Final ♣️ Son Çeyrek

4.6K 119 52
                                    

Ömer gözlerimin önünde acı çekiyordu ve ona hiçbir şekilde yardım edemiyordum. Sadece yanında durup yüzüne boş boş bakıyordum. Her şey güzel olacak, yeniden mutlu olacağım derken Ecrin'in bulunması ve ölmesi üzerine hayallerim yeniden başıma yıkılmıştı. Ömer ellerimin arasından kayıp gitmek üzereydi. Onsuzluk nefes almamı engelliyordu. Karaya çarpan bir balık gibi çırpınıyordum. Elimden gelenin fazlasını yapmıştım.

Ömer o gün eve yine geç gelmişti ve gelir gelmez de kristal bardağına kehribar rengi viskini koyarak odasına çekilmişti. Bunu yapmayı son zamanlar da bıraktığı için biraz şaşkındım.

Üzerinde farklı bir şey vardı. Huzursuzluk kaplamıştı tüm benliğimi. Son günler de garip şeyler yaşamıştık. Artık kaldıracak gücüm yoktu.

İçten içe beklediğim anın yaklaştığını fark ediyordum ama bunu bir türlü kendime inandıramıyordum.

Daha sonra beni yanına çağırdığında son günlerde ilk defa göz göze geldik. Tavırları çok soğuktu. İnfazına karar verilmiş bir kurbanın hayatını elinden alacak cellad gibi bakıyordu. Hiç acımadan. Bir an bile tereddüt etmeden. Keskin bakışları tek bir noktaya sabitlendiğin de olduğum yerde kaybolacağımı sandım. Beni neden yanına çağırmıştı?

"İrem bir karar aldım ikimiz içinde en iyisi bu olacak," dediğinde kalbim korkuyla atmaya başladı. Sesi kulağım da çınladı. Kaşlarım çatılmıştı. Zihnim kırmızı alarm verdiğinde konuşmasını istemedim. Çünkü ne diyeceğini biliyordum.

Aylardır bu anı düşünerek kendimi hazırlamaya çalışmıştım ama hazırlanamamıştım. Kim böyle bir an için kendini hazırlayabilirdi ki?

"Sana son günlerde çok zarar verdim."

Gözlerim dolmaya başladığında daha fazla konuşmaması için içimden çığlık atıyordum ama dıştan hiçbir şey duyulmuyordu.

"Bu ev, kapıda duran araba, istediğin kadar para ve seni korumaları için özel korumlar."

Bunların hiçbirini istemiyordum. Ben sadece Ömer'i istiyordum. Beraber olmak ve sonsuza kadar Mutlu yaşamak.

"Güvenliğini düşündüm, bu konuda endişelenme."

Sen olmazsan ben güvende olamam ki. Bana neler söylüyordu? Neden bunları anlatıyordu bilmiyorum ama susmasını istiyordum. Boğazım düğümlenmiş bir şekilde Ömer'e bakıyordum.

Bütün organlarım kasılmıştı. Hiçbir tepki veremiyordum. Ağlamam, bağırmam, çırpınmam gerekmiyor muydu?

"Geleceğini de düşündüm ve senin için özel hocalar tuttum."

Bunu bana neden yapıyorsun Ömer?

Neden veda eder gibi konuşuyorsun?

"Kedim Şans sana emanet, zaten seni de çok sevdi."

Ben kedine sahip çıkmak istemiyordum, ben seninle olmak istiyorum.

"Gitmem gerek İrem."

Gitmem gerek.

Gitmem gerek.

Gitmem gerek.

Hafızamda birçok kez yankılandığın da öylece durdum ve Ömer'in ayağa kalkıp kapıya doğru yürüyüşünü izledim. Kalbim yerinde tepinerek, "gidiyor tepki versene!" dedi ama Öylece durmuş bakıyordum.

Buz ParçalarıWhere stories live. Discover now