11. EVLENME TEKLİFİ

6.5K 195 19
                                    

Arkidişler 11.bölüm başlıyor iyi okumalar fnksjs neysem bu bölüm geçen bölüme göre daha uzun olacak. Şimdilik bu kadar sormak istediğiniz bir şey varsa yazın cevap yazarim.

Media: Ecem
---------------------

Ecem'den...

'İnsanların ne yapıp ne yapmadığını bilemeyiz. Kafasındaki düşünceleri bilemeyiz. En yakınımızda olsalar bile söylemezler. Şimdi insanlar bir çok şey yapıp bir çok şey düşünüyorlar. Bugün ne olucak bilemeyiz.'

Bu belgeseldeki kadın iyi mi? Cansu yanıma geldiğinde televizyonu kapattım ve elindeki kahveyi aldım. Cansu'nun yanına gelmiştim Berke arkadaşlarıyla geziyodur şuan. Cansu'ya dün olanları anlattığımda tepkisi aynen şöyle oldu. "NE! Of ya Berke öyle şeyler demiyo, ayı!" Kahkaha attığımda omzuma hafifce vurdu.

"Ee Cansu sen Berke'ye öyle dediğinde o ne dedi?"

"Neden? Kızım zaten seni seviyom neden böyle yapıyorsun? Cebimde para yok sen gelmiş ne istiyon!"

"Sende sustun yani!"

"Yoo, dedim ki 'işte sen böyle yapıyorsun Berke of! Ben senden beş taş yüzük istemedim! Sadece şuan aşırı sadeyim. Ayretten çok ani oldu bu!' Dedim yani kankican."

"Anladım."

"Bok anladın! Hem sus daha bitirmedim."

"Off!"

"Offlama lan burda bişey anlatiyos. Dedim 'hem ben sana evlenmeyelim demedim ki sadece...şimdi olmaz!' Uuuu sonra tamam dedi geçti. Ama ne zaman teklif edeceğini bilemem."

"Tamam, iyi yapmış."

Elimdeki telefonu açtım ve Cansu'ya çaktırmadan Berke'ye mesaj attım.

Kime: Gardaşım

Lan! Cansu ile ne konustugunuzu biliyorum. Ne zaman teklif etcen? Ve nasıl! "

Kimden: Gardaşım

Bdinsksjs sanne

Kime: Gardaşım

Şirifsiz ndksjks

Ondan sonra mesaj atmadı ama ben öğrenicem bugün kesin! Cansu ile biraz takıldıktan sonra evden çıkıp arabama bindim. Radyoyu açıp yine trafiğe girdim. Cansu'ların evi bizden bir saat uzaklıkta ama trafikle İĶİ BUÇUK SAAT.

Yolda dur kalk dur kalk sıkıldım bende radyonun sesini son ses açıp olduğum yerde kollarımla dans etmeye başladım. Zaten yol az kalmıştı yol da biraz açılınca beş dakika eve vardım. Arabadan inip kapıyı çaldım. Nazmiye teyze kapıyı açtığında ona sarılıp içeri geçtim ve koltuğa oturup ayaklarımı sehpaya uzattım.

"Nasılsın Nazmiye teyzem." O da yanım oturup konuştu.

"Ne yapayım be kuzum. İş güç işte."

"Yarın seninle gezelim mi teyzem?" Dediğimde kadının resmen gözleri parladı.

"Yaa kuzum aslında yarın işler-"

"İtiraz kabul etmiyorum. Yarın için kimseye söz vermiceksin teyzem tamam mı?" Kafasını olumlu anlamda salladığında sevindim ve sarıldım. Bir dakika! Poyraz nerde?

"Teyzem, Poyraz nerde?" ilk önce güldü.

"Bak bak! Kocasını merak ediyo. İşte kuzum. Babasından kalan holdingde çalışıyo." demek çalışıyo. Bu iyi bir şey.

*****

Akşam...

Nazmiye teyzeyle beraber otururken kapı çaldı. Bende teyzeme oturmasını söyledim ve kapıyı açmaya gittim. Açtığımda Poyraz karşımda saçları dağınık ve göz altları çökmüş bir şekilde duruyodu. İlk önce gelip sarıldı. Çok yorulmuş bugün.

ZORAKİ EVLİLİKWhere stories live. Discover now