𝚌𝚑𝚊𝚙𝚝𝚎𝚛 5

90 10 8
                                    

Hellü hellü geldi yeni bölümmm

Keyifli okumalar❤︎

𓆉︎

Oyuncular antrenmanları için sahaya geçtiklerinde biz Bay Chapman ile kontrol odasına geri dönmüştük ve bize önemli şeylerden bahsediyordu.

"İkiniz içinde birer oda hazırlandı,odalarınız hem kendi özel çalışma alanınız hemde oyuncularla ilgilenmeniz için uygun düzenlendi.Birazdan gidip bakarız." işim olması ve işimde bana özel bir oda olması beni gerçekten gururlandırdı.

"Bana artık Bay Chapman demeyin önce bunu düzeltelim.Sadece Adam,dümdüz Adam.Burada iş arkadaşıyız ben bir gardiyan değilim bu yüzden rahat hissetmenizi istiyorum." dedi ve gülümsedi.

Daha sonra bizi genel kontrol odasında gezdirdi.Burada hergün düzenli kontroller yapılıyordu.Her şeyin yerini öğretti ve unuttuğumuz zaman ondan yardım almamız konusunda sakınca olmadığını söyledi.Bizi her türlü evdeymiş gibi hissettirmeye çalışıyordu.Sonuçta o da bizim geçtiğimiz yollardan geçmişti ve halimizi anlıyordu.

Daha sonra bize odalarımızın yerini gösterdi ve tesisleri biraz daha gezdip odalarımıza geçmemize izin verdi ve bizi baş başa bıraktı.Allegra ile odalarımız karşılıklıydı.Adam'ın odası ise Allegra'nın odasının biraz ilerisindeydi ama aynı hizadaydı.

Odanın kapısı kart ile açılıyordu kartın üzerinde resmim vardı bu kartı tesislere girerkende okutuyordum.Kartı okutup odama girdim.

Oda oldukça genişti kapıdan girer girmez kocaman bir cam karşılıyordu bu da odayı oldukça ferah tutuyordu.İçeri adım atıp kapımı kapadım.Camın önüne çalışma masam konulmuştu,kapıya bakıyordu ama ben onun yönünü değiştiririm mutlaka.Kapının sol tarafında bazı dolaplar vardı bunlar muhtemelen benim eşyalarım ve oyuncuların tıbbi malzemeleri içindi.Dolaplarında solunda bir medikal sedye ve tavandan asılı siyah bir perde vardı,bu kısım sevgili hastalarıma aitti.Hastalarım için fazla havalı bir köşeydi hatta bir muz ağacı konmuştu,şu dekorasyon için kullanılanlardan.Çalışma masamın önünde oldukça rahat gözüken iki sandalye vardı ortada ise bir sehpa.Çalışma masamın solunda dışarıya bakan tekli bir koltuk ve önünde küçük bir sehpa vardı aynı şekilde.Oda gerçekten hem kendi özel alanım için hemde oyuncular için çok iyi düzenlenmişti.

Ben odaya hayranlık ile bakıp hayaller kurarken telefonum çaldı.Masanın üzerinde duran telefonu açtım,arayan kapıdaki güvenlikti."Alo" dedim ve karşı tataıf bekledim.

"Sorin Hanım size bir kargo var.Onaylamamı ve içeri göndermemi ister misiniz?" dedi.

"Kim tarafından gönderildiği yazıyor mu?" diye sordum.

"Hayır üzerinde isim bulunmuyor."

"Tamam,eğer güvenli gibi gözüküyorsa içeri gönderebilirsiniz.Teşekkür ederim." dedim nazikçe ama anonim kargo işi beni germişti.

Odamdan çıkıp ana kapıya ilerlemeye başladım.Kapıda danışmayla sohbet ederken birisi elinde büyük bir çelenkle içeri girdi.Benim olmadığını düşünerek dikkat etmedim.

"Sorin Çetin için kargo var o burada mı?" dedi kargocu adam.Yaslandığım danışma masasından hızla sıçradım ve gözlerim kocaman açıldı.

"Benim.Sorin Çetin.Benim." dedim çelenge anlam vermeye çalışarak.

"Buraya imza alabilir miyim?" dedi adam.Ben bir yandan çelenge şaşkın şaşkın bakıyordum.Benim kadar danışman kızda şaşkındı.

İmzayı attıktan sonra kargocu iyi günler dileyip gitti.Bana ise çelengin üzerindeki yazıyı okumak kaldı.

'Annen ve baban seninle gurur duyuyor güzel kızım.Bu çiçekler sana şans getirsin' Altına birde not kağıdı koymuşlardı.

'Çiçekler okundu :)' Tam şu anda gülmekten krize girmek üzereyim ama gülme işini odama saklamayı planlıyorum.Kendi sıkmaktam gözümden yaş geldiği sırada danışman kız iyi olup olmadığımı sordu,ona kısaca anne ve babamın hediyesi diyerek geçiştirdim ve çelengi bir şekilde kucaklayıp odama ilerlemeye çalıştım.

Koridoru döndüğüm sırada Kenan ve Arek Milik ile karşılaştım.Gülümseyip ilerlediğim sırada arkamdan seslendi.Kenan bana seslendi.

"Güzel çiçekler Sorin." dedi ses bana yaklaşırken."Ama tek başına taşımak zor olur yardım edebilirim." dedi ve bir saattir oraya buraya savrulan çelengin başını tutarak yatırdı ve taşımayı kolaylaştırdı.

Odama gelip kapıyı açtığım sırada kendi başına tutmak zorunda kaldı ve odaya sokmak için tekrar tutmaya çalıştığımda bana engel oldu. "Nereye koymayı düşünüyorsun?" diye sordu elinde çelenk ile beklerken.

"Hemen şuraya kapının yanına bırakabilirsin,orası gayet iyi." dedim ve gülümsedim.Söylediğim yere bıraktı ve çelengin üzerindeki yazıya baktı ve sonra o da gülümsedi.

"Ailen Türk mü?" dedi.

"Evet,sayılır." dedim.

"Alttaki notun Türkçe olduğuna eminim kelimeleri biliyorum ama ne demek istemişler anlamadım." kafası karışmış gibi bana baktı.

Notu hatırladım ve kendimi tutamayıp gülmeye başladım.Kenan ona güldüğümü düşünmesin diye hemen açıkladım.

"Özür dilerim sana gülmüyordum sadece notu hatırladım." yutkundum. "Çiçeklere amin amin yapmışlar iyi olmam için." son cümlemi Türkçe söyledim ve o da anladığı için beraber gülmeye başladık.

"İtalya'ya kadar okunmuş çiçek göndermişler.Ailen fazlasıyla gurur duyuyor seninle." dedi.

"Evet,hemde nasıl anlatamam." dedim.Şuan odamda Kenan Yıldız ile beraber sohbet ediyordum.Bir sene önce maçlarda karşıdan görebildiğim,bir ay önce aynı kafede denk geldik diye heyecandan bayılmak üzere olduğum adam ile aynı odada arkadaş gibi sohbet ediyordum.

"Daha sonra uzun bir sohbet için odana uğrarım.Belki benim tedavilerimden birini alırsın ve daha çok görüşürüz ama şuan takım arkadaşlarıma katılmam gerek.Lütfen senden kaçtığımı düşünme." dedi ve gülümsedi.Bu kadar ince düşünceli olması beni derinden etkilesede yüzüme çok yansıtmamaya çalışıyordum.

"Tedavi işini Adam ile mutlaka konuşurum.Takım arkadaşlarını kaçırma söz veriyorum benden kaçtığını düşünmeyeceğim." konuşurken sesimin titremesini bastırmaya çalışıyordum çünkü bana bakması bile kalbimin sıkışmasına yetiyordu."Bir de çiçekler için teşekkür ederim." dedim ve gülümsedim.

"Rica ederim.Umarım çiçekler işe yararlar." dedi ve o da gülümsedi.Odadan çıkacağı sırada "Görüşürüz." kelimesi ve göz kırpması bende şok yaratmıştı,durduğum yerde sendelemiştim.

Masamın önündeki sandalyeye oturdum ve masamın üzerinde duran bir defteri alıp yelpaze olarak salladım.Kenan Yıldız bana göz kırptı,çiçeğimi taşıdı,tedavimle sen ilgilen dedi;bu açık açık 'Benimle evlenir misin?' demek.Başka anlamı yok.

𓆉︎

Evlensek fena olmaz aslında ;)

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: 5 days ago ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

𝐵𝑒 𝐻𝑜𝑛𝑒𝑠𝑡 ☼︎Kenan Yıldız Where stories live. Discover now