AŞKKUŞAĞI

7 3 0
                                    


AŞKKUŞAĞI


Aşk, gönül pınarına doğru yağan,

Sağanak bir yağmur misali.

Her damlasında sevdanın bir rengini,

Her damlasında sevdanın bir izini,

Taşıyan bir gökkuşağı timsali.


İlkin kırmızının tutkusu görünür aşkın gökkuşağında.

Canlı rengi ile akılları baştan alır.

Dikkat çeker, ilgi uyandırır.

İşte onun adına aşk derler,

Ateşin etrafında dönüp duran pervaneler.


Sonra turuncu karşılar gülümseyerek bizi,

Cesaretle karışık bir mutlulukla hareket eder.

Ama görünce gönlünü fethedeni,

Bir kurşun yemiş misali,

Tüm varlığı ile ona boyun eğer.


Sarı rengi buyur edince bizi,

Açılır gönlün gizli kilitleri.

Bir altın hazinesine sahip olmuşçasına,

Sevinir yürekteki his denizi.

Bir tutam buğday başağına vurulmuşçasına.


Yeşilin ihtişamını görür görmez,

Bir çift zümrüt denizi, kalbimizde koparır afet.

Kayboluruz bu yemyeşil sularda.

Kaçmak için çırpınsak da,

Ruhumuzda kelepçe, önümüzde esaret.


Ansızın bir canlı mavi tutsak alır ki bizi...

Ne günün kıymeti kalır, ne gecenin...

Ne suyun önemi kalır, ne ekmeğin...

Günler geceye karışırken,

Biz vurgunu olmuşuzdur o büyüleyici yarin.


Mavinin derinliklerine inince,

Eşsiz bir lacivert karşılar bizi.

Ne siyaha aittir, ne de maviye...

Aşk denizinin derinliklerinde,

Kaybolmuşuzdur istemsizce.


Bir tutam mor konuk eder bizi son olarak.

Bir leylak dalı gibi huzurlu,

Bir menekşe gibi hüzünlü,

Alır sakince bizi yanına,

Bakarken aşkkuşağına.


Der ki, ey insanoğlu!

Sen aşka vurgun, o sana tutkun.

Senin yüreğin yorgun, onun hisleri suskun.

Akıp giderken bu takvim yaprakları,

Asla unutma anlatılan bu aşkkuşağını.

                                                        CansuTAŞDELEN

SU'yun SesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin