Kör Gelin. 1. (Zor Evlilik Serisi 2)

♡21♡

Mutfakta ki işi bittikten sonra gülümseyerek salona geçti. Yemek işi de tamamlanmıştı. Salon da oturan Kerem'e ve kucağında ki gülen kızına baktı. Şimdi iyiydi. Kızı için çok endişelenmiş ve korkmuştu. Ama kızı şimdilik iyiydi.

''Keyfimiz yerinde bakıyorum.'' oda Kerem'in yanına oturup kızını öptü.

''Tabi ki yerinde annesi. ''

Ellerini annesine uzatan küçük kız gülücükler içinde bakıyordu.

''Kerem. '' dedi sıkkın bir şekilde.

Ona dönen genç adam Efendim anlamında başını salladı.

''Birazdan o lanet şirkete gideceğim ve o adam gelecek. Ne yapacağım!?''

Stres ile konuştu. Heyecanlıydı. Ne yapacaktı nasıl davranacaktı bir fikri yoktu. Sadece doğaçlama takılacaktı.

''Mutlu.. ''

Küçük kızı kucağında sabitleyip tek eli ile Mutlu'nun elini avuçları arasına aldı. ''Hiç birşey yapma. Sadece gelişi güzel davran. Fazla stres yapma. Gözlerinin içine de çok fazla bakma. Huyuna git suyuna değil. '' dedi sakin bir şekilde.

Gözlerini 10 saniye kapatan Mutlu ''Tamam. '' demişti. Sakin olmaya çalışarak ayağa kalkıp tepeden Kerem'e baktı.

''Mamasını Bu defa ben hazırladım. Yemin ediyorum bu defa bebeğime bir şey olursa seni kesinlikle öldürürüm! '' diyerek kaşlarını çatmış ve eğilip yanağından öpmüştü. Ardından kızını kucağına almış ve sımsıkı sarılıp öpmüştü.

~~~~

Kalp ritmi hızlansada sakin olmaya çalışıp bekledi. İki dakikalık bekleyişin ardından açılan kapı ile beraber nefret kusan bakışlarını kapıya dikti. Yüzüne sahteden bir gülümseme dikmiş ve yaşlı adamın odaya girmesini izlemişti. Odaya giren yaşlı adam gülümsemesi ile beraber genç kadına yaklaşmış ve ''Merhaba. '' demişti. Kendisine uzatılan ele iğrenç bir şeymiş gibi baktı. Fakat buna rağmen elini istemeye istemeye yaşlı adamın eline götürüp sıktı. ''Merhaba. '' sahte gülümsemesi yüzünden bir an bile gitmedi.

''Ortaklığı kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. ''

Yaşlı adamın bu nazik hallerine şaşırmadan edemedi. Kendisine yapılanların Bu adamın yaptığını bilmese belki melek gibi adam derdi. Fakat değildi. Hani derler ya içi başka dışı başka diye. Bu adamda öyleydi.

''Önemsiz. Küçük bir şey için kalp kırmaya gerek yoktu. '' dedi.

Kaşlarını çatan yaşlı adam ''Ne demek önemsiz kızım. Milyonlar demek bu iş. '' dedi.

kendinden emin gülümseyen genç kadın lafını söylemişti.

''Paraya düşkün bir ruhum yok. Merhametsizliğe düşkün bir ruhum olmadığı gibi! ''

Söylediği laf üzerine ortamda bulunan herkes şaşkınlık ile genç kadına baktı. Fakat kadının kendinden emin duruşu ve bakışları oldukça dikkat çekiciydi.

''Anlamadım.? '' dedi yaşlı adam sorar gibi.

Küçük bir kahkaha atan Mutlu ''Efendim diyorum ki küçücük bir iş için kalp kırmaya gerek yok. ''

''Son dediğinizi anlamadım? ''

Gözlerini bayan Mutlu ukala bir tavır ile ''Görüyorum ki paraya değer veren bir ruhunuz var. ''

Bu defa kendinden emin bir şekilde gülümseyen yaşlı adamdı.

''Madem paraya düşkün bir ruhunuz yoktu, bu işi neden siz aldınız.? ''