Deniz sigarasını söndürdüğünde resmi de bitmek üzereydi. Birden telefonu çalmaya başladığında şaşırdı, genelde onu kimse aramazdı. Telefonu çevirip baktığında okul müdürünün aradığını gördü. "Siktir!" Dedi kendi kendine ve telefonu açıp kulağına yaklaştırdı. "Deniz Çağıran ile mi görüşüyorum?" "B-buyrun benim?" "Bugün lavaboya gitme bahanesi ile 1. Dersin olan fizik dersinde okuldan kaçmışsın doğru mu?" "Şey..." "DOĞRU MU?" "Doğru öğretmenim." "En yakın zamanda velinle görüşmek istiyorum! Senin bu hallerin düzelecek gibi değil!" "Tamam öğretmenim." "İyi günler Deniz. Ve birdaha böyle birşey yaptığını duymayacağım. " "Anladım öğretmenim, iyi günler." Ve müdür telefonu kapattı. Deniz gerçekten o şirret kadından nefret ediyordu. Birdaha duymayacaksınız çünkü birdahakine yakalanmayacağım diye mırıldandı Deniz. Ve kahvesinden son yudumu aldı. Ve sakince resmine devam etti. Sonra tekrar telefonu çaldı. Deniz artık kafayı yemek üzereydi. Telefonu çevirip bakınca yabancı numara olduğunu gördü. Korkarakta olsa telefonu açtı. "A-alo?" "Alo Deniz?" Ses tanıdık değildi. "Buyrun benim siz kimsiniz?" "Ben Kadir. Sınıftan." "Ah, sen şu yeni gelen çocuksun değil mi?" "Evet evet. Geleli 2 hafta oldu." "Anladım... Ee neden aradın?" "Neden kaçtın diye soracaktım." "Ders fizik diye kaçtım da, numaramı nereden buldun?" "Ceysu verdi." "Haa anladım, görüşürüz o zaman." "Görüşürüz" Bu garipti. Neden onu arasın ki. Ve Ceysu onun arkadaşı değildi, aksine araları oldukça kötüydü. Düşünmekten vazgeçti Deniz. Resimde bitmişti zaten. Kahvesini bitirdi ve ücreti ödemek için kasaya doğru yöneldi. "Bakarmısınız? Hesabı ödeyecektim." "Buyrun. 55 TL, kart mı nakit mi?" Çok hızlı konuştuğu için Deniz bir süre dondu. Sonrasında "Kart olacak" Dedi. Çınar da "Şuraya okutun." Diyerek pos cihazını uzattı. Deniz temassızla hesabı ödedi ve "Kolay gelsin, iyi günler." Diyip cafeden çıktı. Eve doğru yürümeye başlarken bir yandan da instagram reelslerde scrolluyordu. Sonrasında ona bir takip isteği geldi. Aslı diye esmer bir kızdı. Takip isteğini kabul edip geri takip attı. Kız direkt kabul etti.
♤♡◇♧
Aslı: Selamm!
Deniz:Selam?
Aslı: Ben Aslı! Tanışalım mı?
Deniz:Oluurr
Aslı: Harika! Kaç yaşındasın?
Deniz: 17 ama 1.5 ay sonra 18e giricem. Sen?
Aslı:Ohaa bende 17 ama benim 18e girmeme 3 ay var!
Deniz:Nerede yaşıyorsun?
Aslı:İstanbul, Beşiktaş ama yeni taşındım. Sen?
Deniz: Şansa bak bende Beşiktaş!
Aslı:Oha çok iyi!
Deniz:Önceden nerede yaşıyordun?
Aslı:Çanakkale/Gelibolu
Deniz:Biliyorum orayı, ben 10-12 yaşlarındayken tatile gelmiştik!
Aslı:İyiii! Sen doğma büyüme İstanbul'lu musun?
Deniz:Evet!
Aslı: Bir ara buluşsak mı? Burada hiç arkadaşım yok.
Deniz:İstersen evime gel annem iş gezisinde.
Aslı:Olur! Nerede yaşıyorsun?
Deniz: ምን እያየህ ነው አድራሻውን መጻፍ ነበረብኝ
Aslı:Tamam geliyorum.
Deniz:Tamamm bekliyoruum.
Daha Deniz bile eve varmamışken Aslı yoldaydı. Daha tanışalı 10 dakika bile olmayan birini eve çağırmak ne kadar mantıklıydı? Umarım hata yapmıyorumdur Dedi Deniz içinden. Ve başını telefondan kaldırınca eve yaklaştığını farketti. Şimdi kıza birşey ikram etmemek ayıp olur diyerek markete girdi. Vişneli cheesecake,şeftalili ice tea, donmuş patatesli sigara böreği , hazır pizza ve çekirdek alıp marketten çıktı. Ev zaten, markete yakın olduğundan 2 dakikada eve varmıştı. Eve girdiği gibi pizza ve börekleri fırına koydu ve 45 dklık sayacı çalıştırdı. Sonra cheesecakei sanki kendisi yapmış gibi gözüksün diye cam tatlı sunum kabına koyup kapağı kapattı. Ice teayi de dolaba koyunca hemen hazırlanmak için yukarıya çıktı. Altına lacivert bir oversize eşofman altı, üstüne ise siyah bir crop giydi. Son olarak makyaj kalmıştı. Hızlıca kapatıcıyı tazeleyip yanaklarına biraz allık sürdü. Pembe dudak kalemiyle dudaklarını çerçeveledi ve pembe gloss sürdü. Son olarakta maskara, highlighter ve eyeliner çekince artık hazırdı. Hemen aşağıya inip fırını kapattı. Dağınık yerleri gelişi güzel topladı ve tam koltuğa oturduğunda kapı çaldı. Kapıyı açtığında karşısında Aslı'yı gördü ve içeri buyur etti. Aslı'da hızla eve girdi. "Selaamm!" "Tam zamanında geldin bende şimdi bitirmiştim işleri!" "Harika! Tam yetişmişim." "Evet, hadi gel aç mısın? Çok güzel şeyler hazırladım." "Çok aç değilim ama yerim." "Tamam hadi gel." Mutfağa geçtik ve Aslı'yı masaya oturttu Sonraysa 2 tabak çıkarttı ve Hem Aslı'ya hem kendine pizza ve börek, yanına da içecek olarak aldığı ice teaden koydu. Onları masaya götürdü ve cheesecake kabınıda masaya koydu ve oturdu. "Eee, seninde mi hiç arkadaşın yok?" "Bir ay öncesine kadar birsürü vardı." "Sonra ne oldu?" "En yakın arkadaşım beni korumaya çalışırken öldü, onlarda beni suçladı bende hepsini engelledim." "Ooo, baya kötü olmuş, Allah rahmet eylesin." "Amin." "Eee ne tarz şarkılar dinlersin?" Bunu konuyu dağıtmak için söylediğini hemen anlamıştı ama hiç bozmadı. "Ben oldschool rap dinliyorum genelde. Şehinşah, Hidra, Ezhel, Ceza, Ceg, Stabil gibi..." "Anladım, bende Ezhel, Şehinşah, ceg dinliyorum." "Sonunda kaliteli biri!" "Hahahaha" Deniz'de güldü. "Kime sorsam Alizade falan dinliyor oğlum, Kulakları nasıl kanamıyor onları dinlerken?" "İnan bilmiyorum." Dedi ve ikiside güldü. İyi sevdim ben bu Aslı'yı diye düşündü Deniz . "Oha çoktan bitirdin mi? Ben daha yarısındayım. " dediğinde, "Çok yavaş yiyorsun!" Dedi Aslı. Sonra Deniz'de hızlıca bitirdi yemeğini. Gerçekten komik ve tatlı bir kızdı Aslı. " Makyaj aletlerin hangi marka?" Diye sordu. "Dior, Rare Beauty, Huda, Maybelline New York falan." "Ohaa! Bakabilir miyim?" "Tabiki! Gel odama çıkalım. " dedi. Odasına doğru çıkmaya başladıklarında Aslı oldukça heyecanlıydı. "Geldik" Dedi Deniz büyük ve güzel bir odaya girdiklerinde. "Odan çok güzel!" Dedi Aslı. Nazikçe teşekkür etti Deniz ve hemen makyaj masasına yöneldiler. Aslı koltuğa oturup çekmeceyi açtığında şaşkın bir nida döküldü dudaklarından. "Çok güzel hepsi!" Dedi çeşit çeşit pahalı ve kaliteli markaların özenle dizilmiş makyaj aletleriyle dolu çekmeceye bakarken. "Teşekkürler, beğendiğin olursa alabilirsin ben hep alıyorum yenilerini!" Dedi Deniz. "Yok, olmaz öyle. Şimdi makyaj aletlerine konmayayım. Arada kullanırım zaten." dedi Aslı. "Pekala, sen bilirsin." Dedi Deniz. Sonrasında Aslı'nın şimdi sürdüğü ve ona çok yakışan Dior ruju uzattı Aslı'ya, "Bu senin olsun ama, çok yakıştı sana." "Pekii... Teşekkürler! " "Rica!" Sonrasında Aslı Deniz'i koltuğa oturtup "Sana makyaj yapacağım." dedi. "Tamaaammm." diye onayladı Deniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Ellerinde
Teen FictionDeniz, yaptığı anlaşma sonucu en yakın arkadaşı Tuğra ölünce kendini tehlikenin ve karanlığın ortasında bulur. Ve bu savaşların ortasında hayatının aşkını bulacağından haberi yoktur.