Do You Like Me Daddy? /-/-/ Minsung - Daddyking

13

!Dikkat!

Bu bölüm fiziksel şiddet, tecavüz, taciz, işkence vb. şeyler içeriyor. Eğer bu tür konularda hassassanız lütfen bu bölümü okumayın!

Geçmiş bayramınız kutlu olsuunn

Yazar pov;

Jisung gözlerini araladığın da karanlık, bir kaç küçük ışıkla aydınlatılan bir odada uyanmıştı. elleri ve ayakları bağlıydı. Nerdeyim ben ya? arabada en son uyuya kalmıştım. noluyo? Gözleri karanlığa alıştığında kafasını kaldırıp etrafa bakmıştı. Duvarda asılı olan A'dan Z'ye bıçak çeşitleri ve hemen altında da duvara yaslanmış masayı saymazsak oda tamamen boştu. Kurban bayramını kutlayacaklar heralde.. umarım öyledir. 

Kapının açılmasıyla içeri tamamen aydınlanmıştı. Jisung Kapıdan giren kişiye bakmıştı. Uzun boylu, siyah takım elbiseli biri girmişti odaya. Arkasından iki tane daha adam girmişti. Suratlarında bile meymenetsizlik var.  

İlk giren uzun adam Jisung'un yanına  gelip ''Demek Minho'cuğumuzun oyuncağı buymuş'' demişti. Jisung ise Minho'nun adını duymasıyla ''Minho nerde?'' diye atlamıştı. Uzun adam kahkaha atıp anında ciddileşmişti. ''Siksinler Minho'nu kendi canın için endişelenmelisin güzelim'' diyip duvardaki bıçaklara doğru  yürümüştü. Jisung eli kolu bağlı canının derdine düşmüştü yine de Minho'nun nerede olduğunu da  düşünüyordu.

Uzun adam duvardaki küçük ama ucu sivri olan bir bıçak almıştı. Jisung'un etrafında dolanarak ''Minho için bu kadar değerli olan oyuncağımızın adı neymiş acaba?'' demişti. Jisung susmaya yemin etmişti hiç bir şey söylemeyecekti. Boğazına dayanan bıçakla fikri değişmişti. Adam bıçağı çekmeden Jisung'un kulağına eğilmiş ve ''Adını biliyorum zaten. Senin ağzından duymak istiyorum. Eğer o ufak dilini kesmemi istemiyorsan konuş güzelim'' demişti. Jisung korkudan tir tir titrerken ''Ji- jisung'' diyebilmişti. Adam ''işte böyle uslu bir çocuk olursan iyi anlaşırız seninle'' diyip bıçağı da çekerek uzaklaşmıştı. Uzaklaşmasıyla Jisung ne zaman tuttuğunu hatırlamadığı nefesini de bırakmıştı.

''Eee Minho'cuğumuzun oyuncağında ne varmışta Minho onu bu kadar çok seviyor?'' demişti adam bıçaklara bakarken. Jisung yine sessiz kalmıştı. Adam demin aldığı bıçağın biraz daha büyüğü ve keskinini alıp Jisung'a yürümüştü ''Peki kendim deneyerekte öğrenirim'' deyip diğer iki adama kaç göz yapmıştı. Adamlar jisung'un ellerini ve ayaklarını çözüp kollarından ve bacaklarından tutmuşlardı. Jisung ellerinden kurtulmak için çırğınsada çabası boşaydı. Adamlar kendisinin iki katıydı. elinde bışak olan adam gelip Jisung'un kıyafetlerini kesmeye başlamıştı. 

İç çamaşırına kadar kesilmişti kıyafetleri. kıyafetler kesilirken bıçak çok keskin olduğu için Jisung'un tenine sözde istemeden değen her darbede kanıyordu teni. tamamen çıplak kaldığında Jisung korkudan göz yaşlarını tutamamaya başlamıştı. Üstü başı ufak kesikler ve kırmızılarla kaplanmıştı. Kollarından tutan iki adam Jisung'u demin bağlı olduğu sandalyenin arkasına Tavandan sarkan ve Jisung'un yeni gördüğü bir seks salıncağına bağlamışlardı.

Adamlar Jisung'u bağlayıp odadan dışarı çıkmış bir kaç dakika sonra büyük bir tepsiyle geri gelmişlerdi. Tepsinin üstünde yine A'dan Z'ye işkence aletleri vardı. Jisung onları gördüğünde daha da ağlamaya başlamıştı. Şuan çırıl çıplak eli kolu bağlı şekilde savunmasız durması daha da korkutuyordu onu.