bölümün devamı...

62 11 2
                                    

Kaldığı yer küçücük bir depoydu ama yatığı koltuk karşısındaki televizyondan başka dünya kadar yığınak vardı. Aslında kaldığı yere göre normal bişeydi
ama onu asıl üzen şey ailesinin olmasına rağmen onların yanında olamamaktı çünkü iki odası olan küçücük evlerinde bir
yatak konulabiliyordu ve sadece anne ve babasının sığabileceği bir evdi, televizyon sehpasının altında ders kitapları, ilaçlar ve araç gereçlerin olduğu ancak iki küçük koltuğun sığdığı oda ise tam bir felaketti hem küflü tavanları hemde küçüklüğüyle yaşanamıyordu.

Sky'ın babası Dawid iflas edip evlerini sattıklarında dostlarının yaptığı iyilik bu ev ve fabrikada bir işti çünkü genelde sevileni çok azdı Kosova'nın merkezine
çok uzak olan bu kasabada böyle evler boldu çünkü aile hayatı olmayan kişiler için tasarlanmış
araziden pay çıkarmaya çalışan
mutahitler yapmıştı işte böyle bir evde yaşamak depodan bile daha zordu ve kötuydü. Aslında o istemişti burada kalmayı çünkü onların yanında daha çok üzüleceğini biliyordu her kavgalarında genç çocuğun hayat enerjisinden çalıyorlar bu duruma alışmış havadan sudan kavga çıkarıyolardı, babasının ona her hakaretinde pimi çekilmiş bomba gibi içten içe saniyeleri sayıyor bir şey çıkmasın diye adeta dua ediyordu bu hisleri yaşamaktansa başını dinlemek en iyisiydi - tabi korkuları yüzünden hiç iyi gitmiyordu ama diğer duygu daha acı veriyordu -
Sabaha karşı hayalleri ve sorunlarıyla korkusunu biraz bastırabilmiş uyuya kalmıştı ki çalan alarm herşeyi mahvetti zoru zoruna yataktan çıkarak mağazanın lavabosunda elini yüzünü yıkadı ve üstüne birşey giyinip çabucak kasabanın sonundaki evlerine yürüdü. Annesi evde olan ne varsa hazırlamış, kocasını yine çekişmelerle işe yollamıştı. Yine aynı manzarayı gören Sky burnundan soluyan annesini öptü ve sakinleştirmeye çalıştı masaya oturdular - tabi büyük bir çekmeceydi ama masadan pek de farkı yoktu - az bişeyler atıştırdıktan sonra tam evden çıkıyordu ki annesi sarılıp abin napıyodu acaba dedi Sky ise üzüntüsünü belli etmemek için:
"iyidir o sen bilmezmisin ne kurnazdır millet ondan korkuyodur sen üzülme en kısa zamanda ulaşır bize" dedi ve daha çok ağlamasın diye okulun yolunu tuttu ......

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 28, 2016 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

SKYWhere stories live. Discover now