1.Bölüm

1K 45 30
                                    

"Şehvet, seks, ısı, bu ter damlası,

Sen ve kıyafetin olmadan benim dışımda hiçbir şey önemli değil.

Çoktan onu unuttum."

*-*-*-*-*-*

"Sonunda cesaretini toplayıp Kyungsoo'ya evlenme teklif ettiği için Jongin için üç kadeh, şerefe!" Chanyeol sarhoş bir şekilde güldü, uzun kolunu Jongin'in etrafında savurdu.

Grup bardaklarını birbirine tokuşturarak şerefe kaldırdılar ve sonra olabildiğince hızla onları mideye indirdiler. Jongin ilk bitirendi, bardağını tezgaha vurdu ve son damla boğazından aşağı kayarken yenilenmiş bir şekilde iç çekti. "Dostum, bu harikaydı." Koyu çikolata kahvesi saçlarını elleriyle geriye doğru yatırarak söyledi.

Kulüp bu gece kalabalıktı. Pek çok insan çılgınlarcasına dan ediyor, arkadaşlarıyla içiyor ve iyi zaman geçiriyordu; tipik Cumartesi gecesi yapılacaklar şeylerdi işte. Ancak Jongin uzun süreli sevgilisi Kyungsoo ile nişanını kutlamak için dışarı çıkmıştı. Bekarlığa veda partisiydi ve dışarı çıkıp kutlamak için birkaç arkadaşını davet etmişti. Sağdıcı Chanyeol onu ve diğer iki sağdıcı Baekhyun'la Sehun'u kulübe getirmişti. Kutlama yapmak için Jongin'in ilk seçeneği olan bir yer değildi ama çocukların dans zeminini mükemmel bir açıyla gören kabine harcadıkları parayı duyunca hayır diyememişti.

Dördü uzun zamandır oraya gitmemişlerdi ama Jongin dışında herkes oldukça sarhoştu.

"Hadi ama daha fazla iç!" Jongin'in boğazından başka bir bardağı indirmeye çalışırken Baekhyun söyledi.

"Baek, dur. Bu gece çok içmeyeceğimi söyledim."

"Neden?" kuzguni renkli saçlı çocuk sevimli bir şekilde dudak büktü. "İsa aşkına bu senin bekarlığa veda partin. Senin sarhoş olman gerekiyor."

Baekhyun'u ittirdi ve sinirle iç çekti. " Kyungsoo'ya söz verdim içme--"

"Kyungsoo burada değil." Sehun araya girdi. "Sadece dördümüz varız. Ne olursa olsun, haberi olmayacak."

"Hadi Jongin," Chanyeol başladı. "Bu yüzden dışarıya çıktık. Kutlamak için! Eğer eğlenceye katılmayacaksan, o zaman biz seni katarız." küstahça sırıttı.

"Anladım ama--"

"Aman Tanrım, bu benim en sevdiğim şarkı!" Baekhyun müziği duyunca bağırdı ve heyecanla ellerini çırpmaya başladı. "Hadi Jongin, dans et benimle." Jongin karşı çıkacakken genç olanın elinden kavradı ve onu dans pistine sürükledi.

"Baekhyun, ben--"

"Kapa çeneni ve yap şunu, sürtük." bağırdı ve kendine dans etmek için harika bir yer bulmuştu.

Gözleri kaçmaya yer bulmak için odada dolanıyordu. Şu anda hiç dans etme havasında değildi. Odanın karşısındaki bir çift göz dikkatini çektiğinde, Jongin'in daha önce hissetmediği bir şey olmuştur. Sanki oradaki herkes aniden kaybolmuştu. O anda o ve ona bakan çocuk vardı sadece. Dans ışıklarının yüzünde dans edişi, "gel al beni" diyen gözleriyle Jongin'i süzüşü, çocuğun dudaklarının en seksi sırıtışla kıvrılışı Jongin'in kalbini hızlandırıyordu.

Anlık bir bağlantıda, gözler gözlerle buluşmuş Jongin'in nefesi ağırlaşmıştı.

Sarışın parmağını kıvırarak Jongin'in yaklaşmasını belirtti.

Tereddüt etti. Eğer şansı değerlendirirse, bu nereye giderdi? Kyungsoo evde --muhtemelen yalnız ve sıkılmıştı -- onun gelmesini bekliyordu. Ama sonra Sehun'un sözleri beyninde yankılandı...

PandoraWhere stories live. Discover now