08

253 21 9
                                    

. ݁ ˖ ࣪ . ⋆ * . . ݁ ˖ ࣪ . ⋆ * . . ݁ ˖ ࣪ . ⋆ * . . ݁ ˖ ࣪ .

Senin bana deliler gibi aşık olman Pablito

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Senin bana deliler gibi aşık olman Pablito.

Bu cümleyi kurmama cesaret sağlayan şeylerden biri sanırım Pablo'nun yüzümde gezen cürretkar gözleriydi. Öyle olacak ki, ben sustuğumda vücutlarımız ayrılmasa bile gözlerini benden kaçırıp tavana doğru bakarak dudağını ısırmıştı. Kalbim deliler gibi çarparken dizlerimin titremek üzere olduğunu hissedebiliyordum.

Her şeyin farkında olman ne kadar güzelmiş küçük hanım.

Pablo'yu uzun bir süredir tanıyor olduğumdan bunları demesini beklememiştim. Derin bir nefes alıp verdikten sonra anlamsızca ona baktım. Gözleri gözlerimle denk geldiğinde utanarak bakışlarımı kaçırdım ve onu ittirerek bedenlerimizi ayırdım.

Ben mutfaktan ayrılırken arkamdan kısa bir kahkaha bırakmıştı. Tam olarak ne yapmaya çalıştığını anlamıyordum, kafam oldukça dağılmıştı. Evinin girişine doğru ilerlerken Pablo'nun arkamdan yavaşça geldiğini farketmiştim. Ben çantamı elime alarak kapıyı açarken tam karşımda, ellerini cebine koymuş bir biçimde dikiliyordu.

Görüşürüz Flora.

Hiçbir şey demeden, evden ayrılarak yola doğru ilerledim. Duran ilk taksiye bindikten sonra adresi tarif ederek, kafamı cama yasladım. Arabanın hareketleriyle sallanan kafam oldukça acımıştı fakat bu pekte önemli değildi kalbimde heyecandan kaynaklanan ağrı daha çok acı veriyordu.

Kısa bir yolculuğun ardından inerek hızla evime yürümüştüm. Çantamdan anahtarlarımı çıkararak, deliğe sokmaya çalışıyordum biraz uğraşın ardından titreyen ellerim sonunda kapıyı açabilmişti. Karşılaşmamak için dua ettiğim Pedri merdivenlerden inerken beni karşılamıştı.

Sabah sabah nerdeydin Flora?

Çok güzel ve tam yerinde bir soruydu. Yeri incelemeye devam ederken aklımdaki cevap seçeneklerini düşünüyordum. Şıklar arasında seçimimi tamamladıktan sonra Pedri'nin yüzüne baktım. Kekeleyeceğimi hiç hesaba katmadan kurmaya çalıştığım "Kızlarla kahvaltıya gittik" cümlesini Pedri'nin kısık gözleri kesmişti. Yüzüme daha detaylı bakmak için bana yaklaştığında merdivenlere doğru koştum.

Of ya alt tarafı bi' hava almaya çıktım.

Bunu desen hiçbir şey demezdim zaten Flora.

Merdivenleri koşar adımlarla çıkarak onu atlatmıştım. Odamın kapısını kapatarak, arkasına geçtiğimde kendimi dizlerimin üzerinde bıraktım. İçimde oluşan minik çığlığı atmamak için kendimi zor durdurmuştum.

Komik olan şu ki beni bu hale getiren şeyin tam olarak ne olduğunu içimde çözememiştim.

Pablo'nun benden hoşlandığını zaten anlamıştım. Ona bunu söylediğimde inkar ve kavga bekliyordum. Beni yanıltıp itiraf etmesi garip hissettirmişti. Çekinmek yerine yanaşması ona daha çok ısınmama neden oldu. Eğer inkar etseydi onunla sadece kısa bir süre dalga geçecektim ve bitecekti. Şimdi ise kendimi onu ister halde bulmuştum.

Into It, Pablo GaviWhere stories live. Discover now