5. BÖLÜM (PART 1)

402 42 8
                                    

Ahu gözlerini açtığından beri ona bakan üç adamı izliyordu. Salak olduklarını bakışından anlamıştı ama nasıl bir işin içine düştüğünü bilmiyorlardı. Büyük ihtimalle abisi çoktan karakolu ayağa kaldırmıştı. Babası ise tanıdıklarını aramıştır. Ahu'nun karın gurultusunu duyan üçlü kızın karnına baktı. 

"Kızın midesi mi guruldadı?" dedi sıska ama aralarında en uzun olan. 

"Bu normal guruldama değil?" dedi aralarında en kısa ama kilolu adam. 

"Deprem oldu galiba." dedi uzun boylu ve yapılı olan.

Ahu üçlüye karşı gözlerini devirip "Taçım." dedi.

"NE?" dedi sıska ve uzun boylu adam. 

Ahu sıkıntılı bir nefes verip "Allah'ım tari yaratıyorsun başı boş bırakma. YEMEK!" dedi.

Üç adam birbirine baktı biri telefonu çıkarınca "Mehmet Ustadan lahmacun söylüyorum." dedi. 

"Mehmet usta cık. TETİ TOTKLADI TAVŞAK." dediğinde herkes kızın rahatlığına şaşırmıştı. 

"Nereden söyleyelim?" dedi adamlardan kısa ve kilolu olan. 

"Tehmuz amca var. Adanalı. ŞALGAMLARI EFSOOOOO!" 

Üçlü bağıran kız yüzünden kulaklarını kapattı. Ahu boğazını temizleyince üç adama baktı. Onu kaçırdıkları için burunlarından getirecekti. Zaten şans eseri kaçırmışlardı. Daha Ahu'yu tanımıyorlardı. Koca askeriye peşinde koşturan, herkesi parmağında oynatan biri. Tabii bir kişi hariç oda annesi. Her güçlü şeyin zayıf yanı vardı. Ahu'nun zayıf yanı annesi. Zambak tek bir bakışı ile oturuyordu. 

Sıska ve uzun boylu sipariş vereceği sırada ahu "Pamuk şeker." dedi. 

"Ha bir de mavi tolsun." 

Ahu sandalyeden kalkınca odadan kalan iki adam şok içinde kıza baktı. Ellerini ovaladıktan sonra odanın dışına çıktı. Biraz dolaştıktan sonra evde olduğunu anlamıştı. Küçük bir kapıyı açtığında pis koku alınca burnunu tutup arkalarından koşarak gelen adamlar yere düşmüştü. Ahu arkasını dönünce yere yapışan adamları görünce "Amale sümüğü gibi yapışmışsınız." dedi. Adamlardan biri kalkınca hepsi ayağa kalkmıştı. 

"Korkmuyor musun bizden?" 

Ahu adamlara ilk önce baktı sonra arkasını dönüp girdiği odaya geri dönüp cebinden telefon çıkarıp oynamaya başladı. 

"Talak pepsi talak! Bir ekşın yok.!" diye hem söyleniyor bir yandan bağırıyordu. En son gelen adamların yüzüne kapıyı kapatıp boyunun yetiştiği anahtarı çevirip yere oturdu. 

"Talak bir şifre koy." dedi. 

Ahu bildiği numarayı yazıp aramadan önce adamlara karşı "Yemek gelene kadar rahat bırakın!" dedi. 

Adamlar pencere demirli diye kızı rahat bırakmak için salona geçip oturdular ahu yere çömelip kapının alt kısmınında giden adamları görünce girdiği numarayı çevirdi. Salak sanıyorlardı ama onu bir polis özle harekatçıların ve bordo berelerinin arasında büyüyen kızdı. Telefonu kulağına götürdüğünde ilk çalışta açıldı. 

"KİMSİNİZ LAN!" diye bağıran abisinin sesini duyunca yüzünü ekşi bir şey yemiş gibi bir hal almıştı. 

"Ben Ahu Kuzgun." dediği ve açık olan sarı saçlarını arkaya attı. 

"Ahu." 

"Evet." 

"Ahu."

"TIKKIMIN KÖKÜ." dedi sesini yükseltip. 

"Vallahi sensin neredesin sen?" 

"Üç tane gerizekalı beni kaçırdı." dedi. 

"Yerini bulduk geliyoruz, korkma." 

"Korkmuyorum sadece üç tane oyuncağım ellimden gidecek geç gelin biraz." dedi ve duyduğu kapı sesi ile telefonu kapattı. 

Telefonu kırık olan taşların altına sakladı. Kapı çalınmadan anahtarı çevirip kapıyı açtı. Eli havada kalan adamı takmadı salona doğru yürürdü. Sandalyeye zorla çıkmasına rağmen oturdu. Gelen mavi pamuk şekeri alıp açıp yemeye başladı. Bulunduğu bölgenin en iyi mavi pamuk şekeri idi. 

"Sen nereden anladın benim geldi mi?" dedi yapılı ve uzun boylu olan. 

"Benim babam kim biliyor musunuz?" dedi. 

Ahu üçünün başını salladığı an yüzünde bir gülümseme oluştu. 

"Dağda ki düşmanlara adını duyurmuş biri." dediğinde üçlü yediği lokmaları boğazında kalmıştı. Öksürükleri tutunca önlerinden şalgamlarından içtiler. 

"Baban komando mu?" dedi. 

"Bir ara öyle idi. Ama..." dedi  ve sustu. Ellini boşverin dercesine havada salladı. Oyuncaklarını şimdi korkutmasına gerek yoktu. Sadece bu kısıtlı sürede ufak bir oyun oynayacaktı. 

😁

"Aç bakim bir koçari." dedi ahu. 

Adam küçük çocuğa tip tip bakıp telefondan istediğini açmıştı. Ahu üç adamı oturduğu yerden kaldırıp kalkıp oynatmaya başladı. Amacı oynamak olsa da onların kaçamayacak duruma getirine kadar yormaktı. Kaç saat geçti bilmiyor abisi ile konuşmasının üstünden bilmiyordu ama eğleniyordu. Abisinden öğrendiği kadar oynamaya başladı. 

Geçsun yürek yangıni

Haydi haydi koçari 

Oh bı sarayim seni

Oh nenni koçari

Geçsun yürek yangini 

Haydi haydi koçari 

Oh nenni koçari

Koçari kimin yari 

Şarkı devam eder iken bir anda kırılan kapı ile içeri giren polisleri görünce şok olmuştu. Buraları bulmaları zordu. Daha yirmi dört saati tamamalamadan ifşa olmuşlardı. İçeri giren timuçin ile Ahu'ya baktı. Bir yandan koçari çalıyor o ise hiç bir şey yokmuş gibi oynuyor. Arkadan bu kez erik dalı duyulunca ellinde tutuğu kaşıklar ile oynamaya başladı. 

"Ahu." dedi abisi. 

"Abi tel toynayak." dedi. 

Timuçin kardeşini kucağına alıp omuzuna attı. Hala oynamaya devam ediyordu. 

"Kız dur." 

"TAYIR!" diye bağırdı abisinin kulağına doğru. Timuçin bu durum karşısında sabır çekip zırhlı arabanın yanına geldiler. Üç adam polis arabasının içinde şok içinde oturuyordu. Lüçük kız bunları görünce güldü. 

"Abim özel harehatçı ve babam..." dedi ve sustu büyük bır veriyormuş gibi sesini kısıp "bordo bereli." dedi. 

Üç adam birbirine bakıp yutkundu. 

"Küçük hanıma bak koca karakolu ayağa kaldırıldı o yetmedi sınırda olan askerlere bile haber gitti. Hastanelere düşek burada sen eğlen." dedi. 

"Beni büyüten sizsiniz abi." dedi ahu ve göz kırptı. 

Biliyorum bu part çok kısa oldu beşinci bölümün bütün partları silindi. Baştan yazmak istedim. Bu bölüm toplam dört part olacak. Bu kısım ahudan aldık yarın yetişirse diğer part gelir. 

Yazma isteğimi bugünlerde çok zor topluyorum özür dilerim. Onun için arka tarafta saçma sapan kurgular yazıp toplamaya çalışıyorum. Yeni bir kurgu keşfettim ve çınar için güzel planlarım var. 

Bay bay 

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 18 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

İlungaWhere stories live. Discover now