Sana söz

3.6K 233 178
                                    

ARKADAŞLAR LÜTFEN YORUM YAPIN. OKUNMA SAYIMIZ YÜKSEK FAKAT YORUM SAYIMIZ YOK DENECEK KADAR AZ.

YORUMLAR GELMEYİNCE BENİMDE YAZMA HEVESİM KAÇIYOR. LÜTFEN EN AZINDAN BU BÖLÜMÜ 100 YORUM YAPALIM.

BİR DİĞER KONUDA KİTABIM HERHANGİ BİR KİTAPLA İLGİSİ YOKTUR. TAMAMEN KURGU BANA AİT.

Eğer bir gün seni öpmeden ölürsem beni dudaklarına gömsünler

Yerde olan bakışlarımı ona doğru çevirdim. Tüylerim ürpermişti. Gidecek olması sebebsiz bir şekilde gerilmeme sebeb oluyordu.

Sert sesiyle " gerek yok" dedi. Cihan tekrardan itiraz ederek" gitmemiz gerekiyor! Peşinde kimin olduğunun farkında mısın?"

Gür bir kahkaha attı. Koltukta arkaya doğru yaslanıp kollarını koltuğun iki yanına doğru uzattı.

Peşindekiler kimdi , ve bu adam neden bu kadar rahattı?

"Cihan, o kurul benim sayemde kuruldu! Oradaki adamların hepsi benim eserim!"dedi.

Hepsi benim eserim.

Cihan ağzını bir daha açmadı fakat bu durumdan memnun olmadığı mimiklerinden belli oluyordu.

Barkın'ın bu kadar sakin olmasına anlam veremiyordum. İki gündür tanıdığı bu adamlara haddinden fazla yakındı.

Birkaç dakikanın ardından masanın üzerinde duran telefona ardı ardına bildirimler geldi. Masanın üzerindeki telefonunu eline alan Poyraz'ın belirgin olan damarları daha çok belirgilenmişti.

Ayağa kalkarak ellerini saçlarından geçirerek salonda turlar atıyordu. Salonda attığı onuncu turdan sonra koltuğa oturdu.

Sinirli ses tonuyla " Cihan uçağı ayarla yarın gidiyorum" demesiyle yerde olan bakışlarımı ona doğru çevirdim.

Gidiyordu.

Cihan elinde tuttuğu telefonundan bir şeyler yaptıktan sonra ona doğru döndü." Emin misin?"

Başını olumlu anlamda salladı. "Gitmek zorundayım" dedi.

Nereye gitmek zorundaydı?

" Senin için tehlikeli olabilir yanına birini alacak mısın?"

Şifreli konuşmayı keser misiniz!

"Almayacağım! Benim bırakmamı istemiyorlarsa bende onlara uyacağım"

Cihan sıkıntılı bir şekilde ellerini saçlarından geçirerek "kazanacağından şüphem yok fakat bu sefer ki diğerlerinden farklı " dedi.

Bakışlarını bana doğru çevirdiği an kaşlarımı hafifçe çattım. Farklı olmasının benimle ne ilgisi olabilirdi?

" Zaafın var ve onların bunu öğrenmemesi gerekiyor"

"Öğrenmeyecekler merak etme " dedi.

Zaafı kimdi?

Cihan neden bana bakarak söylemişti?

Aklımda binlerce soru vardı. Tek birinin dahi cevabını bulamıyordum.

" Umarım" diye mırıldandı.

Benim eğittiğim adamlar.

Birkaç saat öncesine kadar bu ortamda bulunmaktan mutlu olsamda şu anda rahatsızlık hissediyordum.

Henüz kabuk bağlamamış yaramın üzerine yeni bir yara daha açamazdım.

Bakışlarımı Barkın'a doğru çevirdim. Titrememesi önemsemeden " eve gidiyorum geliyor musun?" diye sordum.

AMARİSDonde viven las historias. Descúbrelo ahora