuşmadan etrafı izlemiştik.

Ailesiyle gezen çocuklar dikkatimi çekmişti hep. Çok mutluydular. Belki bazılarının gerçek ailesi bile olmayabilirdi. Ama yine de mutluydular. Çünkü yanlarında onu seven, koruyan, her zaman arkasında duran ve varlıklarını bildiği bir ailesi vardı.

Sonra yalnız olan çocuklar dikkatimi çekti. Yanlarında 10 a yakın büyükle bir yerde oturmuş piknik yapıyorlardı. Gözlerimi biraz daha çevirince çocuklarla birlikte duran bir adamın ilerleyip bir arabaya gittiğin gördüm. Gittiği arabadan 3 tane daha vardı. Üstlerindeki yazıyı okuyunca bu çocukların ailesi olmadığını ve benim çocukluğum gibi yurtta yaşadıklarını öğrendim.

Belki bu çocukların bazıları hiç ailesini tanımamıştı. Belki bazıları ailesini tanıyordu ama onu bırakmışlardı. Belki de bazıları ailesiyle hala görüşüyordur. Bunları bilemeyiz. Tek bildiğim içlerinde bir yerlerin hep eksik olacağıydı. Hayatları boyunca hep eksik kalacaklardı. Belki bazılarının yeni bir ailesi olacaktı. Kendi ailesinin yerine koymaya çalışıp başaramayacaklardı ya da başaracaklardı. Belki bazıları çok küçükken yeni bir aile edineceklerdi ama ilerde bunu hatırlamayacak ve onları kendi öz ailesi sanacaktı. Hayatı boyunca hep bu yalanla yaşayacaktı. 

Mutlu olmaya çalışacaklardı. Yıkılıp tekrar kalkmaya çalışacaklardı. Evet, bunu başarabilirlerdi. Ama hiçbir zaman ailesi olmayacaklar yapacaktı bunu. Kimse istemeyecekti onu belki de. Üzülecekti, yıkılacaktı ama yaşamaya devam edecekti.

"Mayıs, iyi misin? Gözlerin dolmuş..." 

Onur telaşla önüme oturdu ve gözlerime endişeyle baktı. 

Etrafı izlerken gözlerim dolmuştu ama fark etmemiştim. Gerçekleri düşünmek ağır gelmişti galiba.

"Evet... Evet, iyiyim. Sadece düşünüyordum..." 

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 03 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Ay IşığıWhere stories live. Discover now