14.Bölüm:Baş BeLaM

170 61 6
                                    

MULTİMEDİADA NURAY VAR
Söylesene,sevdiğim,bağlandığım ve bana ilk defa değer veren biri benim yüzümden kaza yaptı.Hafızasını kaybetti,benim yüzümden,hep zarar gördü.Beni düşmanımdan koruyan biri şimdi onunla baş-başa eğleniyor.Derdim çok Umut,hem de çok.Bana değer veren biri yok artık...
"Artık ben varım Nuray"
MELEĞİN ağzından:Yusufun kaza haberini duyunca hemen olduğu hastaneye koştum.Nedense Nuray yoktu.Sonra Yusufun annesinden hafızasını kaybettiğini öğrendim.Bu benim için çok iyi bir şanstı.Evet,böylece Yusuf Nurayı hatırlamayacaktı ve Yusuf benim olucaktı.Hayali bile çok güzel.Yapmam gereken Yusufun yanında cici kız,hanım efendi olmak ve gözüne girmeyi başarmak.Yusufun olduğu odaya girdim,gözlerini açtı ve bana baktı.
"Merhaba,Yusuf,geçmiş olsuun"
Hala konuşmuyordu,en iyisi kendimi tanıtmak.Yapmacık olarak öksürdüm ve konuşmaya devam etdim"Yusuf,kaza yaptığını duydum,çok ama çok endişelendim.Hafızanı kaybettiğini duydum ama kimi unutsan bile beni unutmamışsındır her halde.Senin en yakın,dertlerine ortak olan insanım.Geçirdiğimiz o kadar güzel anılarımız oldu ki,bizi gören "Çok güzelsiniz,bir-birinize yakışıyorsunuz"diyorlardı.Her neyse,hatırlamaman normal,zamanla hepsini hatırlarsın zaten.Sana bir şey getirmelerini söyleyeyim mi?Bak ne istiyorsan söyle,ben her zaman yanındayım Yusufum....
Sonunda benimle konuşmaya başladı."Senin ismin ne"
Ya aşk olsun,unuttun mu.Tabii ya,bir zamanlar "Meleğim"diyordun.
Susması beni sinirlendiriyordu ama sinirlerime hakim olmaya çalışıyordum.Biraz boş-boş oturduktan sonra,sıkılıp telefonumu çantamdan çıkardım.Yusufun yanına yaklaşarak fotoğraf çektim.Birinci fotoğrafta benden uzak dursada,ikinci fotoğrafta bana yaklaşmıştı.Galiba planlarım yavaş-yavaş yerine oturuyor.Hemen fotoğrafı instagramda paylaştım,tüm kızlar çatlayacak.Planımın diğer kurbanı da Nuraydı.Safdı,ne desem inanır,ben Yusufla yaklaşayım,bakın nasıl uzaklaşacak ondan.Bunları düşündükten sonra ayağa kalktım ve Yusufun yanağına öpücük kondurub dışarı çıktım.Yusuf hiç bir tepki vermiyordu.Böyle olsa bile razıyım,önceki hali olsaydı,beni yanına yaklaştırmazdı.
YUSUFUN ağzından:Yanıma gelenler,benimle konuşanlar kimdi...Hiç bir fikrim yoktu.Kendilerini tanıtdılar ama ben onları tanımıyordum.En son,kazada ayaklarımı haraket ettiremem.Yanıma ilk defa annem gelmişti,annemi bile tanıyamamıştım.Annemden sonra bir kız gelmişti,mavi gözlü,uzun saçlı.Elimi tutarak konuşuyordu,ama ona kim olduğunu sorduğumda ağlayarak "seni seven biri"deyib ağlayıb dışarı çıktı.Şimdi yanıma gelen kız daha farklıydı,beni daha önceden tanıyormuş gibi,hem söylediklerine göre onunla en yakın insan olmuşuz.Ama inanın hiç bir şey hatırlayamıyorum,doğru söylemiş ola bilir mi acaba? Kendimi ne kadar zorlasam bile aklıma hiç bir şey gelmiyordu,bu da beni çok sinirlendiriyordu.İsmi galiba MELEK olan kız, benimle fotoğraf çekti.İlk başta soğuk yanaştım ama,ne de olsa en yakın,her anımızı paylaşan insanlar olmuşuz......O yüzden ikincisinde ona yaklaştım....Kız beni öpüb dışarı çıktı,gerçekten hiç bir tepki veremiyordum....Tek bildiğim şu an bu hastane odasında kalmaktan sıkıldım.Ayağa kalkmak istiyordum,ama ayaklarım......Hiss etmiyordum,yani çok uyuşmuştu.Yatakta oturur pozisyona geldim.Kalkmaya çalıştım,her yerim fena şekilde ağrıyordu.Ayağımı yere basmak istememle bağırmam bir oldu,tekrar uzandım.Ama uzanmaktan çok sıkıldım,hemşirelerden birini çağırdım.
Yürümek istediğimi söyledim,"Tamam,bekleyin.Birazdan dönerim"diyip çıktı.Beklemeye başladım....Ve sonunda kapı açıldı,ama hemşirenin getirdiği engelliler için olan arabaydı....Oturmam ona ben,mümkün değil...Sinirle bağırmaya başladım"Ben yürümek istiyorum,anlıyormusunuz?Yürümek...Ben hayatta oturmam ona,asla..
"Ama Yusuf bey,biz size yürümeyeceğinizi söylemedik.Yürüyeceksiniz,ama şimdilik değil.Bir ay falan beklemeniz gerekli,geçirdiğiniz kazanı şakaya almayın lütfen.Allah korusun,sinirleriniz ölseydi ve sizi gec getirseydiler,hayatınızı bu arabada geçirecekdiniz.Sadece bir ay....Sabr edin lütfen....
Sinirlerim bozulmuştu,ne demek bir ay.Şimdi her kes bana zavallı gibi bakacak.Kollarıma girdiler ve beni arabaya oturtdular.Hastanenin koridorundaydım,başımı öne eğmiş kendimi çok kötü hiss ediyordum.Koridorda olan insanlar bana bakıyorlardı,bu da benim sinirlenmeme neden oldu."Beni odama götürün lütfen"
"Ama,Yusuf bey daha yeni çıktınız dışarı"
"Beni odama götürün dedim"bunları sinirle bağırarak söylemiştim.
Odama geldim ve yatağıma geri döndüm.Çok sıkıcı,telefona izin yok,televizyona izin yok.Kafamı dinlendirmeliymişim.Böyle söylemelerine daha deli oluyordum.Düşüncelerime dalmışken,birden kapı açıldı.Yemek getirmişdiler,ama şimdi yemek yiyecek değilim.Hemşire elinde getirdiği yemeği bana uzatırken,itib,yere fırlattım.Tabii çığlık atmışdı.Üstüne de dökülmüşdü.Bana bakarak"Ne yaptınız siz,yemek yemelisiniz."
"Çık dışarı....Hemen..O elindekileri kafana fırlatmadan def ol odamdan"
Hemşire korkub,yerdekileri toplayıb dışarı çıktı.
Elimde değildi,bu olanlar beni çok sinirlendirmişti..Koskoca "Yusuf Yıldız"zavallı haldeydi.Bir yandan kimseyi hatırlayamamam,diğer yandan engelli arabası...Offf,kafam çok karışık...
Yoruldum düşünmekten uyumak istiyorum,ama oda olmuyor....
Nurayın ağzından: Artık okula gitmeliydim,kaç gündür devamsızlıklarım üst-üste toplandı.Gardıropumdan okul üniformamı aldım ve giyindim.Hiç kendime bakacak halde değildi.Saçımı taradım ve atkuyruğu topladım.Aşağı inib kahvaltımı yedikten sonra  çantamı aldım ve ayakkabılarımı giyinib dışarı çıktım.Yürümeye hiç halim yoktu o yüzden şoförle gitmeyi karara aldım.Arabayı okulun önünde durdurdu ve ben indim.Koridorda yürürken tüm okulun gözlerini üstümde hiss ediyordum.Kimseyi çekecek halde değildim, o yüzden umursamadan sınıfıma girdim ve sırama oturdum.Zil çaldı ve dersler başladı.Öğretmenlerin konuştuklarından hiç bir şey anlamıyordum,dinlemedim desek daha doğru olur.Zil çaldı,ama ben çok acıkmıştım o yüzden kantine gitmeye karar verdim.Karnımı doyurduktan sonra sınıfıma giriyordum ki,gıcık bir kızın sesiyle durdum tabii ki,bu Melekti"Hey sen,Nuray hanım,hani Yusufun yanından ayrılmazdın.Çok aşık olduğun insan hastanede senin umrunda bile değil"
Şeytan diyor,yol bu kızın saçını-başını akıllansın.Hiç bir cevap vermeden sınıfa girdim ve her zamanki gibi başımı masaya koydum.
Çok şükür dersler bitti,Meleğin sözleri kafamda dönüp duruyordu.Acaba doğru mu söylüyor.Aslında Yusufun suçu yoktu,annesi beni sevmiyordu.Ben her zaman dediğimi yapan biriyim.Yusufun yanına gitmeliyim...Evet,evet gitmeliyim.
Bu düşüncelerle artık eve gelmiştim.Odama geçtim ve üstümü değiştirdim.Saçımı düzleştirdikden sonra,siyah pantolonumu giydim ve altınada beyaz converselerimi giydim.Kırmızı deri ceketimi de aldıktan sonra çıktım.Taksi durdurdum ve bindim.Adresi de söyledikten sonra telefonumu ve kulakcıklarımı çıkarıb müzik dinlemeye başladım.Camdan insanları ve etrafı izleye-izleye hastaneye varmıştık.Taksi ücretini ödeyip indim.Hastaneden içeri geçtikden sonra asansöre bindim.Aynada kendime bakmaya başlamıştım ki,asansörün kapıları açıldı.Koridorda Yusufun odasına doğru yürümeye başladım.Derin bir nefes aldıktan sonra kapıyı tıklattım ve içeri girdim.Uyuduğunu sanmıştım ama beni gördükten sonra gözlerini açtı."Selam Yusuf,nasılsın?"
"İyi değilim..Sen galiba benim yanıma geldiğinde ağlayan kızsın"
"Evet,benim.Neden iyi değilsin"
"Kimseyi hatırlamıyorum,yürüyemiyorum,çok sıkıcı nasıl iyi ola bilirim?"
Gerçekten Yusufla konuşmayı çok özlemişim.En sevindiğimse annesinin burada olmamasıydı.Kısa süren sessizliğin ardından Yusuf konuşmaya başladı.
"Sana bir şey sora bilirmiyim?"
Kalbim o an yerinden çıkacak gibiydi,acaba ne soracaktı bana çok merak ettim.
"Sen...Meleği tanıyormusun?"
Bu sorusu beni çok ama çok hayal kırıklığına uğratmıştı.Benim ismimi bile bilmiyor,o Melek cadısını bana verseler...
"Hayır,tanımıyorum.Sorma bana böyle sorular anladın mı"
Çok sinirlenmiştim bu sorusuna,onun yanında ben varım şu an.Melek ne alaka şimdi???
"Tamam,sinirlenmene gerek yoktu,sadece sordum."
Peki sen benim neyim oluyorsun,Melek en yakın insanım.Ne diyeceğimi bilemedim,öyle sordu ki,her şeyi unuttum.
Yusufla olan eski anlarımıza döndüm:O bani nasıl çağırırdı?
Yusuf benden hala cevap bekliyordu,artık cevap vermeliyim.Derin nefes aldıktan sonra konuşmaya başladım.
"BEN SENİN BAŞ BELANIM"
•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~
•~••~•~•~•~~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~••~•••~•~•~•~••~•~•~•~•~•~•••~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~••~•~•~•~•~••~•~•~•~•
Arkadaşlar bu bölümün de sonuna geldik.Galiba biraz sıkıcı oldu ama elimden geldiği kadar yazmaya çalışıyorum.Beni destekleyen,yorum yazan ve oy veren her kese teşekkür ederim.Yorum ve oylarınızı bekliyorum.İyi okumalar💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜

Baş BeLaMWhere stories live. Discover now