Yalan geçmişle kurulan hayatlar...
Birisinin galibiyeti ikisinde mağlubiyeti olacak.
Galip mi olmak isteyecekler yoksa mağlup mu?
Karanlığın ortasında iki kişiydik. İki silah...
Biri benim başıma, diğeri onun başına dayalı. Gözlerine baktım, hep yap...
Bölüme geçmeden önce oy vermeyi unutmayalım lütfen.💕🥰
Güzel yorumlarınızı bekliyorum ve şimdiden hepinize teşekkür ediyorum.😇☺️
İyi ki varsınız.🫶
Keyifli okumalar.
Bölüm Şarkısı: Kahraman Deniz- Suç Mahalli
20.BÖLÜM(VEDALAŞMAK MI?)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
''Aşk, akıl işi değil deli işidir.''
Birleşik Arap Emirlikleri- Dubai
Ateşi yakmak için bir kibrit yeterliyken söndürmek için bir damla su yeterli gelmez çünkü ateş gittikçe büyür, kendini harlar oysa su bulunduğu miktarı değiştirmeden öylece durur. Aslında ateş tıpkı insanoğlunun öfkesi ve kini gibidir sadece kendini yakmaz, kendiyle birlikte etrafındaki herkesi yakıp kül eder.
Meryem kucağında tuttuğu kızıyla Davut Yasir'in ,kızının babasının, onlar için ayarlattığı arabaya bindiler ve onu beklemeye başladılar belki de bekledikleri daha başka şeylerdi...
Karşıdan gelen Davut Yasir, arabaya bineceği esnada gecenin karanlığına düşen bir aydınlanma herkesin hayatına birer gölge düşürdü.
Etrafta hiç insan olmaması bir şans mıydı?
Şans diye bir şey gerçekten var mıydı?
Kulak zarlarını patlatacak kadar güçlü bir patlama etraftaki adamların çoğunu yere serdi ancak biri, sadece bir tanesi onların sahibi olduğunu kanıtlar nitelikte yıkılmaz bir kale gibi dimdik duruyordu cayır cayır yanan arabanın karşısında.
Kızının annesi ve daha bir kez bile kucağına alamadığı kızı Ceylan, gözünün önünde kül oluyordu. Arabaya binişlerini kendi gözleriyle gören Davut Yasir yanışlarını da kendi gözleriyle görüyordu...
Yani öyle sanıyordu...
Onu dimdik tutan şey, yanan ateşin küllerinin içine sıçramasıydı... O, yirmi altı yıl önce içine hapsettiği ateş tomurcuklarını geçen koca yıllarda bir yangına dönüştürdü ve bu öyle bir yangın ki ucu masum ya da suçlu herkesi yakmaya yetecekti.
Davut Yasir elinde tuttuğu kadının ,Meryem'in, resmini ne zaman görse yirmi altı yıl önce, gözlerinin ardında tekrar yaşanıyordu. Belki de kinini hala ilk günkü gibi yaşamasında en önemli faktördü bu...
