BÖLÜM 4

71 10 0
                                    

Düşünmekten kafayı yemek üzereydim. Neden benimde yaşıtlarım gibi normal bi hayatım yoktu merak ediyordum. Battıkça daha da batıyordum. Hayatım çok güzelmiş gibi daha da berbat oluyordu. Hayatımı böyle yapanlar kimlerdi?

Bana göre biri kişiliksiz diğeri karaktersiz olan anne ve babam. Neden çocuk bakamayacak insanlar çocuk yaparlar anlamıyorum.
Çağlar her zaman ki gibi beni mutlu etmek için sebeklikler yapmaya devam ediyordu. Önüme geçti zaten başım başım dönüyordu. Bu çocuk beni neden uğraştırıyordu anlamıyorum. "Çekil çağlar önümden" dedim. Biraz bozulsada gelip koluma girdi. Hep beraber sessiz bi şekilde evlerine girdik. Bu eve her girdiğimde burnuma aile kokardı. Eksikliğini hissettiğim bende hiç olmayandan hani.
Çoğunlukla evden kaçtığımda bu evde kaldığım için kimseyi rahatsız etmek istemeyip kendim usul usul misafir odasını buldum. Şu anda eve gidip üzerime giyecek birşeyler bulacak kadar gücü kendimde bulamıyorum. Zaten sevgi teyze ben hastanedeyken küçük bir çanta hazırlamış , onun içindeki temiz kıyafet leri alıp banyoya girdim. Soğuk bir duş beni kendime getirirdi herhalde. Suyla birlikte dertlerim ve düşüncelerim de akıp gitti. Artık eskisinden çok daha güçlü bi Asel olacaktım. Daha fazla burada durmamaya karar verdim. Zaten üşümüştüm. Tekrar hasta olmak istemiyordum. Üzerimi giyindim ve saçlarımı taradım. Aşağı indim. Beni gören çağlar kolumdan tutup tekrar yukarı çıkardı. Ne yaptığını merak ediyordum. Ama ağzımı açacak gücü kendimde bulamıyordum. Ben daha yeni güçlü bi asel olucam diye kendime söz vermemismiydim ya.
" Çağlar bırak kolumu napıyosun sen kafayı mı yedin?" Dedim. Kolumu elinden kurtardım. Cevap vermeye gerek duymadan odasına girdi. Ben de onu takip ettim. Dolabın çekmecesinden saç kurutma makinesi çıkardığında ona kaba davrandığımı anladım. Gittim yanına ve yatağa oturdum. O da bunu bekliyormuş gibi gülümsedi. Saç kurutma makinasını yatağın yanındaki prize takıp saçlarımı kurutmaya başladı. Hem kurutuyor hemde okşuyordu. İçimde bastırdığım bosluğu ortaya çıkarıyordu ve ben ağlamak istemiyordum bu yüzden " bu kadar yeterli çağlar " dedim
Kurutması bittikten sonra yukarıdan bi topuz yaptım. Cenazeye giderken fön cekmemem gerekiyordu herhalde.
Teşekkür ettim ve beraber aşağı indik. Kahvaltı masasını görünce acıktığımı farkettim. Beraber masaya oturduk. Ama burda kendimi yük gibi hissediyordum. Sonuçta yakın hissetsemde onlara karşı,ailem bile beni sevmezken onların bana bu kadar değer vermesi ne biliyim ışte hissettiriyordu. Artık sevgi teyzenin daha fazla yorulmaması için çayları ben doldurdum. Bu evde hizmetçi yoktu aynı bizim evdeki gibi burda sevgi teyze istemiyordu. Bizim evde ise gelenler babamın tacizleri yüzünden kaçıp gidiyorlardı. Aradaki farka bi bakın. Yerime oturdum. Sessizce kahvaltımı yaptım. Onlar hazırlanırken ben ve çağlar masayı topladık. Sevgi teyze ve mehmet amcada aşağıya inince arabaya bindik ve mezarlığa doğru yol aldık. Arabadan inip mezarlığın içine girdiğimizde bizden başka 3 kişinin olması canımı yakmıştı. Zaten biri imamdı digerlerini de hayatım boyunca hiç görmemiştim. Yanlızdı o. Yaptığı hatalar yüzünden tek başına kalmıştı. Benimde tek başıma kalmama yol açmıştı. Mezarlıkta son dua da edilince beni yanlız bıraktılar. Buraya bir daha gelmemek için toprağın altında yatan annemle uzun bir konuşma yapmaya karar verdim. Soğuk toprağa oturdum ve başladım konuşmaya.

" Soğuk mu yattığın yer, üşüyor musun, kendini yanlız hissediyor musun peki? Hani nerde o arkadaşım dediğin insanlar? Ben bu yaşımda anlamışken bu dünya nın menfaat dünyası olduğunu sen neden anlamadın? Kendinle birlikte neden benim hayatimida mahvettin? Nedenler öyle sıralanır gider sıralasam. Sabaha kadar oturur anlatırım sana hayatımı.
  Hani senin hiç dinlemediğin cümlelerine kulak tıkadığın kızının hayatını. Senin deyiminle döl israfıydı değilmi?
    Beni hiç sevemedin ana rahmine ilk düştüğüm andan beri de istemedin de...
   Hep bekledim bi kere saçımı okşayıp kızım der misin diye. Hayaller kurarak uyurdum rüyamda kurduğum hayalleri göriyim diye. Ama artık o asel yok çünkü hayallerin gerçekleşmeyeceğini anladım. Bu dünyaya yanlız olarak geldim ve yanlız olarak gideceğim. Daha fazla acıtasyon yapmaya gerek yok herhalde. Çünkü ben güçlü bi kızım.
  Senin için bu toprağa gözyaşı dökemediğim için kusura bakma içimden gelmiyor çünkü. Bi daha buraya ne zaman gelirim bilmiyorum.     Herhalde daraldığımda gelirim, su kocaman dünyadaki oksijenin bana yetmediginde felan...
  Beni yaşadıklarım rahat bırakmayacak bende seni rahat bırakmayacağım. Ben gidiyorum içimde senin yüzünden oluşan boşlukla ve boğazımda kocaman bi yumruyla...
  Ayağa kalktım ellerimi çırptım dizlerimide öyle. Bu kıyafetleri giymek istemiyorum artık. Bana bu günü hatırlatacak hiç birşey istemiyordum. Mezarlığın dışında ki arabaya doğru ilerlemeye başladım. Çağlar kapının önünde bekliyordu yüzünde endişeli bi ifadeyle " iyiyim ben gidebilirmiyiz artık" dedim. Beraber arabaya bindik.
Arabaya binince sevgi teyzegile gülümsedim ama bu sefer zorla değil içtenlikli gülümsedim. İcimdekileri bosaltmıştım artık. Neden böyle davranıyor diyeceğim bir annemde yoktu artık.
  Yola çıkmıştık. Çağlar ın omzuna kafamı koymuştum. Fakat gözlerimi kapatamıyordum. Çünkü aklıma hep o banyoda ki görüntü geliyordu. Eve yaklastığımızda kendime çeki düzen verdim. Kapıdaki arabaya bakılırsa babam evdeydi. O evdeyken ben eve nasıl girecektim bilmiyorum. Ama girmem lazımdı, alışmam lazım. Sonuçta hep çağlar gilde kalamazdım. Ben arabadan inince bizim evin kapısı açılmıştı icerdende ayakta durmakta zorlanan babam çıkmış tı.
  Beni görünce yüzüne pis bir gülümseme yerleştirdi. Midemi bulandırıyordu.

Küçük KatilHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin