Saraya vardılarında kapının önünde Kral Olaf ve onun arkasında da kızı prenses Vivean vardı. Vivean, Arthur buraya geldiğinden memnun gibiydi. Neşeyle gülümsüyordu. Merlin onun bu halini görünce kaşlarını çatıp Arthura baktı.
Ve güldü. Çünkü Arthur korkuyordu. Prenses den korkuyordu. Arthur ona bakan bakışları fark etti ve Merline doğru döndü. Merlinin güldüğünü görünce sinirlendi.
"Komik değil bu Merlin"
"Hayır Arthur. Bu çok komik."
Arthur yutkunarak önüne döndü. Merlinin yüzündeki gülümseme büyüdü. Gülerek saraya daha çok yaklaştılar.
Saraya yaklaştıklarında atlarından indiler. Kral Olaf kollarını açmış Arthura doğru geliyordu.
"Prens Arthur ne hoş bir sürpriz"
Arthur gülümseyerek kral Olafa yaklaştı. Ve samimi bir sarılma gerçekleştirdiler. Kral Olaf, Arthurla yaptığı dövüşten sonra Arthura büyük bir saygı duyuyordu. Kızıyla olan münasebetden sonra biraz sinirliydi ancak bunun büyü olduğunu anlayınca Arthura olan siniri yok olmuştu. Ancak sevgili kızı Prenses Vivean hala büyünün etkisinden çıkmamıştı. Arthur bu yüzden Prenses Vivean'e karşı uzak durmaya çalışıyordu.
Ancak işler Arthurun istediği gibi gitmedi. Arthur, Kral Olaf'la olan sarılmanın ardından Prenses Vivean koşarak ona sarıldı.
"Aşkıımm"
Arthur şaşkın bir şekilde ona sarılan bedene baktı. Kız ağlıyordu.
"Seni çok özledim"
Arthur ona sarılmıyordu. Kız kendini gömdüğü omuzdan ayrılıp Arthurun suratına baktı.
"Benim için geleceğini biliyordum."
Arthur hala şokun etkisinden çıkamamıştı. Kral Olaf'ın sesiyle Prenses Vivean Arthur dan ayrıldı. Arthur arkasına dönüp Merline baktı. Genç adam sinirle Arthura bakıyordu. Arthur gülümseyerek kral Olaf'a geri döndü.
"Kızımın kusuruna bakmayın lütfen. Buyurun içeri geçelim."
Arthur buna karşı gülümsedi ve içeriye doğru ilerledi. Ama Merlin yanında değildi. Arkasına döndüğümde Prens Kai'yle konuştuğunu gördü. Prens Kai Merlinin elindeki eşyaları ısrarla almaya çalışıyordu. Merlin red etsede prens ısrar ediyordu ve sonunda savaşın kazananı prens Kai oldu.
Merlin utançla gülümsedi. Arthur ilk defa Merlinin gülümsemesine bu kadar sinir olmuştu. Merlinle birlikte başka bir yere gidiyorlardı. Arthur onlara doğru ilerlediğinde Kral Olaf onu kolundan tutdu.
"Çok yorgunsunuz anlaşılan."
Arthur anlamamış bir şekilde Kral Olafa döndü.
"Ha?"
"Hizmetkarınız eşyaları odanıza taşıyor."dedi açıklayarak Kral Olaf.
Arthur sinirle Merlinin geçtiği koridora baktı. Oradan az önce Prens Kai ile beraber geçti. Önüne sinirle döndü ve bir şeyler anlatan kral Olafa baktı.
" Sizin için bir ziyafet düzenledim. Burada memnun kalmanız Benim için çok önemli."
"Sizin de bizden memnun kalmanız önemli. Çünkü geleceğin kralı benim. Sizlerle olan ilişkimi iyi tutmalıyım değil mi?"
Kral Olaf başını salladı ve gülerek ikisi birlikte koridordan geçti.
****************
Arthur sonunda Kral Olaf'ın sohbetinden kurtulmuştu. Gerçi sohbeti bazen dinlemiyordu. Çünkü aklı Merlin deydi." Prens Kai ona bir şey mi yaptı acaba? Yoksa sevgili mi oldular?" Diye bir sürü seneryo uydurdu kafasında. Sonunda odasına gelmişti. Ancak Merlin etrafta yoktu.
