Mert 1 haftadır okula gelmek istemiyordu. En yakın arkadaşı Efe yoktu. Kaç gündür ulaşamıyordu ona. Telefonlarını açmıyordu, evine de defalarca girmişti ama kapıyı açan olmamıştı. En sonda şirkete Efe'nin amcasını görmeğe gittiğinde adam onunla çok soğuk konuşmuş ve Efe'nin okul değiştireceğini, aile içi bazı sıkıntılar olduğunu söyleyerek başından kovmuştu. Mert kendini çok yalnız hiss ediyordu. Efe'yi çok merak ediyordu. O gün amcasının şirketine gittikten sonra bir daha görememişti onu. Bir de Bora vardı tabii. Her fırsatta onu zorbalıyor, Efe'yi sorup duruyordu.Son dersden sonra sınıftan çantasını alıp çıktığında okulun bahçesinde Bora'yı görmüştü. Yanından geçip gidecekken kolundan yakalamıştı Bora
-Dur bakalım bücür
-Sensin bücür!
-Bak beni sinirlendirme küçük. Duydun mu?Yoksa canın yanar
-Senden korkmuyorum!
Bora biraz daha eğilerek genç çocuğun dibine girdi
-Öyle mi?
-Ö-öyle
-Neden titriyorsun o zaman?
-B-bırak beni!
-Bırakacağım. Ama önce sevgilim nerede onu söyleyecekesin
-Sevgilin?
-Efe'yi diyorum. Nerede bu çocuk?
-Siz sevgili miydiniz? Efe'nin haberi var mı bundan? Çünki sen ona asılıp, taciz eden pislikten başka bir şey değilsin!
Adam sinirle kolunu sıktı
-Aghh bırak k-kolumu!
-Laflarına dikkat et cüce! Alırım ayağımın altına. Şimdi Efe nerede söyle! Niye gelmiyor okula? Ben onun için geliyorum bu okula. O niye yok?
-Bak inanmayacaksın ama ben de bilmiyorum! Ulaşamıyorum ona ve endişeleniyorum onun için
-Ne demek lan bilmiyorum?! Sen nasıl en yakın arkadaşısın onun? Bu çocuğun senden başka arkadaşı mı var?
-Bilmiyorum dedim Bora!
-Bana bak...
-Mert ne oluyor burada?
Bora ve Mert arkalarından gelen sese doğru döndüklerinde Mert abisini(üvey)görmesiyle ona doğru gitti
-Yok bir şey abi
-Gel gidelim ben bırakırım seni dershaneye
-Tamam
Mert oradan uzaklaştığında Bora'nın sinirli bakışları üzerindeydi.
Barış kardeşine dönerek konuştu:
-Abim sen emin misin bir şey olmadığına?
Mert bunu duymasıyla abisine sarıldı. Gözlerinden yaşlar akarken hıçkırdı
-Şşhh tamam.. Ne oldu anlat bakalım
-Abi en yakın arkadaşımdan haber alamıyorum
-Nasıl yani?
-Baya bildiğin.. En son geçen hafta görüştük. Amcasıyla görüşecekti. Ondan sonra ne kadar aradıysam, mesaj attıysam da geri dönüş yapmadı bana. Evine bile gittim.Ama evde yoktu
-Anne-babası falan kimse açmadı mı kapıyı?
-Hayır abi Efe yalnız yaşıyordu
Barış duyduğu isimle affaladı
-Efe mi?
-Evet arkadaşım.
-Kimi kimsesi yok mu Efenin?
-Amcası ve yengesi var bir tek. Amcasının da şirketine gittim. Ama benimle doğru düzgün konuşmadı bile. Neymiş ailevi sorunları varmış. Okula gelmeyecekmiş, okul değişterecekmiş falan
Barış duyduğu kelimlelerle gittikce kaşlarını çattı
-B-bir dakika. Dur bir hele.Bu Efe'nin amcası kim? Söylesene ismini?
-Abi Allah aşkına ne yapacaksın amcasını. Ben Efe yok diyorum. Sen ne diy...
-Dur abim dur. Sen soruma cevap ver önce
-Tekin amca yani Tekin Aydın amcasının ismi
-Tekin Aydın.. Efe Aydın.. Siz nasıl bir tuzak kurdunuz bu çocuğa?Ah Meltem ah
-Abi ne konuşuyorsun sen?Meltem kim?
-Anlatacağım Mert. Sen kendin gide bilir misin dershaneye? Benim hall etmem gereken bir işim var
-Tabii görüşürüz
-Sevgi anneye de selam söyle, öp ellerinden. Geleceğim yakın zamanda eve görmeye
-Gel abi özledik seni.
-Tamam. Hadi dikkat et kendine. Bir sorunun, problemin olursa biliyorsun
-Tamam merak etme arayacağım
Barış oradan uzaklaştığında aklında bir sürü soru dönüyordu. Mert'in en yakın arkadaşı Efeydi.Mert hep anlatırdı ona ama hiç merak etmemişdi.Ama o nasıl bu kadar Ali'ye benzeye bilirdi. Kafası daha da karışmıştı. Mert Ali'yi hiç tanımamıştı. Aliyle sevgili oldukları dönemde Mert yine de Efeyi tanıyor muydu?Arkadaşlar mıydı? Ya gerçekten Efe onun ölen sevgilisi Ali'yse. Mertle konuşacaktı. Efeyle ne zaman tanıştıklarını öğrenmeliydi. Aliyle sevgili oldukları dönemde yani 3 sene önce Mert 9-cu sınıftı. Şimdi 12-ci sınıftı. Efe ne zaman geldi okula? Nasıl tanıştılar bunların tel yanıtı Mertteyti. Ama ondan önce konuşacağı tek kişi vardı-o da Tekin Aydındı...~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
-Söyle Caner
-Meltem hanım müsait misiniz?Rahatsız etmiyorumdur umarım
-Şuan boş konuşarak yeterince rahatsızlık verdin. Anlat!
-Efendim söylediğiniz gibi Barış beyi takip ediyoruz
-Evet?
-Şu an Tekin Aydının şirketine geldi
-Tekin Aydın mı?
-Evet efendim
-Tamam kapat
Telefonu kapadığında kendi kendine konuştu:
"Ah sevgilim delirteceksin beni"
Kendi kendine konuşarak Tekini aradı
-Efendim Meltem hanım
-Şimdi kulağını iyi aç. Ve beni dinle.Barış oraya gelecek birazdan.Ona sakın Efe'yle ilgili gerçekleri anlatmayacaksın. Anlaşmaya sadık kalacaksın. Unutma ödemeyi baştan aldın.Seni iflastan kurtaran kişi benim. Barış Ali'nin yaşadığını öğrenmeyecek
-Peki efendim.
Telefonu kapatarak salondaki koltuktan kalktığında arkasında gördüğü kişiyle gözleri şokla açılmıştı. Yılmaz sinirli bakışlarla elini yumruk yapmış ve gözlerini ona dikmişti
-Biliyordum. Ali ölmedi. Her şeyi sen yaptın. O sevgilim diye getirdiğin sikik herif demek Ali'nin nişanlanacağı çocuktu.
Sinirle belindeki silahı çekip ablasına doğrulttu.
-Nefret ediyorum senden...
Patlayan silah sesiyle bahçedeki korumalar ve yukarıdaki odada kilitli tutulan genç çocuk da korkuyla irkilmiştiler...Evet uzun zaman sonra Yb. Umarım beğenirsinizz😍😍😍🙃🥺
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çılgın Saplantı
Mystery / ThrillerZalim bir iş adamı ve aynı zamanda mafya-Yılmaz Tekelioğlu Herkes onu yaptığı işgenceler ve acımasızlığı ile tanır.Masum ve ürkek genc-Efe Aydın.Utangaç ve bir o kadar da sakin.Yılmazın buz tutmuş kalbi gördüğü bir çift kahve rengi gözle eriyecektir...